Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Telefon Görüşme Hakkı”
- Uyuşmazlık: Hükümlünün, görüşme hakkı bulunan eşiyle yaptığı telefon görüşmesi sırasında, görüşme hakkı olmayan başka bir kişiyle telekonferans yoluyla görüşmesinden dolayı verilen disiplin cezasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün, yasal olarak görüşme hakkı bulunan eşiyle görüşürken, görüşme hakkı olmayan bir kişiyle telekonferans yöntemiyle görüşmesinin, 5275 sayılı Kanun'un 42/2-f maddesi kapsamında disiplin cezası gerektirdiği gözetilerek, itirazın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ceza infaz kurumunda hükümlü bulunan sanığın, telefon görüşmesi sırasında görevli memura yönelik hakaret suçunun, telefon dinlemesinden elde edilen kayıtlar ile ispatlanıp ispatlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Cezaevlerinde yapılan telefon dinlemelerinin CMK 135'teki koruma tedbiri kapsamında değerlendirilemeyeceği, 5275 sayılı Kanun'un 66. maddesi gereğince cezaevinde tutulmanın doğal bir sonucu olarak elde edildiğinden yasal bir delil niteliği taşıdığı ve bu delillerin kullanılmasının yasaklanmasına dair bir düzenleme de bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın, tutuklu yakınını başka bir cezaevine nakletmesi karşılığında rüşvet aldığı iddiasıyla yargılandığı davada, beraat kararının temyiz edilmesi üzerine, Adalet Bakanlığının davaya katılma ve temyiz hakkının bulunup bulunmadığı, cezaevindeki telefon görüşmelerinin hukuka uygun delil olup olmadığı ve sanığın beraatinin yerinde olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Adalet Bakanlığının rüşvet suçundan davaya katılma ve temyiz hakkı olmadığı, cezaevindeki telefon görüşme kayıtlarının hukuka uygun delil olduğu ve sanığın tutuklunun naklinde usulsüzlük yapmadığı, aracı piyasa değerine yakın bir fiyata aldığı ve rüşvet suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hükümlünün ceza infaz kurumunda telefon görüşmesi yaptığı sırada, görüşme hakkı olmayan kişilerle görüşmesinden dolayı verilen disiplin cezasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün yasal olarak görüşme hakkı bulunan yakınıyla yaptığı telefon görüşmesi sırasında, başka bir hatta yönlendirme yaparak görüşme hakkı olmayan kişilerle de görüştüğünün tespit edilmesi, 5275 sayılı Kanun'un 42/2-f maddesinde düzenlenen disiplin suçunu oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin itirazı reddeden kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, mağdura yönelik nitelikli yağma ve örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümlerin bozulması talebiyle yapılan itirazın incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, suç örgütünün talebiyle mağduru tehdit ederek alacağı tahsil etmesi ve örgüt adına hareket ederek nitelikli yağma suçunu işlemesi, ayrıca alacaklı ile arasında akrabalık veya yakınlık bulunmaması nedeniyle TCK'nın 150. maddesinin uygulanma koşullarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma, örgüte üye olma ve örgüte yardım etme suçlarının sabit olup olmadığı, örgüt kurma suçunun sabit olmaması halinde sanık hakkında TCK’nın 220/5. maddesi uygulanıp uygulanamayacağı, sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasının isabetli olup olmadığı ve bir sanığın şantaja iştirak edip etmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların telefon görüşmeleri, mağdur ve tanık beyanları ile iletişimin tespit tutanakları birlikte değerlendirildiğinde sanık ...’in suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurduğu, diğer sanıkların da bu örgüte üye oldukları veya örgüte yardım ettikleri, ancak sanıklar ... ve ...’in örgüte üye olduklarına dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı, bu nedenle haklarındaki mahkumiyet hükümlerinin bozulması gerektiği, örgüt üyesi olmayan sanıklar hakkında TCK’nın 58/9. maddesinin uygulanamayacağı ve bir sanığın şantaja iştirak ettiğinin sabit olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlünün çocuğuyla hafta sonu telefon görüşmesi talebinin ceza infaz kurumu tarafından reddedilmesi üzerine yapılan şikayetin reddine ilişkin itirazın reddinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İdareye tanınan takdir hakkının, hükümlünün çocuğuyla görüşme hakkının özünü ortadan kaldıracak şekilde kullanılamayacağı, ceza infaz kurumunun uygun gün ve saat tespiti için araştırma yapmaması ve görüşme talebini hukuka aykırı şekilde reddetmesinin, infaz hakimliği ve ağır ceza mahkemesince de hatalı şekilde onanmasının hukuka aykırı olduğu gözetilerek, ağır ceza mahkemesi kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların maktulün öldürülmesi olayına azmettiren mi yoksa yardım eden mi olarak katıldıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, maktulü öldürme kararını çok önceden almış ve bu kararda sebat eden failin suçunu, maktulün sevk edileceği hastaneyi, günü ve saati öğrenerek kolaylaştırdıkları ve bu eylemlerinin Türk Ceza Kanunu'nun 39/2. maddesinde düzenlenen suça yardım kapsamında kaldığı gözetilerek, yerel mahkemenin sanıkları yardım eden olarak cezalandırmasına ilişkin hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların istinaf aşamasında verdikleri ikrar dilekçelerinin yeni delil sayılıp sayılmayacağı ve bu kapsamda bölge adliye mahkemesinin duruşma açıp açmaması gerektiği hususu ile sanıkların suça müşterek fail mi yoksa yardım eden sıfatıyla mı iştirak ettikleri noktasında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile 1. Ceza Dairesi arasında oluşan görüş ayrılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların istinaf aşamasında verdikleri ikrar dilekçelerinin yeni delil niteliğinde olmadığı ve dosyaya yansıyan deliller, HTS kayıtları, tanık beyanları ve diğer bulgular birlikte değerlendirildiğinde; sanıkların eylemlerinin suçun işlenmesinden önce ve işlenmesi sırasında yardımda bulunmak suretiyle suçun icrasını kolaylaştırmak olarak nitelendirilebileceği gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin duruşma açmasına gerek olmadığına ve sanıkların yardım eden sıfatıyla cezalandırılmalarına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin temyiz istemlerinin reddine ilişkin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükümlünün, görüşme hakkı olmayan kişilerle telekonferans yoluyla görüşmesi nedeniyle verilen disiplin cezasına karşı yapılan şikayetin reddine ilişkin infaz hakimliği kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün eyleminin gerçekleştiği tarihte, kurum idaresine bildirilen telefon numarası aracılığıyla telekonferans yapmak suretiyle görüşme hakkı olmayan kişilerle görüşmek fiilinin disiplin suçu olarak düzenlenmemiş olması gözetilerek, infaz hakimliğinin şikayeti reddeden kararı kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davalı erkeğin eşinin başka bir erkekle olağan dışı telefon görüşmeleri yaptığı iddiasının ve delil olarak sunduğu telefon kayıtlarının mahkemece değerlendirilmemesi nedeniyle hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilip edilmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, eşinin sadakatsizliğine dair delil olarak sunduğu telefon görüşme kayıtlarının mahkemece getirtilmemesi ve değerlendirilmemesi, hukuki dinlenilme hakkının ihlali olarak değerlendirilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı nitelikli yağma ve suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olma suçlarının sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel Mahkeme kararının gerekçesinde, hükme esas alınan iletişim tespit tutanaklarının içeriğinin ve sanığın örgüt liderine bağlılığını gösterdiği iddia edilen konuşma kısımlarının belirtilmemesi, atılı suçla ilgisi tartışılmayan iletişim kayıtlarının delil olarak kullanılması, teşhis tutanağı olmamasına rağmen teşhise atıfta bulunulması, delillerin ve sanığın savunmasının yeterli derecede tartışılmaması ve iletişim tespit tutanaklarının sanığa okunup savunmasının alınmaması suretiyle CMK’nın 209, 217 ve 230. maddelerine aykırı hareket edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması gibi eksiklikler nedeniyle, yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.