Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yatırımcı”
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı şirkete yatırılan paranın geçerli bir ortaklık ilişkisi kurulmaksızın alındığı iddiasıyla, paranın iadesi talepli alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin eyleminin haksız fiil niteliğinde olduğu ve davanın haksız fiile ilişkin zamanaşımı süresi olan 7.5 yıldan sonra açıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirkete yatırılan paranın ortaklık ilişkisi kurulmadığı iddiasıyla iadesi talebine ilişkin alacak davasında zamanaşımı def'inin kabulü.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin eyleminin haksız fiil niteliğinde olduğu ve davanın, paranın yatırıldığı tarihten itibaren 7,5 yıldan sonra yani zamanaşımı süresinden sonra açıldığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesinin zamanaşımından red kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan protokol ve sözleşmelerdeki hükümler birlikte değerlendirildiğinde adi ortaklık ilişkisi kurulup kurulmadığı, kuruldu ise adi ortaklığın feshine karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Protokol, ön sözleşme ve dağıtım sözleşmesinde yer alan hükümler birlikte değerlendirildiğinde, tarafları yatırımcı, dağıtıcı ve patent sahiplerinden oluşan sözleşme ilişkisinde tarafların adi ortaklık kurma amacında olmadıkları, üretim, pazarlama ve dağıtım işlerine dair ayrı ayrı sözleşmeler imzalamak yerine tek bir sözleşme ilişkisi kurmayı tercih ettikleri, özellikle sözleşmelerde kazanç paylaşımına dair herhangi bir düzenleme bulunmadığı, gerek ön sözleşmede gerekse dağıtım ve hizmet sözleşmesinde, sözleşmenin hiçbir hükmünün bir teşekkül veya ortaklık kurulması amacını taşımadığının açıkça belirtildiği gözetilerek taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi kurulmadığı kabul edildiğinden, İlk Derece Mahkemesinin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Almanya'da görülen ve davalı şirketin davacı yatırımcılara ödediği yatırım bedelini geri ödemesine hükmeden yabancı mahkeme kararının Türkiye'de tenfizi talebinin, Türk kamu düzenine aykırı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının davalıya usulüne uygun tebliğ edildiği, kararın gerekçeli olduğu, haksız elde edilen kazancın iadesine ilişkin hükmün Türk kamu düzenine ve Anayasa'nın temel ilkelerine aykırı olmadığı ve tenfiz şartlarının oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, katılanların paralarını borsada değerlendirmeleri yönünde telkinde bulunmaları, katılanlar adına yetkili aracı kurum nezdinde hesap açılması, katılanların bu hesaplara para yatırmaları, sözleşme ve müşteri emir formlarındaki imzaların katılanlara ait olması, yetkili kurum olan Sermaye Piyasası Kurulu'nun sanıkların eylemlerini idari para cezası ile yaptırım altına alması, katılanların hesaplarında bir dönem kâr elde edilmesi, borsalardaki genel düşüş eğiliminin zarara sebep olması, katılanların açtıkları alacak davaları sonucunda zararlarının tazmin edilmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde sanıkların eylemlerinin dolandırıcılık suçunun maddi konusunun hareket unsurunu oluşturan hileli davranış olarak nitelendirilemeyeceği ve sanıklara atılı dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin beraat kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında işleme dayalı manipülasyon suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne ilişkin olarak, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının uzman kişilerce düzenlenip düzenlenmediği ve TCK’nın 62. maddesindeki takdiri indirim nedenlerinin uygulanmamasına ilişkin gerekçenin yeterli olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Hükme esas alınan bilirkişi raporlarının alanında uzman kişiler tarafından düzenlendiği kabul edilmekle birlikte, TCK’nın 62. maddesinde düzenlenen takdiri indirim nedenlerinin uygulanmamasına ilişkin gerekçenin yetersiz olması ve usulüne uygun lehe kanun karşılaştırması yapılmaması gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların, ilişkili şirkete mal satışı yapıp kira alacağını tahsil etmemeleri nedeniyle örtülü kazanç aktarımı yasağına aykırılık suçunu mu yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu işledikleri ve suç tarihinden sonra TCK 155'in uzlaştırma kapsamına alınmasının sanıkların hukuki durumunu etkileyip etkilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin örtülü kazanç aktarımı suçunun unsurlarını oluşturmadığı, ancak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunarak şirketi ve ortaklarını zarara uğratmaları suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, ayrıca suç tarihinden sonra güveni kötüye kullanma suçunun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle mahkemece uzlaştırma yoluna gidilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Geçerli bir ortaklık ilişkisinin kurulup kurulmadığı ve davacı tarafından davalı şirkete verilen paranın iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin faaliyetlerinin hukuki niteliği, Anayasa Mahkemesi kararı ve benzer şirketlere ilişkin yasal düzenlemeler değerlendirilerek, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, ancak vekalet ücreti yönünden yapılan düzeltmeyle onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı şirkete yatırılan paranın geçerli bir ortaklık ilişkisi olmaksızın alındığı iddiasıyla, paranın iadesi istenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, davalı şirkete paranın yatırıldığı tarihten itibaren 7,5 yıldan sonra açılması nedeniyle zamanaşımına uğradığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı şirkete yatırılan paranın geçerli bir ortaklık ilişkisine dayanmadığının tespiti ve paranın iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin eyleminin haksız fiil niteliğinde olduğu ve davanın haksız fiil için öngörülen 7.5 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı şirkete yatırılan paranın geçerli bir ortaklık ilişkisi kurulmaksızın alındığı iddiasıyla, paranın iadesi talepli alacak davasının zamanaşımı nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin eyleminin haksız fiil niteliğinde olduğu ve davanın, paranın yatırıldığı tarihten itibaren haksız fiile ilişkin ceza zamanaşımı süresi gözetilerek hesaplanan yasal ve uzamış zamanaşımı sürelerinin geçmesinden sonra açıldığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı şirkete yatırılan paranın, geçerli bir ortaklık ilişkisi kurulmadığı iddiasıyla iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddeleri uyarınca belirlenen 7,5 yıllık uzamış haksız fiil zamanaşımı süresinden sonra açıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davayı zamanaşımından reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.