Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Umuma İletim”
- Uyuşmazlık: Sanığın, müdürlüğünü yaptığı otelin lobisinde ve odalarında müzik yayını yapması eyleminin, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefet suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Televizyon kuruluşlarınca yapılan yayın içeriğine müdahale yetkisi ve imkânı bulunmayan sanığın, yayın akışında Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu tarafından korunan eserlerin kullanılacağını bilmeyerek televizyon yayınını müşterilere sunması nedeniyle, suça konu musiki eserlerinin umumi mahalde son tüketiciye kasten temsil ve iletimi sağlanmadığından, suçun manevi unsuru oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bir müzik eserinin otel gibi umuma açık bir yerde izinsiz çalınması durumunda, telif hakkı sahibinin meslek birliği tarafından Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 68. maddesi uyarınca talep edilebilecek bedelin hesaplanma yöntemi ve hükmün ilanına karar verilip verilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: FSEK’in 76/2. maddesinin, sadece tespit edilen eserin değil, telif hakkı sahibi meslek birliğine yetki veren tüm fonogram yapımcılarının eserlerinin izinsiz kullanıldığı karinesini oluşturmadığı, mahkemenin bu maddeye yanlış yorum yaparak tüm eserler üzerinden hesaplama yaptığı ve ayrıca FSEK’in 68/1. maddesi gereğince bedele hükmedilmesiyle taraflar arasında farazi sözleşme ilişkisi kurulduğu için hükmün ilanına karar verilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na muhalefet suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, radyo yayını içeriğine müdahale imkânı bulunmadığından yayın akışında telif hakkıyla korunan eserlerin kullanılacağını bilmeden radyo yayınını umuma açık mahalde müşterilere sunması nedeniyle kast unsurunun oluşmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 12.06.1995 tarihinden önce meydana getirilen sinema eserlerinde başrol oyuncusu olarak yer alan icracı sanatçının, eser sahibi yapımcı ile yaptığı sözleşme ile FSEK m. 80 kapsamındaki mali haklarını devrettiğinin kabul edilip edilemeyeceği ve bu bağlamda icracı sanatçının mirasçılarının, eser sahibi/devralandan tazminat talep edip edemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: FSEK m. 80 kapsamındaki icracı sanatçı haklarının 12.06.1995 tarihinden sonra tanındığı, bu tarihten önceki sözleşmelerle bu hakların devredilemeyeceği, FSEK’in 51. maddesi gereğince ileride doğacak hakların devrinin geçersiz olduğu ve davalının iyi niyetli üçüncü kişi olarak korunamayacağı gözetilerek, davacıların tazminat talep etme hakları bulunduğundan direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Umuma açık bir işletmede izinsiz müzik yayını nedeniyle meslek birliğinin açtığı telif hakkı ihlali davasında, tazminat hesabının hangi eserler üzerinden yapılacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 76. maddesi uyarınca, davacının hak sahipliğini ispatladığı eserlere ilişkin tecavüz karinesi sadece tespite konu fonogram yapımcısının birliğe takip yetkisi verdiği fonogramların kullanımıyla sınırlı olup tüm fonogramların kullanıldığına karine teşkil etmeyeceği, bu nedenle tazminat hesabının sadece izinsiz çalındığı tespit edilen eserler üzerinden yapılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından izinsiz kullanılan fotoğraflar nedeniyle davacının açtığı eserden doğan mali ve manevi haklara tecavüz davasında manevi tazminat miktarı, vekalet ücreti ve davanın kabul/ret oranının belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından izinsiz kullanılan fotoğraflar nedeniyle, davacının manevi haklarının ihlal edildiği, ancak taraflar arasında sözlü bir kullanım izni bulunduğu ve bu iznin dava tarihine kadar geçerli olduğu, bu nedenle sadece isim belirtilmemesi nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği, ilk temyiz incelemesinde davalı lehine hükmedilen vekalet ücretine usuli müktesep hak doğduğu, ilk kararda belirlenen kabul/ret oranının esas alınması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yayınlanan belgeselde davacının kitabından intihal yoluyla yararlanıldığı iddiasına dayalı esere tecavüzün tespiti, men’i ve tazminat davasında, davacının mali haklara ilişkin aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı, intihal iddiasına konu kısmın eser niteliğinde olup olmadığı ve haksız rekabet oluşup oluşmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya ait kitabın mali haklarının Kültür Bakanlığı’na ait olduğu iddiası karşısında, Bakanlık yazısının tek başına yeterli delil olarak kabul edilemeyeceği, davacının aktif dava ehliyetinin tespiti için sözleşme ve makam olurunun incelenmesi gerektiği, intihal incelemesi için kitabın tamamının dosyaya sunulmasının ve intihal iddiasına konu kısmın eser olup olmadığının belirlenmesi, eser niteliğinde olmayan kısımlar bakımından haksız rekabet değerlendirilmesi yapılması gerektiği gözetilerek Özel Daire bozma ilamına karşı verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacının eser sahibi olduğu masalı izinsiz kullanarak Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na aykırı davrandıkları iddiasına ilişkin maddi ve manevi tazminat davasında, davalı senarist hakkında açılmış tespit ve ceza davalarının bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin bozma sonrası verdiği karar, Özel Daire bozma kararında belirtilen hususları dikkate alıp yeni bir gerekçe ile hüküm kurduğu için yeni hüküm niteliğinde olduğundan, Hukuk Genel Kurulu’nun görev alanına girmediği ve dosyanın Özel Daire’ye gönderilmesi gerektiği değerlendirilerek karar verilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında açılan fikri ve sınai haklar davasında lehe kanunun belirlenmesi ve dava zamanaşımının uygulanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihinde yürürlükte olan ve daha az cezayı öngören kanun hükmünün lehe kabul edilmesi ve kesintili dava zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek, yerel mahkeme direnme kararının bozulmasına ve sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık lehine olan kanunun tespiti için 5846 sayılı Kanun'un hangi maddelerinin karşılaştırılması gerektiği ve davaya katılma talebi bulunan MÜ-YAP'ın duruşmalardan haberdar edilip edilmemesi gerektiği hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: MÜ-YAP'ın şikayet ve katılma talebinin mahkemeye ulaştığı halde, dosyaya zamanında eklenmediği ve bozma sonrası yargılamada kendisine tebligat yapılmadığı, bu durumun hak arama hürriyetine aykırı olduğu ve CMK'nın ilgili hükümleri uyarınca katılma talebi bulunan tarafların duruşmalardan haberdar edilme hakkı bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının MÜ-YAP vekiline tebliğ edilmesi ve temyiz yolunun açılması, temyiz edilmemesi halinde ise dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderilmesi için yerel mahkemeye tevdiine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun 68. maddesine dayalı maddi tazminat davasında, yerel mahkemenin direnme kararının usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararında, Özel Daire'nin bozma gerekçelerine karşı direnmenin gerekçesinin açıkça belirtilmemesi ve bozulan kararın gerekçesine atıfta bulunulması nedeniyle, Anayasa'nın 141/3. maddesi ve HUMK'nın 297. maddesi uyarınca kararın gerekçeli olması zorunluluğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.