Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Temsil İlişkisi”
- Uyuşmazlık: Müdafii aracılığıyla takip edilen ceza davasında, istinaf başvurusunun reddine dair kararın sanık müdafiine tebliğ edilmesine rağmen sanığın kendisine ayrıca tebligat yapılmadan temyiz yoluna başvurup başvuramayacağı ve cezaevinde bulunan sanığın müddetname tebliği üzerine yaptığı temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza yargılamasında adil yargılanma hakkının ve etkin başvuru yolunun sağlanması için, kararın tebliğinin şekli değil, amacına uygun ve hak arama hürriyetini engellemeyecek biçimde yapılması gerektiği, CMK'nın 260. maddesiyle sanığın kanun yoluna başvuru hakkının açıkça kabul edildiği, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi ve CMK'nın 35. maddesi birlikte değerlendirildiğinde müdafiin yanında sanığa da tebligat yapılması gerektiği, müdafi ile vekilin farklı statülerde olduğu ve müdafinin sanığın temsilcisi sayılamayacağı, bu nedenle kararın cezanın muhatabı olan sanığa ayrıca tebliğ edilmesi gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne ve Daire kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık müdafii tarafından süresi içinde temyiz edilmeyen Bölge Adliye Mahkemesi kararını, kendisine tebligat yapılmadan ceza infaz kurumundan temyiz eden sanığın bu talebinin süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Adil yargılanma hakkı, etkin başvuru yolu, Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi ve CMK'nın 35/2. maddesi ile müdafi-vekil ayrımı gözetilerek, sanığa tebligat yapılmayan kararın öğrenildiği tarihin tebliğ tarihi sayılması, müdafinin temyiz yoluna başvurmamasından kaynaklanan sürenin kaçırılmasının eski hale getirme nedeni oluşturması ve sanığın temyiz isteminin süresinde kabul edilmesi gerektiği değerlendirilerek Özel Daire'nin ek kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık müdafiine usulüne uygun tebliğ edilen Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı sanığın temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza muhakemesinde müdafiin sanığı temsil etmediği, bağımsız bir yargılama organı olduğu, adil yargılanma hakkının ve etkin başvuru yollarının sanık lehine yorumlanması gerektiği, müdafiye yapılan tebligatın sanığa yapılmış sayılamayacağı, sanığın kararı 18.04.2021 tarihinde tebliğ alıp 26.04.2021 tarihinde temyiz yoluna başvurmasının eski hale getirme istemi yerine geçtiği gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilerek, Yargıtay 10. Ceza Dairesinin temyiz isteminin reddine ilişkin kararı kaldırılmış ve dosya temyiz incelemesi için Yargıtay 10. Ceza Dairesine gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların murisi tarafından açılan ferağa icbar davasında davacı şirket vekilinin davayı kabul etmesi ve kararın kesinleşmesi nedeniyle, davacı şirketin inançlı işlem hukuksal nedenine dayanarak açtığı tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların murisinin, inançlı işlem sözleşmesinin yapıldığı tarihte vekilinin olmamasına rağmen, sonradan verdiği geniş yetkili vekâletname ve bu vekâletnameye uygun davranışlarıyla inançlı işlem sözleşmesine icazet verdiği, ayrıca davalıların murisinin vefatına kadar taşınmazın davacı şirket tarafından kullanılmasına rıza gösterdiği, davacı şirket vekilinin ferağa icbar davasını kabul etmesinin de inanç sözleşmesinin bir gereği olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından satılan araca ilişkin olarak, davalının temsilci sıfatıyla mı yoksa kendi adına mı hareket ettiğinin belirlenmesi ve buna göre araç bedelinin iadesi yükümlülüğünün kime ait olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, araç satışında temsilci sıfatıyla hareket ettiğini ispatlayamaması ve temsil ilişkisini ortaya koyacak delil sunmaması, davalının kendi adına hareket ettiği ve araç bedelini iade etmekle yükümlü olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık yokluğunda verilen hükme karşı yapılan temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Muhakemesi Kanunu, Tebligat Kanunu ve Anayasa'nın hak arama hürriyetine ilişkin hükümleri birlikte değerlendirilerek, sanık yokluğunda verilen hükmün sanığa tebliğinden itibaren temyiz süresinin başlayacağı ve sanığın temyiz başvurusunun süresinde olduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirket adına sözleşme imzalayan ve para alan kişinin yetkili temsilci olup olmadığı ve bu sözleşmenin davalı şirketi bağlayıp bağlamadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza dosyası ve soruşturma dosyasındaki beyanlar ile dosyadaki diğer delillerden, sözleşmeyi imzalayan kişinin davalı şirket nam ve hesabına, onun temsilcisi sıfatıyla hareket ettiği ve davalı şirket ile birlikte ortaklaşa faaliyet yürüttüğü sonucuna varılarak, yapılan işlemlerin davalı şirket yönünden bağlayıcı olduğu ve mahkemece yeterli inceleme yapıldığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesi uyarınca ödenen kira bedelinin iadesi amacıyla başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, kira sözleşmesinin tarafı olmadığı ve yatırılan paranın davacı ile dava dışı şirket arasında yapılan kira sözleşmesine ilişkin olduğu, davalının hesabına yatırılan paranın da dava dışı şirketin talebiyle gerçekleştiği gözetilerek davalının itirazının haklı olduğu ve istinaf başvurusunun reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenmeden karar verilmesi üzerine, Yargıtay'ın sanığın temyiz başvurusunu inceleyip onama kararı vermesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın adil yargılanma hakkı ve kanun yollarına başvurma hakkının, Bölge Adliye Mahkemesi'nin sanığın istinaf başvurusunu incelemeksizin karar vermesi nedeniyle ihlal edildiği, Yargıtay'ın ise bu eksiklik giderilmeden temyiz incelemesi yapamayacağı gözetilerek Özel Daire'nin onama kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Müdafii ile takip edilen ceza davalarında, kanun yolu başvurusu için hüküm veya kararın sanığa ayrıca tebliğ edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza Muhakemesi Kanunu ve Tebligat Kanunu'nun ilgili hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, müdafii tarafından süresinde temyiz yoluna başvurulmuş olması ve Yargıtay tarafından hükmün esastan incelenmiş olması nedeniyle, gerekçeli kararın sanığa ayrıca tebliğ edilmesine gerek olmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.