Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yanılgılı Değerlendirme”
- Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı taşınmaz satışının muvazaalı olup olmadığı ve mirasçıların tapu iptali ve tescil taleplerinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın satıştan kısa bir süre sonra vefat etmesi, satış bedeli ile taşınmazın gerçek değeri arasında fahiş fark bulunması, mirasbırakanın taşınmazı satıştan sonra da kullanmaya devam etmesi, borcu ve satış ihtiyacı olmaması gibi hususlar değerlendirilerek taşınmaz satışının mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muvazaalı olduğu sonucuna varılarak yerel mahkemenin reddine dair kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya devredilen taşınmazın, davalının taahhüt ettiği edimleri yerine getirmemesi sebebiyle hile yoluyla devredildiği iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılması.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemelerin davayı inançlı işlem hukuki sebebine dayanarak değerlendirmesi hatalı olup, davanın hile hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil talebi olduğu, bu nedenle hilenin varlığı, hak düşürücü süre ve TBK 39. maddesi gözetilerek hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüketicinin ayıplı mal nedeniyle açtığı davada, malın ayıpsız misli ile değişim talebinin değerlendirilmemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesindeki ilk talebin 6502 sayılı Kanun'daki seçimlik haklara uymaması nedeniyle, sonradan yaptığı açıklama ile ayıpsız misli ile değişim talebinde bulunduğu gözetilerek bu talep doğrultusunda değerlendirme yapılması gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin hangi tarihte sona erdiğine ve buna bağlı olarak kıdem tazminatı hesabında hangi tarihin esas alınacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde iş sözleşmesinin sona erme tarihini 15.05.2013 olarak belirtmesine ve ilk derece mahkemesinin de bu tarihi esas almasına rağmen, Yargıtay'ın önceki bozma kararında 31.05.2013 tarihini, sonrasında ise yerel mahkemenin 06.06.2013 tarihini esas alarak hüküm kurmasının maddi hata ve yanılgılı değerlendirme oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıya ait taşınmazın bir kısmının davalılar adına kayıtlı parsel içerisinde kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacıya ait olduğu iddia edilen ve bir kısmı davalı parselinde olduğu ileri sürülen taşınmaz yönünden değil de, davalı parseli yerine davacı parseli yönünden değerlendirme yaparak yanılgılı bir şekilde davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının azlığı nedeniyle bozulan kararın, karar düzeltme yoluyla yeniden değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve ihlal edilen menfaatler gözetilerek, ilk incelemede yanılgılı değerlendirme ile bozulan tazminat miktarının aslında yerinde olduğu kabul edilerek, bozma kararının kaldırılmasına ve hükmedilen tazminatlar yönünden hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, dava dışı bir kişi tarafından dolandırılarak taşınmazını devrettiği iddiasıyla davalı şirket aleyhine açtığı tapu iptali ve tescil davasında, hileye dayalı iptal hakkının kullanılması için öngörülen hak düşürücü sürenin geçip geçmediği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının hileyi öğrendiği tarihin şikayette bulunduğu tarih olarak kabul edilmesi gerektiği, davacının sözleşme ile bağlı olmadığını süresinde karşı tarafa bildirip bildirmediğinin tespit edilmesi gerekirken, bu hususta bir değerlendirme yapılmadan yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Avukatlık sözleşmesinin feshi sonrası vekalet ücreti ve haksız tahsilat iddialarına ilişkin alacak davalarının birleştirilerek görülmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay'ın bozma kararında belirtilen hususları tam olarak yerine getirmeyerek, özellikle banka tarafından gönderilen hesap ekstresini değerlendirmeden eksik inceleme yapması ve yanılgılı değerlendirmede bulunması bozma kararına uyulmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik abonesi tüketiciden tahsil edilen kayıp kaçak bedelinin hukuka uygun olup olmadığı ve iadesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 6719 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un ilgili maddeleri ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararları da gözetilerek, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun değişik 17., Geçici 19. ve 20. maddelerinin somut olaya etkisinin değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İnançlı işlem, hile ve gabin iddialarına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, hile iddiası yönünden hak düşürücü süre geçip geçmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesinde hile iddiasını açıkça dile getirmesi ve bu hususa sonraki başvurularında da değinmesi nedeniyle, hile iddiasında hak düşürücü sürenin geçmediğinin anlaşılması üzerine, yerel mahkemenin hile iddiasını incelemeden verdiği karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının, davacıları hile ve gabin yoluyla zarara uğrattığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil ile alacak istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların taleplerinin limited şirket ve adi ortaklığa ilişkin olup, ilk derece mahkemesinin limited şirket yönünden davaya ticaret mahkemesi sıfatıyla bakması, adi ortaklık yönünden ise fesih ve tasfiye hükümlerini uygulaması gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.