Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan Sorumluluk”
- Uyuşmazlık: Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, vekilin taşınmazı sattığı tarih ile vekalet verenin satıştan haberdar olduğu tarih arasında geçen sürenin zamanaşımına etkisine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekalet sözleşmesinin karşılıklı güvene dayalı olması ve vekilin vekalet verene karşı hesap verme borcunun süreklilik arz etmesi, vekalet verenin satıştan haberdar olmadığı sürenin zamanaşımını başlatmayacağı ve davanın vekalet verenin satıştan haberdar olduğu tarihten itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi içinde açıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından haksız yere azledildiğini iddia eden davacı avukatın, vekalet ücretini ve ödenmeyen maaşını talep etmesi üzerine, azlin haklı olup olmadığı ve davacı avukatın taleplerinin hukuka uygunluğu noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatın, davalı kurumla yaptığı avukatlık sözleşmesinin haksız olarak feshedildiği, davalının fesih gerekçelerinin geçerli olmadığı ve bu nedenle davacı avukatın sözleşme fesih tarihine kadar olan çalışmalarının karşılığını ve sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğradığı kaybı talep etme hakkı bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, daha önce ödenen vekalet ücretinin mahsubunun doğru yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında imzalanan ibra sözleşmesi öncesinde ödenen vekalet ücretinin, ibra sözleşmesi sonrasında yapılan yeni vekalet sözleşmesi kapsamındaki alacaktan mahsup edilemeyeceği gözetilerek, mahkemenin mahsup yaparak hüküm kurması hatalı bulunmuş ve karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve manevi tazminat davalarında, haksız azil nedeniyle vekalet ücretinin ne şekilde hesaplanması gerektiği hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın neticelenmesi sonucu ortaya çıkan değerin, vekalet sözleşmesinde belirtildiği şekilde, davada hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanması gerektiği, hüküm altına alınmayan kısmi dava ile belirlenen bedel üzerinden değil, davada hükmedilen miktar üzerinden vekalet ücretinin hesaplanması gerektiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklanan vekalet ücreti alacağının hesaplanmasında, müvekkilin elde ettiği menfaatin kapsamına hangi hususların dahil edileceği noktasında çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı müvekkilin, mal rejiminin tasfiyesi davasında lehine hükmedilen tutar yanında, taşınmazın adına tesciline karar verilen payın değeri ile asıl davada davacı tarafından talep edilip reddedilen tutarın da elde edilen menfaate dahil edilmesi gerektiği, bu nedenle sözleşmede kararlaştırılan oranda vekalet ücretinin bu toplam üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye ile müteahhit arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi üzerine, konut alıcılarının müteahhit ve belediyeye karşı açtığı, dairelerin teslimi, tapu iptal ve tescili veya bedel iadesi ile kira ve manevi tazminat taleplerini içeren davalardaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, belediyenin projeye olan güvence sağlamasından kaynaklanan sorumluluğu ve müteahhidin sözleşmeyi ifa edememesinden kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle bedel iadesi taleplerinin yerinde olduğu, ancak diğer taleplerinin hukuki dayanağının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davacıların bedel iadesi taleplerini kısmen kabulüne, diğer taleplerinin reddine ilişkin kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından azledilen davacı avukatların, azlin haksız olduğunu ileri sürerek vekalet ücreti talep etmeleri üzerine azlin haklı olup olmadığı ve davacıların vekalet ücretine hak kazanıp kazanmadıkları hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatların, davalı kuruma karşı vekalet ilişkisinin gerektirdiği saygı ve güveni zedeleyici yazışmalar yapmaları, avans kullanımına ilişkin kurallara uymamaları ve vekalet ücretini tahsil amacıyla haksız yere dava açmaları gibi nedenlerin haklı azil sebebi oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, davalı taraflardan birinin sözleşmede imzası olmaması sebebiyle açılan davanın reddine karar verilmesine rağmen, nisbi vekalet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...’nın sözleşmede imzası olmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davalı lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, Yargıtay hükmü düzelterek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kurumun, davacının çalıştığı alt işveren şirketi ile arasında toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklar yönünden sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurumun, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklar yönünden sorumluluğunun bulunduğu kabul edilmekle birlikte, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin seri dava usulüne göre hatalı hesaplandığı gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan ücret alacağı istemine ilişkin davada, haksız azil nedeniyle istenen vekalet ücretinin miktarı ve davalıların sorumluluğu ile ilgili uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun olarak bilirkişi raporu alıp hüküm kurması ve davalı vekilinin, yargılama aşamasında ileri sürmediği hususları temyiz aşamasında ileri süremeyeceği gözetilerek, davalı lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği dışında, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.