Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yabancı Para Cinsinden Alacak”
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından yabancı para cinsinden (USD) açılan alacak davasında, hükmün Türk Lirası üzerinden mi yoksa yabancı para üzerinden mi verilmesi gerektiği konusunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde alacağını Türk Lirası olarak belirtmiş olmasına rağmen, dilekçenin tamamı değerlendirildiğinde, davacının döviz kurundaki değişiklikleri de dikkate alarak alacağının yabancı para cinsinden tahsilini istediği sonucuna varılarak, yerel mahkeme kararının usulden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı para alacağına dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe konu ödeme emrinde, yabancı para cinsinden alacağın Türk Lirası karşılığının gösterilmemesi nedeniyle borçlunun takibin iptali talebinde bulunması üzerine, ödeme emrinde bu eksikliğin bulunmasının kamu düzenine aykırılık teşkil edip etmediği ve daha önce usulsüz tebliğ şikayeti nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmiş olması karşısında, borçlunun takibin iptali şikayetinde bulunmasının hakkın kötüye kullanımı sayılıp sayılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı para alacağına dayalı takiplerde, ödeme emrinde yabancı para cinsinden alacağın Türk Lirası karşılığının gösterilmemesinin kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu eksikliğin takibin her aşamasında re'sen gözetilmesi gerektiği, ayrıca borçlunun daha önce usulsüz tebliğ şikayetinde bulunmuş olmasının ve bu şikayetin kabul edilerek ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmiş olmasının, mevcut uyuşmazlıkta kamu düzeninden kaynaklanan bu hususun ileri sürülmesine engel teşkil etmeyeceği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Döviz cinsinden alacak davasında, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesi için dövizin dava tarihindeki mi yoksa karar tarihindeki mi kurunun esas alınacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesi uyarınca, miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararların temyiz edilemeyeceği, davaya konu edilen toplam miktarın dava tarihindeki karşılığının kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz isteminin reddine dair ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı para cinsinden alacak davasında, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde dava tarihi mi yoksa karar tarihi itibariyle hesaplanan kurun mu esas alınacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu alacağın, dava tarihindeki kur üzerinden hesaplandığında temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gözetilerek, davalının temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Döviz cinsinden alacak davasında, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesi için dövizin dava tarihindeki mi yoksa karar tarihindeki mi kurunun esas alınacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm altına alınan döviz cinsinden alacağın karar tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığının, temyiz kesinlik sınırının altında kalması gözetilerek davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan yabancı para alacağının tahsili ve kesin kabul tarihinin tespiti istemine ilişkin davada, yabancı para cinsinden hükmedilen alacak üzerinden hesaplanan harcın miktarının doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı para alacağı üzerinden hesaplanması gereken harcın, mahkemece hatalı bir şekilde hesaplandığı, ancak bu hususun düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca, kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı para üzerinden başlatılan icra takibinde, takip talebinde yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığının gösterilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra ve İflas Kanunu'nun 58/3. maddesi ve İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği'nin 20. maddesi gereğince, yabancı para üzerinden başlatılan takiplerde, takip talebinde yabancı para cinsinden alacağın Türk Lirası karşılığının gösterilmesinin zorunlu olduğu ve bu hususun kamu düzeninden olduğu gözetilerek, takip talebinde TL karşılığının gösterilmemesi nedeniyle takibin geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı para cinsinden kira alacağı için başlatılan icra takibinde, takip talebinde ve ödeme emrinde yabancı paranın fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden Türk Lirası karşılığının gösterilmesinin zorunlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Takip talebinde ve ödeme emrinde, yabancı para cinsinden alacağın Türk Lirası karşılığının ve "fiili ödeme tarihi" ibaresinin yer almasına rağmen, fiili ödeme tarihindeki kura göre Türk Lirası olarak ödenmesi hususunun açıkça belirtilmediği, alacaklının yabancı para cinsinden alacağın aynen tahsilini istediğinin anlaşıldığı ve bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından vekaleten yönetilen hesaplardaki para, taşınmaz bedelleri ve kira gelirlerinden kaynaklanan alacağın tespiti ve tahsili davasında, yabancı para cinsinden alacağa hükmedilip hükmedilemeyeceği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde Türk Lirası cinsinden alacak talebinde bulunması ve seçimlik hakkını bu yönde kullanması nedeniyle, ıslah yoluyla yabancı para cinsinden talepte bulunmasının mümkün olmadığı ve mahkemenin taleple bağlılık ilkesi gereği Türk Lirası cinsinden hüküm kurması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davacı yararına direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İflas yoluyla başlatılan takipte, takip konusu alacağın altın alacağı mı yoksa altın satış bedeline ilişkin para alacağı mı olduğu ve buna bağlı olarak şikayetin süreye tabi olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Takip talebinde ve ödeme emrinde alacağın Türk Lirası olarak belirtilmesi, takip dayanağı belgelerin altın satışına ilişkin sözleşmeler ve faturalardan oluşması, alacaklının takipte altınların aynen teslimini değil bedelinin ödenmesini talep etmesi ve İİK m. 42 gereğince iflas yolunun para alacakları için öngörülmesi nedeniyle takip konusu alacağın para alacağı olduğu ve şikayetin İİK m.16/1 uyarınca 7 günlük süreye tabi olması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İflas yoluyla başlatılan takipte, takip konusunun altın alacağının aynen teslimi mi yoksa altın satış bedelinden kaynaklanan para alacağı mı olduğu ve buna bağlı olarak şikayetin süreye tabi olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Takip talebinde ve ödeme emrinde alacağın altınların satış bedelinden kaynaklanan bir para alacağı olarak USD cinsinden gösterilmesi ve alacaklının takip talebinde altınların aynen teslimini istememesi, iflas yoluyla takibin para alacağına ilişkin olduğu ve İİK m. 16/1 uyarınca şikayetin 7 günlük süreye tabi olması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yabancı para üzerinden düzenlenen bonoya dayalı icra takibinde, alacaklının, takip tarihinden fiili ödeme tarihine kadar yabancı para üzerinden faiz talep edip edemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Alacaklının, takip talebinde yabancı para cinsinden asıl alacak ve faizini talep etmesi ve ödemeyi fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden istemesi sebebiyle, Borçlar Kanunu'nun 83. maddesi ve Türk Ticaret Kanunu'nun 623. maddesi uyarınca seçimlik hakkını kullanarak, takip tarihinden fiili ödeme tarihine kadar yabancı para üzerinden faiz talep edebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.