Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Temsilciler Kurulu Kararı”
- Uyuşmazlık: Anonim şirketin sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararının ve davacının hisselerinin satışına ilişkin yönetim kurulu kararının iptali istemine ilişkin uyuşmazlıkta, davacının genel kurul kararına karşı hükümsüzlük mü yoksa iptal edilebilirlik nedenlerine mi dayandığı ve buna bağlı olarak TTK’nun 381. maddesindeki şartların uygulanıp uygulanmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, genel kurul kararı ile ihlal edildiğini iddia ettiği hakkın, taraflar arasında imzalanan protokolden kaynaklanan sözleşmesel bir hak olması ve bu hakkın genel kurul kararı ile tek taraflı olarak ortadan kaldırılamayacağı gözetilerek, Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatife ait taşınmazın satışına ilişkin genel kurul kararının geçerliliğinin, taşınmazın satışı ve devrine dayanak oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu uyarınca genel kurulun yasa ve anasözleşmede öngörülen karar nisaplarına uyulmadan alınan kararların yok hükmünde olması ve bu nedenle davaya konu taşınmaz satışına ilişkin genel kurul kararının geçersiz olması nedeniyle, davalı adına yapılan tapu kaydının iptali ve davacı adına tesciline karar verilmesi için genel kurul kararının yokluğuna ilişkin davanın sonucunun beklenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sendika yönetim kurulunun İstanbul Marmara ve Bursa şubelerinin açılmasına ilişkin kararlarının hukuka uygunluğu ve daha önce iptal edilen şube kapatma kararına ilişkin yargı kararını etkisiz kılıp kılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika yönetim kurulunun şube açma kararlarının, genel kurul yetkisi dahilinde alındığı ve iptaline dair bir dava açılmadığı gözetilerek, bu kararların iptali isteminin reddine, ancak şubelerin faaliyet alanlarının belirlenmesinin önceki yargı kararını etkisiz kılmayacak şekilde yapılması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı limited şirketin sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararlarının yokluğunun tespiti davasında, davacının uzun süre sessiz kalmasının ve aynı alanda faaliyet gösteren bir şirketin ortağı ve müdürü olmasının hakkın kötüye kullanılması olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çağrısız yapılan genel kurul toplantılarına davacının katılmadığı ve imzalarının taklit edildiği sabit olduğundan, davaya konu sermaye artırım kararlarının yok hükmünde olduğu ve yokluğun tespitinin istenmesinin hakkın kötüye kullanılması kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Anonim şirkette yapılan genel kurulda alınan finansal tabloların onaylanması, yönetim kurulunun ibrası ve kâr dağıtımına ilişkin kararların iptali gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Finansal tabloların onaylanmasına ilişkin kararın iptali için yeterli şartların oluşmadığı, ancak yönetim kurulu üyelerinin birbirlerinin ibrasında oy kullanmaları ve vasi ile kısıtlı arasında çıkar çatışması olması nedeniyle ibra kararının, düşük oranda kâr payı dağıtılmasına karar verilmesi nedeniyle de kâr dağıtım kararının iptal şartlarını taşıdığı gözetilerek, mahkeme kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anonim şirkette genel kurulda alınan bir kararın iptali davasında, davacının karara muhalefet şartını yerine getirip getirmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Ticaret Kanunu'nun 446/1-a maddesi uyarınca genel kurul kararının iptali davası açabilmek için davacının karara olumsuz oy kullanmasının ve bu muhalefetini tutanağa geçirmesinin şart olduğu, somut olayda davacı vekilinin gündem maddesinin görüşülmesi sırasında olumsuz eleştirilerde bulunmasının ve olumsuz oy kullanmasının bu şartı karşılamadığı, zira kanun maddesindeki "karara muhalefet" ifadesinin kararın alınmasından sonraki olumsuz tavır beyanını ifade ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika olağanüstü genel kurulunda alınan, davacıların kesin ihraçları ile şubelerin kapatılması, birleştirilmesi ve yeni şube açılması konularındaki kararların iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika genel merkez olağanüstü genel kurulunun toplanması için objektif ve ciddi sebeplerin bulunduğu, bu sebeplerle gündeme başkaca konuların eklenmesinin olanaklı olduğu, şube kapatma, birleştirme ve kapatılan şubelere bağlı iş yerlerinin değiştirilmesi yetkisinin genel yönetim kuruluna devrinde kullanılabilme esaslarının sendika tüzüğünde düzenlendiği için genel kurulda ayrıca belirtilmesine gerek olmadığı ve şubelere dair genel kurulda alınan kararların genel nitelikte ve somut bir şubeye ilişkin olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde, sanığın Ceza Genel Kurulu üyelerinin reddine ve usule ilişkin diğer itirazlarının değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, daha önce kendisi hakkında verilen idari kararlara katılan Ceza Genel Kurulu üyelerinin reddine yönelik talebinin toplu ret istemi niteliğinde olması ve tarafsızlığı şüpheye düşürecek somut delillerle desteklenmemesi, sanığa yapılan tebliğin usulüne uygun olması, temyiz dilekçesindeki ifadelerin maddi hukuka aykırılık iddiası olarak kabul edilmesi ve dosya kapsamında sanığın silahlı terör örgütüne üyeliğinin sabit olması gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kooperatifin tasfiye halinde iken yönetim kurulunun aldığı taşınmaz satışı kararının geçerliliği ve kooperatifin tasfiyeden dönüş kararının iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan deliller, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Limited şirkette, müdürler kurulu başkanının bilgisi ve izni olmadan diğer müdürler tarafından alınan genel kurul toplantısına çağrı kararının ve bu karara istinaden yapılan genel kurul kararlarının geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Ticaret Kanunu'nun 416. maddesinin limited şirketler için de uygulanabilir olduğu, tüm ortakların genel kurul toplantısına katılıp itiraz etmemeleri ve toplantıdan ayrılmamaları nedeniyle çağrıdaki usulsüzlüğün genel kurul kararlarını etkilemediği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine sendikanın doğrudan Yüksek Hakem Kurulu'na başvurması ve işverenin işyerinin grev yasağı kapsamında olmadığının tespiti davası açması üzerine Yüksek Hakem Kurulu kararının kesinliği ve işverenin dava açmakta hukuki yararının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Grev hakkının işçiye tanınmış bir hak olması, işverenin lokavt hakkını ise ancak alınmış bir grev kararına istinaden kullanabileceği, dolayısıyla işyerinin grev yasağı kapsamında olmadığının tespitinde işverenin hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.