Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ticari Faaliyet Özgürlüğü”
- Uyuşmazlık: Sanıklara atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, katılanların paralarını borsada değerlendirmeleri yönünde telkinde bulunmaları, katılanlar adına yetkili aracı kurum nezdinde hesap açılması, katılanların bu hesaplara para yatırmaları, sözleşme ve müşteri emir formlarındaki imzaların katılanlara ait olması, yetkili kurum olan Sermaye Piyasası Kurulu'nun sanıkların eylemlerini idari para cezası ile yaptırım altına alması, katılanların hesaplarında bir dönem kâr elde edilmesi, borsalardaki genel düşüş eğiliminin zarara sebep olması, katılanların açtıkları alacak davaları sonucunda zararlarının tazmin edilmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde sanıkların eylemlerinin dolandırıcılık suçunun maddi konusunun hareket unsurunu oluşturan hileli davranış olarak nitelendirilemeyeceği ve sanıklara atılı dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin beraat kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kat maliklerinden birinin, diğer kat malikinin işlettiği dükkanın kullanım şeklinin kat mülkiyeti kanununa aykırı olduğu iddiasıyla açtığı müdahalenin meni ve tahliye davasında, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kat malikinin işlettiği dükkanın kullanım şeklinin kat mülkiyeti kanununa aykırı olup olmadığı hususunun tespiti için, uzman bilirkişi incelemesi yaptırılması ve ticari faaliyetin sınırlandırılması yerine alınması gereken önlemlerin belirlenmesi gerekirken, yerel mahkemenin doğrudan tahliye kararı vererek davalı kat malikinin ticari faaliyet özgürlüğünü haksız yere kısıtladığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kanunla kurulan ve adı kanunla belirlenen bir vakıf üniversitesinin, ticari faaliyetlerinde kullandığı adının daha önce tescil edilmiş bir markaya tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kamu tüzel kişiliğine sahip vakıf üniversitelerinin de fikri mülkiyet mevzuatına tabi olduğu, kanunla kurulmuş olmalarının ve adlarının kanunla belirlenmiş olmasının tescilli marka hakkına tecavüzü meşrulaştırmayacağı, davalı üniversitenin adını ticari faaliyetlerinde markasal olarak kullanmasının davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık ...'e atılı nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçları ile sanık ...'ya atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'in, şirket yetkilisi olarak katılanları araç satış vaadiyle aldatarak haksız kazanç sağladığı ve bu eylemin nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu, resmî belgede sahtecilik suçuna ilişkin ise eksik araştırma yapıldığı gözetilerek beraat kararının bozulmasına, sanık ...'in ise nitelikli dolandırıcılık suçunu inceleme dışı sanık ile fikir birliği içinde işlediğine dair yeterli delil bulunmadığı değerlendirilerek beraat kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların, aralarında adi ortaklık sözleşmesi bulunan katılanlara karşı, ortaklıktan elde edilen geliri ödemeyerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işleyip işlemedikleri.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'ın adi ortaklığın yönetiminde fiilen yetkili olduğu ve katılanlara ödenmesi gereken kâr payını ödemediği sabit olsa da, haksız menfaat elde etmeden önce hileli bir davranışta bulunmadığından eyleminin dolandırıcılık suçunu oluşturmadığı, diğer sanıkların ise suça iştiraklerine dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme beraat kararının onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, umre vizesi alımı konusunda anlaştığı katılana karşı hileli bir davranışta bulunmadığı, taraflar arasında sözleşme hükümlerinin yerine getirilememesinden kaynaklanan hukuki bir uyuşmazlık bulunduğu ve sanığa atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından internet sitesinde yayınlanan yazıda yer alan hususların, davacının faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötüleyip kötülemediği ve bu eylemin haksız rekabet teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından yayınlanan yazıda geçen ifadelerin, davacının ticari faaliyetlerini kötüleyici nitelikte olup olmadığının ve haksız rekabet oluşturabilecek yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalar içerip içermediğinin tespit edilmemesi nedeniyle, eksik inceleme ile hüküm tesis eden direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın komisyon karşılığı düzenleyip verdiği sahte müstahsil makbuzlarını kullanan kişilerin destekleme primi alması suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işleyip işlemediği, işlediği kabul edilirse suçun unsurlarının oluşup oluşmadığı, sanığın bu suça iştirak derecesinin ne olduğu, TCK'nın 158/1-f maddesindeki adli para cezası düzenlemesinin uygulanması ve yerel mahkemenin gün belirlemeden doğrudan adli para cezası tayin etmesinin doğru olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, gerçek bir ticari faaliyeti olmaksızın komisyon karşılığı sahte müstahsil makbuzu düzenleyerek, başkalarının haksız destekleme primi almasını sağlamasının nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu, bu suça yardım eden sıfatıyla iştirak ettiği, TCK'nın 158/1-f maddesindeki adli para cezası miktarının suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamayacağı hükmünün temel ceza belirlenirken uygulanması gerektiği ve yerel mahkemenin gün belirlemeden doğrudan adli para cezası belirlemesinin hukuka aykırı olması nedeniyle yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından kaleme alınan ve davalı şirketin imtiyaz sahibi olduğu dergide yayınlanan yazılardaki ifadelerin, davacıyı hedef alıp almadığı (matufiyet) ve bu ifadelerin haksız rekabet teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yazıların yayınlandığı derginin hedef kitlesinin, sadece sektör profesyonellerinden değil, sigortacılık sektörüyle ilgili bilgi edinmek isteyen herkesi kapsadığı ve bu nedenle yazılardaki ifadelerden davacının kastedildiğinin anlaşılamayacağı, ayrıca yazılardaki ifadelerin ifade ve basın özgürlüğü kapsamında kaldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı işçilerin rekabet etmeme yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadıkları, haksız rekabet teşkil eden eylemlerde bulunup bulunmadıkları ve davacı şirketin maddi ve manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin haksız rekabet iddiasını ispatladığı, talep sınırlamasına uygun olarak hüküm kurulmasının usul ve yasaya uygun olduğu, faiz talebinin ıslah yoluyla ileri sürülmesinin mümkün olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı işveren arasındaki hukuki ilişkinin, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 8. maddesinde tanımlanan kapıdan satış sözleşmesi mi, yoksa 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 313-354. maddeleri arasında düzenlenen hizmet akdi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, çalışma koşul ve süresini kendisinin belirlediği, davalı işverenin emir, talimat, denetimi ve gözetimi altında çalışmadığı, gelir elde edip etmemesinin tamamen kendi performansına bağlı olduğu, dolayısıyla taraflar arasında iş sözleşmesini karakterize eden bağımlılık unsurunun bulunmadığı ve ticari faaliyet risklerinin davacıya ait olduğu değerlendirilerek, yerel mahkemenin davacı ile davalı arasındaki ilişkiyi satış sözleşmesi kaynaklı olarak kabul eden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından geliştirilen yazılımın, davacının yazılımıyla benzerlik taşıyıp taşımadığı ve davalının internet sitesinde yer alan ifadelerin haksız rekabete yol açıp açmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından geliştirilen yazılımın, davacının yazılımıyla görsel ve işlevsel açıdan benzerlik taşıdığı, bu benzerliğin haksız rekabete yol açtığı, ayrıca davalının internet sitesinde yer alan ifadelerin de aldatıcı nitelikte olup haksız rekabet oluşturduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.