Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yapı Rayiç Bedeli”
- Uyuşmazlık: 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre düzenlenen tapu tahsis belgesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine rağmen, taşınmazın imar planında yeşil alanda kalması nedeniyle tescil yapılamaması sebebiyle hükmedilecek tazminatın, davacının ödediği bedelin güncellenmiş değeri mi yoksa taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedeli mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu tahsis belgesinin mülkiyet hakkı değil, şahsi bir hak tesis ettiğinin, dolayısıyla tescil şartları oluşmadığında davacıya taşınmazın rayiç bedelinin değil, ödediği bedelin güncellenmiş değerinin ödenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 2981 sayılı Kanun'a göre düzenlenen tapu tahsis belgesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasının reddinin kesinleşmesi üzerine, talep edilen tazminatın hangi kritere göre hesaplanması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu tahsis belgesinin mülkiyet hakkı değil, şahsi bir hak sağladığı ve taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kalması nedeniyle tescilin mümkün olmadığı gözetilerek, tazminatın taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değil, ödenen tahsis bedelinin güncellenmiş değeri ile yapının asgari levazım bedeli üzerinden hesaplanması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin eski yöneticileri tarafından yapılan kira sözleşmesi nedeniyle zarara uğratıldığı iddiasıyla açılan maddi tazminat davasında, davalıların sorumluluğu ve zararın miktarı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kiralanan taşınmazların piyasa rayiç bedelinin tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 73. maddesine göre hesaplanan en düşük kira bedelinin esas alındığı gözetilerek, gerçek rayiç bedelin belirlenmesi için dosyanın bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, davalı belediyenin taşınmazı haksız olarak Hazine’ye devretmesi ve davacıların aynı taşınmazı ikinci kez satın almak zorunda kalmaları nedeniyle sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4706 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca taşınmazın yapı sahiplerine rayiç bedel üzerinden satılmasının zorunlu olduğu, davacıların yaptığı ödemelerin tapu tahsis belgesindeki payın devrine ilişkin olduğu ve yasal düzenleme uyarınca arsanın idare tarafından satışı için ayrıca rayiç bedelin ödenmesi gerektiği gözetilerek, davalı belediye tarafından taşınmazın davacılar adına bedelsiz tescilinin mümkün olmadığı ve sebepsiz zenginleşmenin olmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İptal edilen tapu tahsisine konu taşınmaz sebebiyle açılan tazminat davasında, tazminat miktarının taşınmazın dava tarihi itibariyle rayiç değeri mi yoksa ödenen tahsis bedellerinin güncellenmiş değeri mi olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 775 sayılı Gecekondu Kanunu uyarınca yapılan ve sonradan iptal edilen tahsis işlemine konu taşınmaz nedeniyle açılan tazminat davasında, davacının talep edebileceği bedelin, iptal edilen tahsis işlemi nedeniyle ödenen bedelin güncellenmiş değeri olması gerektiği, ilk bozma kararına uyularak hükmedilen rayiç bedelin usuli kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının konut satışından kaynaklı olarak açtığı tazminat davasında, davacının ıslah dilekçesiyle talep sonucunu değiştirmesinin hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının bir kez ıslah hakkını kullandıktan sonra, bilirkişi raporuna dayandırdığı talep değişikliği dilekçesinin ikinci bir ıslah olarak değerlendirilerek HMK 176/2 maddesine aykırı olduğu ve bu nedenle ilk ıslah dilekçesindeki talep üzerinden değerlendirme yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yüklenicinin kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan edimini yerine getirmemesi nedeniyle, davacıya ait dairenin arsa payına isabet eden bedelin tespiti ve davalı yüklenicilerden tahsili.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacıya kamulaştırma bedeli olarak ödenen miktarı, taşınmazın arsa ve yapı bedeli toplamından düşmesi gerekirken, sadece yapı bedelinden düşerek eksik hesaplama yapması ve taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Belediye öncülüğünde ve garantörlüğünde yapılan konut projesinde, müteahhit firma ile belediye arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle konutunu teslim alamayan davacının, tapu iptali ve tescili ile bedel iadesi ve tazminat taleplerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İfanın imkansız hale geldiği tarihin esas alınarak taşınmazın rayiç bedelinin tespiti ve ödenen bedel ile rayiç bedel arasında oranlama yapılarak hesaplanacak miktarın davacıya ödenmesi gerektiği, mahkemece bu husus gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, davacıya ödenen kamulaştırma bedelinin mahsubu ve yüklenicinin sorumluluğunun kapsamına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay bozma ilamında belirtilen hesaplama yöntemine uygun olarak, davacıya ödenen yapı bedeli düşüldükten sonra kalan miktar üzerinden değil, taşınmazlara ait arsa bedeli ve davacının ıslah dilekçesinde talep ettiği miktar dikkate alınarak hüküm kurulması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İmar uygulaması sonucu resmi hizmet alanına giren taşınmazdaki yapı ve ağaç bedellerinin kamulaştırmasız el atma nedeniyle tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının imar planı değişikliği ile taşınmazının resmi hizmet alanına girmesi ve bedelinin ödenmemesi nedeniyle mülkiyet hakkının kısıtlandığı iddiası, davacının aynı imar planı ile başka bir parselde yeni bir hak sahibi olması, dava konusu taşınmazın tahliye edilmemiş ve yıkılmamış olması, fiili el atmanın bulunmaması ve idarenin kamulaştırma yükümlülüğünün henüz doğmamış olması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kaçak yapı nedeniyle tapuda devri mümkün olmayan dairenin satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, ifa imkansızlığı nedeniyle davacının talep edebileceği bedelin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: İmar mevzuatına aykırı yapı nedeniyle ifanın imkansız hale geldiği tarihte geçerli olan rayiç bedelin, alıcının talep edebileceği bedel olduğu ve mahkemenin bu tarihteki rayiç bedeli esas alarak hüküm kurması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kaçak yapıda bulunan bir bağımsız bölüme ilişkin düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil talebinin reddinin ardından, alıcının sözleşmenin 13. maddesine dayanarak bağımsız bölümün rayiç bedelini talep edebilmesi mümkün müdür?
Gerekçe ve Sonuç: Düzenleme şeklinde yapılan satış vaadi sözleşmesinin geçerli olduğu, ancak kaçak yapıdaki bağımsız bölümün mülkiyetinin devrinin imkansızlığı nedeniyle davalının BK'nın 96. maddesi gereğince tazminat ödemek zorunda olduğuna ve bu tazminatın da bağımsız bölümün rayiç bedeli olacağına dair yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.