Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tefhim ve İnfaz”
- Uyuşmazlık: Kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasının süresinde açılıp açılmadığı, ziynetlerin varlığının ispatlanıp ispatlanmadığı ve ziynet alacağı davasının kabulünün gerekip gerekmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme hükmünde, aynen iadesine karar verilen ziynetlerin ayrı ayrı değerleri belirtilmediğinden, hükmün tefhim ve infazında tereddüt oluşturacağı gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemeleri'nin kuruluşundan önce verilen bir hükmün bozulması üzerine, bozma sonrası verilen ve yüzüne karşı tefhim edilen hükme karşı yapılan temyiz başvurusunun süresinin hesabında, 1412 sayılı CMUK mu yoksa 7035 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK mı uygulanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemeleri'nin kuruluşundan önce verilen hükümlerin kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK hükümlerinin uygulanacağı, 7035 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 291. maddesindeki 15 günlük temyiz süresinin ise bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih ve sonrasında verilen kararlar hakkında uygulanacağı, bu nedenle somut olayda 1412 sayılı CMUK'nın 310. maddesi uyarınca temyiz süresinin bir hafta olduğu gözetilerek, sanığın temyiz isteminin süresinden sonra yapıldığı gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne ve Özel Daire onama kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargılama aşamasında başka bir suçtan hükümlü olarak ceza infaz kurumunda bulunan ve duruşmadan bağışık tutulma isteği bulunmayan sanığın, duruşmaya katılımı sağlanmadan hüküm verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmada hazır bulunmasının, adil yargılanma hakkının temel unsurlarından biri olduğu, sanığın bu hakkından açıkça feragat etmemesi halinde yokluğunda hüküm kurulamayacağı ve somut olayda sanığın duruşmadan bağışık tutulma talebinin olmaması nedeniyle yokluğunda hüküm verilmesinin savunma hakkını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesine dayalı icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve tahliye talebinin reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun, kabul ettiği kira sözleşmesindeki kira bedelinin belirlenme ölçütleri açıkça düzenlenmiş ve itirazında dayandığı hususlar yargılama gerektirmediğinden, İİK m. 269/c ve 68. maddeleri gözetilerek, itirazın kaldırılması ve tahliye talebinin reddine dair direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kiracı tarafından ödenmeyen kiralar için başlatılan icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve tahliye talebinin reddine ilişkin direnme kararının incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinin varlığı ve imzasının kiracı tarafından kabul edilmesi, uyuşmazlığın sadece kira bedelinin hesaplanması noktasında olması ve bunun da icra mahkemesince yapılabilecek bir işlem olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve tahliye talebi davasında, borçlu kiracının kira bedelini kiralayanın yakınlarına ödemesinin borcu sona erdirip erdirmediği ve ilk kararda aktif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesine rağmen, ikinci kararda davalı lehine icra inkar tazminatına hükmedilip hükmedilemeyeceği noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu kiracının, kira bedelini ödediğini İcra ve İflas Kanunu'nun 269/c maddesinde belirtilen belgelerle ispatlayamaması ve kiralayanın yakınlarına yapılan ödemelerin kiralayanın rızası olmadan borcu sona erdirici nitelikte olmaması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi kiraya dayalı takipte borçlunun kira sözleşmesinin feshedildiğini ve kiralananın tahliye edildiğini iddia ederek yaptığı itiraza karşı, itirazın kaldırılıp tahliye kararı verilip verilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun, kira sözleşmesinin fesih ve tahliye iddiasını İİK m. 269/c anlamında belge ile ispatlaması gerektiği, aksi halde uyuşmazlığın yargılamayı gerektirmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak Özel Dairece işin esası incelenmediğinden dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın duruşmada SEGBİS ile hazır edilmesinin savunma hakkını kısıtlayıp kısıtlamadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 694 sayılı KHK ile CMK’nın 196/4. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, hakim veya mahkemenin zorunlu gördüğü hallerde sanığın SEGBİS ile duruşmalara katılmasının mümkün olması ve usul hükümlerinin derhal uygulanması gerektiği gözetilerek, Özel Daire'nin bozma kararının kaldırılmasına ve hükmün esasının incelenmesi için dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira alacağına dayalı ilamsız takipte, kiracı borçlunun kira sözleşmesini inkâr etmemesi durumunda itirazın kaldırılıp kaldırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK’nın 68. maddesi kapsamında, yazılı kira sözleşmesine dayalı ilamsız takipte, kiracı borçlunun sözleşmenin varlığını ve imzayı kabul etmesi, sözleşmenin İİK'nın 68/1. maddesindeki "imzası ikrar edilen ve borç ikrarını içeren bir belge" niteliğinde sayılmasını gerektireceği ve kiracı borçlu, İİK'nun 269/c maddesinde sayılan belgelerle kira bedelini ödediğini ispatlayamadığından, itirazın kaldırılması gerekirken, yerel mahkemece aksine hüküm kurulması doğru görülmeyerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında yazılı kira sözleşmesinin kiracı tarafından tek taraflı olarak feshedilmesinin hukuki sonuç doğurup doğurmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlu kiracının, kira sözleşmesi dışındaki itirazlarını İİK m. 269/c'de belirtilen belgeler ile ispatlaması gerekirken, kira sözleşmesini fesih sebebinin yargılamayı gerektirmesi ve bu sebeple de İİK 269/c kapsamında ispatlanamaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.