Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Temliki Tasarrufların Durdurulması”
- Uyuşmazlık: Miras yoluyla intikal eden ancak temliki tasarrufları durduran Bakanlar Kurulu Kararnamesi nedeniyle Hazine adına tescil edilen taşınmaz üzerindeki vasiyetnamenin, kararname kaldırıldıktan sonra geçerli olup olmadığı ve vasiyetnamenin yerine getirilmesi suretiyle tapu iptal ve tescilinin mümkün olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 1964 tarihli Bakanlar Kurulu Kararnamesi'nin mirasçılık belgesinin iptaline ve Hazine adına tescile dayanak teşkil etmesi, kararname kaldırıldıktan sonra bu tescilin hukuki dayanağını kaybettirmesi ve yabancı uyruklu mirasçının mirasçılık sıfatının, vasiyetnamenin geçerliliği, terekeye dahil olup olmadığı ve karşılıklılık ilkesinin gözetilerek incelenmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Toplulaştırma kapsamındaki taşınmazlarda ortaklığın giderilmesine karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3083 sayılı Yasanın 13. maddesinin son fıkrasının, 6537 sayılı Kanun ile değişiklik yapılarak "Ayrıca mahkemeler satış suretiyle miras ortaklığının giderilmesine karar veremezler" hükmünün yürürlükten kaldırılması ve toplulaştırma kapsamındaki taşınmazlarda ortaklığın giderilmesinin önündeki yasal engelin kalkması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Sözlü eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu alacağın keşif, bilirkişi raporu ve ticari defter kayıtları ile ispat edilmiş olması, davalı tarafından karşı çıkılan mutabakat evrakının hükme esas teşkil etmemesine ve temlik işleminin noter kanalıyla yapıldığı ve tasarruf işlemi olması nedeniyle temlik anında hüküm ve sonuç doğurduğunun anlaşılmasına göre, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İflas ertelenmesi kararı verilen şirketin yönetim kurulu başkanının, iflas ertelenmesi nedeniyle şirketin ödeyemediği prim borçlarından dolayı sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İflas ertelenmesi kararının, şirketin borçlarını ödeme imkanını ortadan kaldırdığı ve bu durumun 5510 sayılı Kanun'un 88. maddesindeki "haklı sebep" kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, dolayısıyla yönetim kurulu başkanının iflas ertelenmesi süresince tahakkuk eden prim borçlarından sorumlu olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haklarında takip bulunan müteselsil iki borçludan birisinin açtığı ve ihtiyati tedbir kararının verildiği davada taraf olmayan diğer borçlu tarafından icra dosyasına yatırılan paranın alacaklıya ödenip ödenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Müteselsil borçlulardan birinin borcu ödemesi halinde borcun sona ereceği ve ihtiyati tedbir kararının sadece davacı borçlular tarafından yatırılan paralara ilişkin sınırlama içermesi gözetilerek, taraf olmayan diğer borçlu tarafından yatırılan paranın alacaklıya ödenmesinde usulsüzlük olmadığı gerekçesiyle direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satışı sonrası tapuya konulan şerhin terkini istemiyle açılan davada, şerhin yasal dayanağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmazı ihale ile edinip tapuya tescil ettirdikten sonra konulan şerhin, dayanağı olan yasanın Anayasa aykırılığı iddiasıyla açılan davada yürütmenin durdurulması kararı verilmiş olsa dahi, davacının mülkiyet hakkını kısıtlayıcı nitelikte olduğu ve Türk Medeni Kanunu'nun 1012. maddesi ile Tapu Sicil Tüzüğü'nün 60. maddesi uyarınca yasal dayanağı bulunmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütü mensuplarına erzak, yaşam malzemesi ve çeşitli ihtiyaçlarını temin etmesi eyleminin, silahlı terör örgütüne yardım suçunu mu, yoksa terörün/terörizmin finansmanı suçunu mu oluşturduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık tarafından terör örgütü mensuplarına temin edilen malzemelerin, 6415 sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun'un 2. maddesinin (c) bendinde tanımlanan "fon" kapsamında olduğu ve bu eylemin aynı Kanun'un 4. maddesinde düzenlenen terörizmin finansmanı suçunu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın, hâkim olarak görev yaptığı sırada, konkordato mühleti talebine ilişkin davada verdiği ihtiyati tedbir kararının görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın verdiği ihtiyati tedbir kararının yargılama faaliyeti sırasındaki hukuki bir yorum olarak değerlendirilmesi, Anayasa'nın 138. maddesi uyarınca yargı yetkisi ve takdirinin kullanılması kapsamında kalması, uluslararası belgelerde hâkimlerin yargısal faaliyetleri nedeniyle kötü niyet dışında cezai sorumluluk doğurmayacağına yer verilmesi, sanığın hakkında yapılan reddi hâkim talebi üzerine davadan çekilmesi ve suç kastıyla hareket ettiğine dair kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmaması gözetilerek, sanığın görevi kötüye kullanma suçundan beraatine ilişkin hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnançlı işlem sözleşmesine konu taşınmazın alacaklıya devredilmesinden sonra sözleşmenin feshedilmesi üzerine, taşınmazın malikine iadesi için açılan tapu iptali ve tescil davasında bedel depo edilmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında akdedilen inançlı işlem sözleşmesinin karşılıklı iradelerle feshedildiği ve davacının sözleşmenin tarafı olmadığı, sadece borçlu lehine taşınmazı teminat olarak devrettiği gözetilerek, tapu iptali ve tescil talebinin bedel depo ettirilmeksizin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.