Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tek Taraflı Beyan”
- Uyuşmazlık: Öncesi tapu kaydına dayanan taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında murisin tapulama teknisyeni huzurunda verdiği tek taraflı muvafakat beyanı ile gerçekleştirilen tespit ve tescil işleminin muris muvazaası olarak kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların davalılar adına tapu kayıtlarının oluşmasının dayanağının, miras bırakanın tapulama sırasında tapulama teknisyeni huzurunda verdiği ve imzası tahtında tapulama tutanağına alınan tek taraflı tescile muvafakat beyanı olması ve davalılara devrini sağlayan bir sözleşme ilişkisinin bulunmaması nedeniyle, muris muvazaasına ilişkin 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki eser sözleşmesinin davalı idare tarafından feshinin haklı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Nakit bedel karşılığı eser sözleşmelerinde fesih için tek taraflı irade beyanının yeterli olduğu, haksız fesih durumunda zararın tazmin edilebileceği, ancak feshedilen sözleşmenin aynen ifa edilemeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin sözleşmenin haksız feshedildiğine dair kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan acentelik sözleşmesi hükümlerinde davalı tarafa haklı bir neden göstermeksizin otuz gün önceden yazılı bildirimde bulunmak şartıyla sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetme hakkı tanınmış olmasına rağmen, davalının fesih için ayrıca ileri sürdüğü sebeplerin haklı sebep teşkil edip etmediği hususunda araştırma yapılmasına gerek olup olmadığı hususunda toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının sözleşmede kendisine tanınan tek taraflı fesih hakkını dürüstlük kurallarına uygun kullanıp kullanmadığının ve ayrıca davalının fesih için ileri sürdüğü sebeplerin haklı sebep olup olmadığının belirlenmesi ve bu belirleme yapıldıktan sonra davacının taleplerinin sözleşme hükümleri de gözetilerek değerlendirilmesi gerektiğinden, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından feshedilen eser sözleşmesinin feshinin haksız olduğunun tespiti ve teminat mektuplarının nakde çevrilmemesine ilişkin ihtiyati tedbir talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Eser sözleşmesinin feshi için tek taraflı irade beyanının yeterli olduğu, feshin haksız olduğunun tespitine yönelik dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı ve davanın görülmesi sırasında sözleşmenin ifa edilmesiyle davanın konusuz kaldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Murisin, davalıya devrettiği taşınmazın tapu kaydının iptali ve miras payı oranında davacı adına tesciline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydının oluşum dayanağının, murisin tapulama sırasında tapulama teknisyeni huzurunda verdiği ve imzası tahtında bu yerlerin davalı adına tespitine muvafakatini içeren tek taraflı beyanı olduğu ve taşınmazın davalıya devrini sağlayan bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı, muris muvazaasına ilişkin 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının eldeki davaya uygulanamayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hizmet sözleşmesinin işçi tarafından feshedilmesi nedeniyle sözleşmede öngörülen cezai şartın geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet akdinin işçi tarafından tek taraflı feshi halinde cezai şart öngören hükmün, tek taraflı olarak işçi aleyhine yükümlülük getirmesi ve hizmet akdi fesih serbestisine aykırı olması nedeniyle geçersiz sayılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin cezai şart talebini reddeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sırasında mirasbırakanın muvazaalı beyanı ile davalı adına tescil edilen taşınmazla ilgili açılan tapu iptali ve tescil davasında, muris muvazaası hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı ve hak düşürücü süreye tabi olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro öncesi tapusuz taşınmazın, kadastro teknisyeni huzurunda mirasbırakanın tek taraflı beyanı ile davalı adına tespit edilmesi işleminin, muris muvazaasına ilişkin İçtihadı Birleştirme Kararı kapsamında değerlendirilemeyeceği ve bu nedenle davanın hak düşürücü süreye tabi olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinin feshi, eksik imalatlar nedeniyle nama ifaya izin, kira gelir kaybı ve fazla imalat bedellerinin tespiti taleplerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla imalat bedellerinin sözleşme dışı yapılan işlerin yapıldığı yılın piyasa rayici ile hesaplanmaması ve bilirkişi raporları arasında çelişki bulunması gözetilerek Yargıtay'ın bozma kararına ek gerekçe eklenmek suretiyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı şirket ile imzaladığı iki sözleşmeyi haklı bir neden olmaksızın feshedip feshedemeyeceği ve feshin geçersizliği halinde sözleşmelerin uygulanmasına devam edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacı şirket ile imzaladığı sözleşmenin konusunun tekel niteliğinde olmaması ve sözleşmede ya da kanunda aynen ifa yükümlülüğü bulunmaması, dolayısıyla davalı şirketin sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedebileceği, ancak feshin haksız olması durumunda bundan doğan zararlardan sorumlu olacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı, 27.06.1997 tarihli "Uydu Sözleşmesi" yönünden onanmış, 26.05.1997 tarihli "Kablo TV Sözleşmesi" yönünden ise tekel durumu ve diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin ücretlerinin ödenmesinde yaşanan gecikme nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshedip feshedemeyeceği ve kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin, ücret alacakları için işverene ihtarname göndererek fesih hakkını saklı tuttuğu ancak işveren tarafından ücretlerin ihtarnamede verilen süre içerisinde ödenmesi üzerine iş sözleşmesini eylemli olarak feshetmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24/II-e maddesi kapsamında haklı nedene dayanmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin istifa, ikale veya işveren tarafından fesih yoluyla sona erdiği ve buna bağlı olarak ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin 4/C statüsünde kamu görevlisi olabilmek için kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmesi şartıyla işten ayrılmak istediğini işverene bildirmesine rağmen, işverenin ihbar tazminatını ödemeyi kabul etmemesi nedeniyle ikale sözleşmesinin kurulamadığı, davacının işten ayrılma iradesinin tek taraflı bir fesih olarak değerlendirilemeyeceği ve işverenin 4046 sayılı Kanun'un 21. maddesine göre iş akdini feshettiğini bildirmesi gibi olgular birlikte değerlendirilerek, iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedildiği ve davacının ihbar tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Daha önce feragat edilen davada irade fesadı iddiasıyla feragatin feshine ve esas talebin incelenmesine olanak tanınıp tanınmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Feragatin kesin hüküm etkisi doğursa da irade fesadı iddialarının ayrı bir dava veya asıl davayla birleştirilerek incelenmesi gerektiği, bu nedenle mahkemenin feragati kesin kabul ederek davayı reddetmesinin hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.