Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Vakıf Kuruluş Senedi”
- Uyuşmazlık: Vakıf senedinde yazılı amacın, Türk Medeni Kanunu'nun 113. maddesi uyarınca durum ve koşullardaki değişmeler yüzünden değiştirilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vakfın amacının değiştirilebilmesi için gerekli olan objektif ve sübjektif koşulların oluşmadığı, vakıf senedinde yapılması istenen değişikliklerin vakfedenin kuruluş iradesine aykırı olduğu ve bu değişikliklerin vergi muafiyetinden yararlanmak amacıyla yapıldığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vakıf senedinin tescili için açılan davada, Bölge Adliye Mahkemesi'nin vakfın tesciline karar vermesi üzerine Teftiş Makamı tarafından yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Vekaletnamede vakfın amacı ve özgülenecek mal ve hakların belirtilmemiş olması, tadil senedi hakkında idarenin görüşünün alınmamış olması, vakıf malvarlığına ilişkin önlem alınmamış olması ve temyiz süresinin hatalı gösterilmesi gibi hususlar gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf kuruluş senedinin tescili istemli davada, birden fazla senedin tesciline karar verilip verilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıf senedinin tescilinde; dava dilekçesinde belirtilen değişiklikleri içeren tek bir senedin düzenlenmesi ve bu senedin tesciline karar verilmesi gerekirken, birden fazla senedin tesciline karar verilmesinin usule ve yasaya aykırı olduğu, ayrıca teftiş makamı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının da isabetsiz olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf senedinde yapılan değişiklikle artırılan prim oranlarının, daha sonra eski hale getirilmesine rağmen, değişiklik dönemine ilişkin prim alacaklarının ödenip ödenmeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıf senedindeki değişikliğin işveren tarafından kabul edilmesiyle geçerli bir hukuki ilişki kurulduğu, bu değişikliğin bağış niteliğinde olmadığı ve 5510 sayılı Kanun'un Geçici 20. maddesi uyarınca devir işlemi tamamlanana kadar prim tahsilatının yapılabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı bankanın vakıf sandığı tarafından ödenmesi gereken emekli ikramiyesini, vakıf senedinde yapılan değişiklikten haberdar olmadığı iddiasıyla talep etmesi üzerine, davacının söz konusu değişiklikten haberdar olup olmadığı ve buna bağlı olarak emekli ikramiyesine hak kazanıp kazanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, vakıf senedindeki değişikliğin yapıldığı tarihte banka şubesinde yönetici olarak çalıştığı, değişikliğin yapıldığı genel kurula katılacak delegenin seçildiği toplantıya başkanlık ettiği ve değişiklik sonrasında genel kurul tutanağının gönderildiği dikkate alınarak, davacının vakıf senedindeki değişiklikten haberdar olduğu ve bu değişiklikle getirilen şartları yerine getirmediği için emekli ikramiyesine hak kazanamadığı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vakıf senedinde yapılan değişikliklerden kaynaklanan prim alacağının, bağıştan rücu iddiasıyla ödenip ödenmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, vakıf senedindeki değişiklikleri kabul etmesiyle oluşan hukuki ilişkinin bağlayıcı olduğu, vakfın gelirlerinin sağlanmasının vakfın varlık nedeni olduğu ve 5510 sayılı Kanun'un Geçici 20. maddesi uyarınca devir işlemi tamamlanıncaya kadar prim tahsil yükümlülüğünün devam ettiği gözetilerek, mahkemece bağıştan rücu koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf senedinde belirtilen ve vakfın geliri olarak gösterilen, bankaca yapılacak yardımların ödenip ödenmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vakfın gelirleri arasında sayılan ve vakıf senedinde yer alan bankaca yapılacak yardımların, vakfın kuruluş amacı ve Türk Medeni Kanunu'nun 101/2. maddesi gereğince ileride gerçekleşeceği anlaşılan gelir olarak kabul edilmesi ve bu nedenle davalı bankanın ödeme yükümlülüğü altında olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vakıf genel kurulunda yapılan yeni yönetim kurulu seçimine dair kararın vakıf senedine ve genel kurul çağrı usullerine aykırılığı nedeniyle iptal edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının genel kurul toplantısına katılmamasının toplantı ve karar yeter sayısını etkilemediği, genel kurul toplantısına yapılan çağrının usulüne uygun olduğu ve olağanüstü genel kurulda seçilen yönetim kurulu üyelerinin görev süresinin vakfın işleyişi açısından olağan genel kurul toplantısı tarihine kadar süreceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın 6772 sayılı Kanun kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacı işçiye ilave tediye ödemesi yapılıp yapılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının kuruluş, gelir, ayrıcalık, personel ve denetim yönlerinden kamu kurumu niteliğinde olduğu, 7144 sayılı Kanun ile de vakıfların kamu işyeri olduğunun açıklığa kavuşturulduğu, ayrıca davacı işçiye yapılan ikramiye ödemelerinin mükerrer ödemeye sebebiyet vermemesi için hesaplamadan dışlanması gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın 6772 sayılı Kanun kapsamında olup olmadığına ve buna bağlı olarak davacı işçiye ilave tediye ödenmesi gerekip gerekmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının kuruluş, gelir, denetim, personel özlük hakları ve çalışma şartları gibi çeşitli yönlerden kamu işyerleri niteliğinde olduğu, 7144 sayılı Kanun ile de bu niteliğin teyit edildiği ve davacıya yapılan ikramiye ödemelerinin mükerrer ödemeye sebebiyet vermemesi için hesaplamadan çıkarılarak bilirkişi raporu değerlendirilmek suretiyle davanın kabulü gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.