Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yaş Tespitinin Önemi”
- Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün, mağdurun yaşının tespitinde eksik araştırma yapılıp yapılmadığı, sanık hakkında TCK'nın 30. maddesindeki hata hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunda hesap hatası yapılıp yapılmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun nüfusa geç kaydedilmesi ve sanığın mağdurun yaşını bilmediği savunması nedeniyle mağdurun gerçek yaşının tespiti için yeterli araştırma yapılmaması, ayrıca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunda ceza hesaplanırken yapılan aritmetik hata gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hukuk mahkemesince yapılan yaş düzeltmesinin ceza mahkemesini bağlayıp bağlamadığı ve mağdurenin yaşı hususunda ceza mahkemesinin ayrıca araştırma yapma yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza yargılamasında maddi gerçeğin araştırılması esası ve CMK'nın 218/2. maddesindeki düzenleme gözetilerek, hukuk mahkemesinin eksik araştırmaya dayalı yaş düzeltme kararının ceza mahkemesini bağlamadığı, ceza mahkemesinin tüm delilleri değerlendirerek mağdurenin gerçek yaşını tespit etmekle yükümlü olduğu gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanık hakkında TCK’nın 30. maddesinde düzenlenen hata halinin uygulanıp uygulanamayacağı hususunda yaş tespitine ilişkin eksik araştırma yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin nüfusa kaydı, doğum raporu eksikliği, babasının beyanları ve sağlık kurulu raporundaki çelişkiler nedeniyle mağdurenin gerçek yaşı konusunda oluşan şüphenin giderilmesi için ek araştırma yapılmadan hüküm kurulması isabetsiz görülerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Suçun unsurlarına ve suç niteliğinin belirlenmesine etkisi bulunan mağdurenin yaşının tespiti konusunda eksik araştırmayla hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin nüfus kaydı, mernis doğum tutanağı, kemik yaşı ile ilgili raporlar ve soruşturma aşamasındaki beyanları birlikte değerlendirildiğinde, mağdurenin suç tarihinde 15 yaşını tamamlamadığı ve sanığın eyleminin çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan hizmet tespiti davasında, 18 yaşından önceki çalışmaların ve bildirim dışı çalışmaların sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısına dahil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 79/10. maddesi gereğince, işe giriş bildirgesi verilmiş ancak çalışma süresini belirleyen belgelerin Kuruma verilmemesi halinde, hizmet tespiti davası ile çalışılan sürenin tespitinin mümkün olduğu, ayrıca 18 yaş altı çalışmaların da prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gerektiği ve çalışma olgusunun her türlü delille ispatlanabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında maktulün yaşı hususunda eksik araştırma yapılıp yapılmadığı ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Maktulün yaşı konusunda şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince, maktulün doğum tarihi ve ölüm anındaki yaşının kesin olarak tespit edilmesi gerektiği, bu hususta gerekli araştırmaların yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Doktor olan sanığın eylemi ile gerçekleşen ölüm neticesi arasında nedensellik bağı bulunup bulunmadığına ve buna bağlı olarak eyleminin TCK'nun 85/1. maddesindeki taksirle ölüme neden olma suçunu mu yoksa 257/2. maddesindeki görevi ihmal suçunu mu oluşturacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hastayı stabilizasyonu sağlanmadan taburcu etmesiyle görevinin gereklerini yerine getirmede ihmal gösterdiği, bu nedenle eyleminin TCK'nun 257/2. maddesinde düzenlenen görevi ihmal suçunu oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı TCK'nun 85/1. maddesi uyarınca taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırmasına ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından sanıklar hakkında TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurenin 15 yaşından küçük olduğunun anlaşılması, sahte kimlik taşıyor olsa dahi sanıkların mağdurenin yaşı konusunda dikkatli davranmaları gerektiği ve sanıkların mağdurenin küçük yaşta olduğunu bilmeleri gerektiği gözetilerek TCK'nın 30. maddesindeki hata hükmünün uygulanamayacağına ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ilk sigortalılık tarihinden sonra mahkeme kararıyla düzeltilen doğum tarihinin, yaşlılık aylığı bağlanmasında dikkate alınıp alınmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 120. maddesi ve Anayasa Mahkemesi kararları uyarınca, ilk sigortalılık tarihinden sonra yapılan yaş tashihlerinin yaşlılık aylığı bağlanmasında dikkate alınamayacağı, ancak dosyadaki bilgi ve belgeler ışığında mahkeme kararının yaş tashihi mi yoksa kayıt düzeltme mi olduğunun tespit edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Doğum tarihi 01.01.1970 olan davacının, 1987 yılı Ocak ayına ait sigorta primlerinin ödenmiş olması nedeniyle, 10.11.1986 tarihli ilk işe giriş bildirgesine istinaden sigorta başlangıç tarihinin tespiti davası açmasında hukuki yarar bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Kanun'un 60/G ve geçici 54. maddesi uyarınca, 18 yaşından önceki çalışmaların sigorta başlangıç tarihini etkilememesi ancak prim ödeme gün sayılarına dahil edilmesi ve bu gün sayılarının da hem yaşlılık aylığı bağlanmasında hem de hesaplanmasında etkili olması nedeniyle, davacının sigorta başlangıç tarihinin tespiti davası açmasında hukuki yararı bulunduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Doğum tarihi 16.05.1970 olan davacının, 18 yaşından küçükken çalışmaya başladığı dönemdeki sigorta başlangıç tarihinin tespiti talebinde hukuki yarar bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 18 yaş altı çalışmaya başlayanların sigorta başlangıç tarihinin 18 yaşını doldurduğu tarih olarak kabul edilmekle birlikte, 18 yaşından önce ödenen primlerin prim ödeme gün sayısına dahil edileceği ve bu primlerin hem yaşlılık aylığı bağlanmasında hem de hesabında etkili olacağı gözetilerek davacının hukuki yararının olduğu kabul edilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.