Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Toplu İşçi Çıkarma”
- Uyuşmazlık: Belediyenin, emekliliğe hak kazanan işçilerin iş sözleşmelerini toplu işçi çıkarma yoluyla feshetmesinin geçerli bir nedene dayanıp dayanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 49. maddesi kapsamında personel giderlerini azaltmak amacıyla emekliliğe hak kazanan işçilerin iş sözleşmelerini feshetmesinde, 4857 sayılı İş Kanunu'nun geçici 10. maddesi uyarınca ücretsiz izin yoluna başvurma imkanının bulunmasına rağmen bu yola başvurulmadığı, dolayısıyla feshin son çare olması ilkesine aykırı davranıldığı ve geçerli nedene dayanmadığı gözetilerek, feshin geçersizliğine karar veren bölge adliye mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının asıl işverenin işçisi olarak kabul edilip edilmeyeceği ve buna bağlı olarak talep ettiği fark ücret, sosyal haklar ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının hüküm altına alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının asıl işverenin işçisi olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak mahkemenin davacının emsal işçisini tespit etmeden, toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşullarını araştırmadan ve toplu iş sözleşmesinden yararlanmayan emsal işçi bordrolarını getirterek kıyaslama yapmadan hüküm kurmasının hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün (EÜAŞ) yaptığı alt işverenlik uygulamasının muvazaalı olup olmadığı ve davacının EÜAŞ ile yapılan toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ’nin, 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesine dayanarak yaptığı alt işverenlik uygulamasının, ihale şartnamelerindeki işçi sayısının belirlenmesi, işe alma ve işten çıkarma yetkisinin EÜAŞ’ye bırakılması, aynı işçilerin alt işverenler değişse de uzun yıllar çalışma, iş güvenliği eğitimi ve malzemelerinin EÜAŞ tarafından sağlanması, çalışma şartlarının ve yıllık izinlerin EÜAŞ tarafından belirlenmesi, emir ve talimatın EÜAŞ çalışanları tarafından verilmesi ve alt işverenlerin uzmanlık ve bağımsız bir iş organizasyonuna sahip olmaması gibi hususlar gözetildiğinde, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesi ve Alt İşverenlik Yönetmeliği'nin ilgili hükümlerine aykırı şekilde işçi temini mahiyetinde olduğu ve muvazaalı olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işverenin işçisi sayılıp sayılamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ’ın 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 15. maddesindeki imtiyazdan yararlanma hakkı olsa da alt işverenlik ilişkisinin kuruluşunda hizmet alım ihalelerinin işçi temini amacıyla yapıldığı, asıl işin bölünerek alt işverenlere verilmesi için gerekli şartların oluşmadığı, alt işverenlerin yeterli uzmanlık ve organizasyona sahip olmadığı ve davalının muvazaalı sözleşmelerle davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden yararlanmasını engellediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün (EÜAŞ) yaptığı bakım ve onarım işlerinde çalışan davacı işçinin, alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğu iddiasıyla asıl işveren işçisi sayılıp toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinin hukuki dayanağı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesine dayanarak bakım ve onarım işlerini alt işverene vermesine rağmen, somut olayda ihale şartları, işçilerin çalışma koşulları, işçi belirleme ve işten çıkarma yetkileri, iş güvenliği eğitimi ve malzeme temini gibi hususlar değerlendirildiğinde; alt işverenlik ilişkisinin işçi teminine dayalı muvazaalı bir işlem olduğu, davacının başlangıçtan itibaren EÜAŞ işçisi sayılması gerektiği ve bu nedenle de EÜAŞ ile sendika arasında akdedilen toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakkı bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün, dava dışı alt işverenler ile arasındaki bakım ve onarım işlerine ilişkin sözleşmenin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işveren işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesine dayanarak asıl işi alt işverene vermesi, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesindeki muvazaa denetimini ortadan kaldırmadığı, somut olayda alt işverenlik sözleşmesinin işçi teminine dayandığı, davalının muvazaalı sözleşmelerle davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanmasını engellediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işverenin işçisi sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca hizmet alımı yoluyla iş yaptırabilme imkânı bulunsa da, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinin muvazaa hükümlerinin de gözetilmesi gerektiği, somut olayda alt işverenlik ilişkisinin işçi teminine dayandığı, davalının muvazaalı sözleşmelerle davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanmasını engellediği ve bu durumun hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi hükmüne rağmen 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesindeki alt işverenlik ilişkisine dair sınırlamalara tabi olduğu, somut olayda alt işverenlik ilişkisinin işçi teminine dayandığı, davalının muvazaalı sözleşmelerle davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanmasını engellediği ve bu durumun hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, hükmedilen miktarlara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işverenin işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca hizmet alımı yoluyla iş yaptırabileceği, ancak bu durumun muvazaa iddiasının araştırılmasına engel teşkil etmediği, somut olayda ise alt işverenlik sözleşmesinin işçi temini amacıyla yapıldığı, davalı işverenin muvazaalı sözleşmelerle davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanmasını engellediği ve bu durumun hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı şirketler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının asıl işveren işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı iktisadi teşekkülün alt işverenlik ilişkisini işçi temini amacıyla kullandığı, davacının asıl işverenin işçisi gibi çalıştırıldığı, alt işverenlerin uzmanlık ve bağımsız bir iş organizasyonuna sahip olmadığı, iş güvenliği eğitimlerinin ve iş malzemelerinin asıl işveren tarafından sağlandığı, çalışma şartlarının ve yıllık izinlerin asıl işveren tarafından belirlendiği, alt işverenler değişse de işçilerin değişmediği ve davalı işverenin kendi muvazaasına dayanarak davacıyı toplu iş sözleşmesinden yararlandırmamak suretiyle haksız menfaat elde etmeyi amaçladığı gözetilerek, davacının başlangıçtan itibaren asıl işveren işçisi olarak kabulü ile hak ve alacaklarının buna göre belirlenmesi gerektiğinden direnme kararı onanmış, ancak hükmedilen miktara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi mi yoksa muvazaalı bir işçi temini ilişkisi mi olduğu ve buna bağlı olarak davacının asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kamu iktisadi teşekkülünün 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesindeki imtiyazdan yararlanmasının, alt işverenlik ilişkisinin muvazaa yönünden denetlenmesine engel teşkil etmediği, somut olayda ise davalı ile alt işverenler arasında yapılan hizmet alım sözleşmelerinin ve işin yürütülme şeklinin, yapılan işlemin işçi temini niteliğinde olduğunu, dolayısıyla davacının asıl işverenin işçisi sayılması gerektiği ve toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının asıl işveren işçisi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'ın alt işverenlik ilişkisini işçi temini amacıyla kullandığı, davalı işverenin kendi muvazaasına dayanarak davacıyı toplu iş sözleşmesinden yararlandırmamak suretiyle maddi menfaat elde etmeyi amaçladığı ve bu durumun dürüstlük kuralına aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.