Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tebligat Kanunu m.35”
- Uyuşmazlık: Sanığa yokluğunda verilen mahkûmiyet hükmünün tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı ve buna bağlı olarak sanık müdafisinin temyiz başvurusunun süresinde yapılıp yapılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığa Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca yapılan tebligata konu adrese daha önce usulüne uygun bir tebligat yapılmadığı, bu nedenle anılan kanun maddesinin uygulanma şartlarının oluşmadığı ve sanığın gerçek kişi olması nedeniyle resmi makamlara bildirdiği adrese aynı madde uyarınca tebligat yapılamayacağı gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne, 15. Ceza Dairesinin temyiz isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve dosyanın esasının incelenmesi için Yargıtay 15. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamsız takipte borçlu şirketin, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasıyla yaptığı şikayetin kabulü üzerine alacaklının yaptığı istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligatın, borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı ve sanal ofis olarak kullandığı adresine çıkarılıp bila tebliğ iade edilmesi üzerine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olmadığı, zira şirketin bu adresle fiili irtibatının bulunduğu ve yasal mevzuatta yeri olmayan sanal ofis adreslerinin kötü niyetle kullanımının önüne geçilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebligatının 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre usulüne uygun olup olmadığı ve ihalenin feshine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirketin ticaret sicil kaydındaki adresi ile tebligat yapılan adres arasında uyuşmazlık bulunması ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesinin doğru uygulanmaması nedeniyle yapılan tebligatın usulsüz olduğu, borçlunun ihaleden önceden haberdar olduğuna dair bir bilgi de bulunmadığından şikayetin süresinde olduğu ve ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüzel kişi davalıya yapılan tebligatın Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine uygun olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi esas alınarak yapılan tebligatın, usulüne uygun olarak ilk tebligatın bila tebliğ iade edilmesinden sonra 35. maddeye göre yapılması gerektiği, bu durumun gözetilmemesi nedeniyle tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıya yapılan tebligatların Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine uygun olup olmadığı ve davacının ıslah dilekçesinin davalıya tebliğ edilip edilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya yapılan tebligatların Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine uygun olduğu, ancak davacının ıslah dilekçesinin davalıya tebliğ edilmemiş olması nedeniyle davalının savunma hakkının kısıtlandığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bonoya dayalı ilamsız icra takibine karşı yapılan imza itirazının reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirket adına çıkarılan ödeme emrinin "tanınmıyor" şerhiyle iade edilmesi üzerine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca yapılan tebligatın usulsüz olduğu, bu nedenle imza itirazı süresinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesindeki öğrenme tarihine göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca Trafik Sicil Amirliği'ne bildirdiği adresine tebligat yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının Trafik Sicil Amirliği'ne bildirdiği adres değişikliğini bildirme zorunluluğu ve tebligat yapılmamış olsa bile bu adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca tebligat yapılabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıya yapılan tebligatların usulüne uygun olup olmadığı ve davalının yargılamaya katılıp katılmadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Hasan Keleş'e ilk duruşma gününün ve direnme kararının usulüne uygun tebligatının yapılmadığı, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesinin uygulanabilmesi için aynı adrese daha önce usulünce yapılmış bir tebligatın varlığı gerektiği, dosyada ise davalıya yapılmış usulüne uygun bir tebligat bulunmadığı gözetilerek, eksikliklerin giderilmesi amacıyla dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketlere yapılan tebligatların usulüne uygun olup olmadığı ve davalı vekilinin yetki belgesinin dosyada bulunup bulunmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ve Tebligat Kanunu'nun ilgili hükümleri gereğince, davalı şirketlerden birine hiç tebligat yapılmadığı, diğerine ise Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine aykırı şekilde tebligat yapıldığı ve davalı vekilinin yetki belgesinin dosyada bulunmadığı gözetilerek dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamsız takipte borçlu şirkete yapılan ödeme emri tebligatının Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu şirketin ticaret sicil adresine gönderilen ödeme emri tebligatının "muhatap ismen tanınmıyor" şerhi ile iade edilmesi üzerine aynı adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tekrar tebligat çıkarılmasının usulüne uygun olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca, taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen adrese yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmenin noterce tasdik edilmemiş olması ve alacaklı bankanın kamu bankası niteliğinde olmaması sebebiyle Tebligat Kanunu'nun 35/son maddesinin uygulanamayacağı, bu nedenle sözleşmede belirtilen adrese yapılan tebligatın usulsüz olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.