Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yardımcı Hizmetler”
- Uyuşmazlık: Yardımcı klinik elemanı (diş) olarak çalışan davacının teknik hizmetler sınıfında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve buna bağlı olarak teknik hizmet zammına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yaptığı işin sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hizmetleri sınıfında kaldığı, bu nedenle teknik hizmetler sınıfına dahil edilerek teknik hizmet zammı alamayacağı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 15. maddesindeki düzenleme uyarınca bakım ve onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, bu durumda 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinde öngörülen sınırlamaların uygulanmayacağı ve davalı ile alt işverenler arasında geçerli bir alt işverenlik ilişkisi kurulduğu gözetilerek mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının davalı işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca üretim tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, davacının yaptığı işin uzmanlık gerektirmesi ve alt işverenlik ilişkisinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesindeki muvazaa hallerine uymaması gözetilerek, davacının davalı işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağına ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi mi, yoksa muvazaalı bir işçi temini ilişkisi mi olduğu ve buna bağlı olarak davacının davalı asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı EÜAŞ'nin 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesine göre üretim tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, davacının yaptığı işin uzmanlık gerektiren bir iş olduğu ve davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kamu iktisadi teşekkülü ile dava dışı alt işverenler arasında kurulan ilişkinin geçerli bir alt işverenlik ilişkisi olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının davalı asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca, üretim tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerini hizmet alımı yoluyla yaptırabileceği, bu durumda 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinde öngörülen sınırlamalara tabi olmaksızın asıl işin alt işverene verilebileceği, dolayısıyla davalı ile alt işverenler arasında geçerli bir alt işverenlik ilişkisi kurulduğu ve davacının davalı asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin taraf olduğu asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacı işçinin ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacının çalışmadığı bir döneme ilişkin muvazaa tespitini esas alarak karar vermesinin hatalı olduğu, davacının işe başladığı dönemdeki hizmet alım sözleşmesinin asıl-alt işverenlik unsurlarını taşıyıp taşımadığı, işçi teminine yönelik olup olmadığı ve muvazaalı bir ilişki içerip içermediğinin uzman bilirkişi incelemesiyle tespit edilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının belediye iştirakinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin yardımcı iş niteliğinde olduğu, işçilerin yeni dönem ihalesini alan alt işverende kesintisiz çalışmasının ve asıl işveren tarafından işin yürütümüne ilişkin bazı talimatların verilmesinin tek başına muvazaa kanıtı sayılamayacağı, dolayısıyla davalı belediye ile alt işveren arasında kurulan ilişkinin muvazaalı olmadığı gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının belediye şirketinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla üçüncü kişilere gördürülebilmesine yasal bir engel bulunmadığı, işçilerin önceki dönemde aynı işverenin farklı bir alt işvereninde çalışmış olmasının tek başına muvazaa karinesi oluşturmadığı, davacının çağrı merkezi hizmeti dışında başka bir işte çalıştırıldığına dair bir bilgi de bulunmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, belediye iştirakinde alt işveren işçisi olarak çalıştığı dönemde, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının nasıl hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin ihale yoluyla yürüttüğü çağrı merkezi hizmetinin, asıl işe yardımcı iş niteliğinde olduğu ve bu işin ihale yoluyla yürütülmesinin yasalara uygun olduğu, ayrıca önceki dönemde muvazaa tespit edilmiş olmasının sonraki dönemler için otomatikman muvazaa varlığını göstermediği, dolayısıyla davalı belediye ile alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hastanelerde hizmet alımı yoluyla çalıştırılan işçilerin sağlık işkoluna mı yoksa ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar işkoluna mı dâhil olduğuna ilişkin işkolu tespitine itiraz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Alt işverenin işyerinde yapılan işlere dair işkolu tespitinin asıl işverenden bağımsız olarak, alt işverenin yaptığı işin niteliğine göre belirlenmesi gerektiği ve hastanelerde veri girişi hizmeti veren işçilerin 10 No'lu ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar işkoluna dâhil olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Katı atık bertaraf tesisi yapma ve işletme birliği personel limited şirketine ait işyerinde yürütülen işlerin hangi işkoluna girdiğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşyerinde yürütülen ağırlıklı işin katı atık tesisinin işletilmesine yönelik asıl işe yardımcı işler niteliğinde olduğu ve tehlikeli/tehlikesiz atıkların toplanması, ıslahı ve bertaraf edilmesi faaliyetlerinin İşkolları Yönetmeliği’nin 20 sıra numaralı genel işler işkolu kapsamında yer aldığı gözetilerek, sonucu itibarıyla doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesi değiştirilerek ve düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı ile dava dışı alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı ve davacının davalıdan alacak taleplerinde bulunup bulunamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin asli işi olmayan yardımcı hizmetlerin hizmet alımı yoluyla üçüncü kişilere yaptırılmasının mümkün olduğu, davalı işverenin kendi bünyesinde aynı işi yapan işçilerinin bulunmasının asıl işveren-alt işveren ilişkisini kanuna aykırı veya muvazaalı hale getirmeyeceği ve davalı asıl işverenin verdiği emir ve talimatların alt işverenin yönetim hakkını ortadan kaldırmadığı gözetilerek, davalı ile dava dışı şirketler arasındaki ilişkinin kanuna uygun kurulduğu ve muvazaaya dayanmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.