Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Teslim Edilemeyen Mal Bedeli”
- Uyuşmazlık: Yediemin olarak teslim alınan ve sonradan müsaderesine karar verilen gazolinin iadesi yerine bedelinin talep edilmesi üzerine açılan alacak davasında, yedieminin iade yükümlülüğünün kapsamı ve teslim edilemeyen malın bedelinin talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yedieminin, teslim aldığı malı aynen iade etmekle yükümlü olduğu, aynen iadenin imkansız olması halinde ise malın bedelinin talep edilebileceği ve davacı idarenin de müsadere konusu malın mevcut olmadığını ileri sürmesi nedeniyle yedieminin teslime hazır olduğunu iddia ettiği malın müsadere konusu mal olup olmadığının tespiti için keşif yapılması gerektiği, keşif sonucuna göre yediemin ücreti de gözetilerek malın aynen iadesine veya bedelinin ödenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Teslim edilmeyen ithal hayvanların satış bedelinin iadesi istemine ilişkin alacak davasında, yerel mahkeme kararının çelişkili hükümler içerip içermediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında, önce faiz talebinin reddine karar verilip ardından alacağa dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi suretiyle çelişkili hükümler içerdiği ve bu durumun HMK m.297/2'ye aykırı olduğu gözetilerek, bozma kararına konu edilmeyen bu hususun maddi hataya dayandığı ve maddi hataya dayalı bozma kararına uyulmasının usuli kazanılmış hak doğurmayacağı gerekçesiyle temyiz edilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, aynen ifası mümkün olmayan taşınır malın bedelinin İİK m. 24 uyarınca ödenmesinden sonra faiz talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Karşılıklı edimli sözleşmelerde, İİK m. 24'te belirtilen bedelin ödenmesi ve malın teslimi ile borçlunun temerrüde düşeceği, somut olayda ise bedelin ödendiği ve malın aynı gün teslim alındığı, dolayısıyla borçlunun temerrüde düşmediği ve faiz talebinin yerinde olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ayıplı mal davasında, imalat hatası nedeniyle tamir edilemeyen aracın yenisiyle değiştirilmesi talebinin infazının mümkün olup olmadığı ve davacının kullanımdan kaynaklanan yararının düşülüp düşülmeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve ilgili yönetmelik hükümleri uyarınca, tüketicinin ayıplı malın ücretsiz değiştirilmesini talep etme hakkı bulunduğu ve infaz aşamasında malın bulunamaması halinde İcra ve İflas Kanunu'nun 24. maddesi uyarınca bedelinin tahsil edilebileceği, ayrıca kullanım bedelinin düşülmesine ilişkin yasal bir düzenleme olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalı yüklenici şirket ile imzalanan taşınmaz satış sözleşmesi gereğince taahhüt edilenden farklı bir konseptte daire teslim edilmesinden kaynaklanan ekonomik ayıp karşılığı bedel indirimi ve geç teslim nedeniyle cezai şart bedelinin tahsili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Hem ekonomik ayıptan kaynaklanan bedel indirimi talebinin hem de geç teslimden kaynaklanan cezai şart talebinin hukuki dayanağı ve hesaplamasının yerinde olduğunun tespiti gözetilerek, yerel mahkemenin davacıların kısmi taleplerini kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların, ilişkili şirkete mal satışı yapıp kira alacağını tahsil etmemeleri nedeniyle örtülü kazanç aktarımı yasağına aykırılık suçunu mu yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu işledikleri ve suç tarihinden sonra TCK 155'in uzlaştırma kapsamına alınmasının sanıkların hukuki durumunu etkileyip etkilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin örtülü kazanç aktarımı suçunun unsurlarını oluşturmadığı, ancak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunarak şirketi ve ortaklarını zarara uğratmaları suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, ayrıca suç tarihinden sonra güveni kötüye kullanma suçunun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle mahkemece uzlaştırma yoluna gidilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Satın alınan aracın ayıplı çıkması nedeniyle açılan bedel iadesi davasında, davalı tarafından süresi içinde ayıp ihbarında bulunulmadığına dair savunma yapılmaması halinde, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığının mahkemece re’sen gözetilip gözetilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da öngörülen ayıp ihbarı, bildirim yükümlülüğüne uyulmadığının davalı satıcı tarafından ileri sürülmesi gereken bir tasavvur açıklaması niteliğinde olduğundan ve davalı tarafından bu yönde bir savunma yapılmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi kapsamında satıcıya verilen senetlerin ödenmesine rağmen taşınmaz devredilmemesi sebebiyle, ödenen bedelin senetleri ciro yoluyla devralan factoring şirketinden talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Factoring ve Finansman Şirketleri Kanunu'nun 9/2. maddesi uyarınca factoring şirketlerinin, mal veya hizmet satışından doğmayan alacakları devralamayacakları ve bu nedenle kambiyo senetlerindeki soyutluk ilkesinin ortadan kalktığı, dolayısıyla tüketicinin satıcıya karşı sahip olduğu def'ileri factoring şirketine karşı da ileri sürebileceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketicinin satın aldığı cep telefonunun ayıplı olması sebebiyle açtığı bedel iadesi davasında, satıcının servisinin düzenlediği ve cihazın ayıplı olduğunu belirten sevk irsaliyesinin, mahkemece atanan bilirkişi raporuyla çelişmesi halinde hangi belgenin esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tüketicinin, ayıplı mal nedeniyle bedel iadesi talebinde bulunduğu, davalı tarafından sunulan bilirkişi raporunda üründe ayıp tespit edilmediği, ancak davacı tarafından sunulan sevk irsaliyesinde cihazın ayıplı olduğunun belirtildiği, yerel mahkemenin sevk irsaliyesini hükme esas almayarak davanın reddine karar verdiği, Yargıtay’ın ise sevk irsaliyesinin de değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle kararı bozduğu, direnme kararında ise sevk irsaliyesinin servis ile satıcı arasında bir bilgilendirme niteliği taşıdığının kabul edilerek davanın reddine karar verildiği, Hukuk Genel Kurulu'nun ise sevk irsaliyesindeki kayıt tek başına ayıp ispatı için yeterli olmasa da bilirkişi raporu ile çeliştiği, bu nedenle yerel mahkemenin eksik inceleme yaptığı gerekçesiyle direnme kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Geçerli hale gelen bir taşınmaz satış sözleşmesinde, taşınmazın boş teslim edilmemesi durumunda kararlaştırılan cezai şartın talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu devrinin yapılmış olması, taşınmazın sözleşmeye uygun teslim edildiği anlamına gelmediği ve cezai şart hükmünün geçerliliği için ifa anında ayrıca ihtirazi kayıt konulmasının gerekmediği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesi kapsamında yapılan inşaat işlerinde, yüklenicinin haksız kazanç elde ettiği ve işin süresinde teslim edilmediği iddiasıyla iş sahibi tarafından açılan menfi tespit, alacak ve istirdat davaları ile yüklenicinin alacak davasının birleştirilmesiyle yapılan yargılamada, yerel mahkeme kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerini, Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi'ni ve bilirkişi raporlarını değerlendirerek yüklenicinin hak edişlerini ve iş sahibinin ödemelerini tespit ettiği, haksız kazanç iddiasını yerinde bulmadığı, işin geç tesliminden kaynaklanan cezai şart talebini ise iş sahibinin kendi yükümlülüklerini yerine getirmemesine dayanarak reddettiği gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.