Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yüz Yüzelik İlkesi”
- Uyuşmazlık: Yargı çevresi dışında tutuklu bulunan ve SEGBİS ile savunma yapma imkanı tanınan sanığın, esas hakkındaki mütalaanın verildiği ve hükmün açıklandığı oturumlara getirilmeden karar verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup olmadığı ve adil yargılanma ilkesinin ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmada bizzat hazır bulunmasının savunma hakkının önemli bir unsuru olduğu, bu hakkın sınırlandırılmasının ancak istisnai durumlarda ve sanığın açık rızasıyla mümkün olabileceği, somut olayda ise sanığın duruşmalara bizzat katılma talebinin reddedilerek SEGBİS aracılığıyla savunmasının alınmasının ve yokluğunda hüküm verilmesinin savunma hakkını kısıtladığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Görevli memura direnme ve hakaret suçlarından sanığın beraatine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, Yargıtay’ın bozma kararına rağmen yerel mahkemenin direnmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tek tanık olsa dahi, tanığın kovuşturma aşamasında dinlenememesi halinde CMK 211. maddesi uyarınca soruşturma aşamasındaki ifadesinin okunmasının yeterli olacağı, ayrıca olayda tek tanık dışında başka delillerin de bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Başka bir suçtan hükümlü olarak cezaevinde bulunan sanığın, duruşmadan vareste tutulma talebinde bulunmamasına rağmen, hükmün açıklandığı oturuma katılımının sağlanmadan mahkûmiyet kararı verilmesinin savunma hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmada hazır bulunmasının adil yargılanma hakkının temel unsurlarından biri olduğu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesiyle de güvence altına alındığı, sanığın bu haktan açıkça feragat etmediği sürece yokluğunda mahkûmiyet kararı verilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı hazır bulundurmadan mahkûmiyet kararı vermesi savunma hakkını ihlal ettiği gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı reşit olmayanla cinsel ilişki suçu bakımından, CMK’nın 251. maddesinde düzenlenen basit yargılama usulünün uygulanmasının zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünün asliye ceza mahkemelerine hasredilmiş özel bir muhakeme usulü olması ve kanun koyucunun bu usulün uygulanıp uygulanmayacağını hakimin takdirine bırakması gözetilerek yerel mahkemenin basit yargılama usulü uygulamamasına ilişkin direnme kararının yerinde olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun basit cinsel istismarı suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin yerel mahkeme hükmünün Özel Dairece bozulmasına dair temyiz incelemesinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı ve suçun sabit olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire'nin, ilk derece ve bölge adliye mahkemelerinin delilleri takdir yetkisine rağmen, maddi olay değerlendirmesindeki hukuka aykırılıkları temyiz yoluyla inceleyebileceği ve dosya kapsamında mağdurun beyanları dışında sanığın suçunu ispatlayacak yeterli delil bulunmadığı gözetilerek, Özel Daire bozma kararının hukuka uygun olduğu kabul edilmiş ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara yüklenen kasten öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarının sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Katılanın teşhisinin, sanıkların GSM kayıtlarının ve olay yeri inceleme raporlarının birlikte değerlendirilmesiyle sanıkların eylemlerinin sabit olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten yaralama mı yoksa kasten öldürmeye teşebbüs mü oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olay anındaki davranışları, mağdurla arasındaki ilişki, kullanılan silahın niteliği, atış sayısı, mağdurun yaralarının niteliği ve sanığın eylemini kendi iradesiyle sonlandırmış olması gibi hususlar birlikte değerlendirilerek sanığın eyleminin kasten yaralama suçunu oluşturduğu kanaatine varılarak yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu iki kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olan sanığın eyleminin bilinçli taksir mi yoksa olası kast mı ile işlendiğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın alkollü, aşırı hızlı ve trafik kurallarını ihlal ederek araç kullanması, uyarılara rağmen bu şekilde devam etmesi ve olası neticeleri öngörmesine rağmen önlem almaması, neticeyi kabullendiğini gösterdiğinden, eylemin olası kastla işlendiği kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullandığına dair bazı tespitler bulunmakla birlikte, ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı veya User-ID bilgisi içeren diğer belgelerin yerel mahkemece getirtilerek değerlendirilmemiş olması eksik araştırma olarak değerlendirilse de, sanığın Bank Asya'ya para yatırması, örgüt toplantılarına katılması gibi eylemlerinin örgüt üyeliği için yeterli delil olarak kabul edilmesi ve hükmün bu delillere dayandırılması gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin bozma kararı kaldırılmış ve yerel mahkeme hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün, sanığa ait ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı ile CGNAT sorgu kayıtları getirtilmeden hüküm kurulması nedeniyle bozulmasına dair Yargıtay 16. Ceza Dairesi kararı ile bu karara yapılan itirazın değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın telefonunda ByLock kalıntısı bulunması, örgüt üyelerinin kullandığı Eagle programının yüklü olması, Bank Asya'da hesap hareketleri bulunması ve örgüt üyelerine özel ByLock programını kullandığını kabul etmesi gibi mevcut delillerin sanığın örgüt üyeliği suçunu işlediğini ispatlamaya yeterli olduğu, ayrıca hükmün verilmesinden sonra dosyaya giren ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının hükme esas alınmamış olması sebebiyle sanığın savunma hakkının ihlal edilmediği gözetilerek, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizinde, sanık müdafisinin dilekçesinde belirttiği “karar hukuka ve yasaya aykırıdır” ibaresinin yeterli bir temyiz nedeni oluşturup oluşturmadığı ve Yargıtay’ın denetim kapsamının ne olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık müdafisinin temyiz dilekçesindeki “karar hukuka ve yasaya aykırıdır” ibaresinin, CMK m. 294 ve 301’de öngörülen "maddi hukuka aykırılık" iddiası kapsamında değerlendirilerek yeterli bir temyiz nedeni olarak kabul edilmesi, bu nedenle Yargıtay'ın dosyaya yansıyan tüm maddi hukuka aykırılıklar ile muhakeme hukukuna aykırılık yönlerinden inceleme yapması, maddi hukuka ve hukuka kesin aykırılıkları bozma nedeni yapması, diğer muhakeme hukukuna aykırılıklara ise kararda işaret etmesi gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı kabul edilmiş ve Özel Daire’nin temyiz isteminin reddine ilişkin kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: Nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanığa verilen cezanın ve TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca yapılan artırım oranının isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin sanık hakkında belirlediği temel ceza ve artırım oranının dosya kapsamına uygun olduğu ve orantılılık ilkesine aykırı olmadığı, ancak Anayasa Mahkemesi’nin TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle, hükmün bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.