Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yayınlanmamış Eser”
- Uyuşmazlık: Henüz yayınlanmamış bir kitap projesinin, davalı tarafından izinsiz kullanılması nedeniyle manevi tazminat talep edilmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, projesini çeşitli mecralarda duyurmuş olsa da kamuya sunulmamış bir eser üzerinde Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'ndan kaynaklanan telif hakkı korumasından yararlanamayacağı ve davalının eylemlerinin intihal oluşturmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin reddine ve istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararlar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının senaryosunun davalılar tarafından intihal edildiği iddiasıyla açılan telif ve manevi tazminat davası ile davalıların eser sahipliğinin tespiti ve manevi tazminat istemli karşı davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, davacının senaryosundan intihalde bulunarak filmin çekimini ve yayınını gerçekleştirdikleri ve bu eylemlerinin davacının manevi ve mali haklarını ihlal ettiği, ancak filmin yapımcılığını üstlenen ve yayınlayan davalıların intihalden haberdar olmadıkları ve kusurlu olmadıkları gözetilerek, yerel mahkemenin davalı yapımcı ve yayıncı aleyhine hükmettiği manevi tazminat yönünden karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinin, kiralananın ayıplı olması sebebiyle kiracı tarafından feshedilmesinin haklı olup olmadığı, fesih halinde ödenen kiraların ve yapılan masrafların iadesi gerekip gerekmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin ticari bir şirket olması ve basiretli bir tacir gibi davranmak zorunda olması, kiralananın inşaat halinde olduğunu bilerek sözleşme imzalaması ve bu hususu kira sözleşmesini fesih sebebi yapmasının sözleşmesel yükümlülüklerinden kurtulmak için bir yol olarak kullanması nedeniyle fesih hakkını kullanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinin kiracı tarafından feshedilmesinin haklı olup olmadığı ve fesih tarihinden sonraki kira bedellerinin ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kiralananın iskân ruhsatının ve güçlendirme ruhsatının olmaması, ayrıca binanın depreme dayanıklılığına ilişkin ciddi şüphelerin bulunması, kiralananın sözleşme amacına uygun kullanılmasını engelleyen hukuki ve maddi ayıplar oluşturduğu, ayrıca bu ayıpların kiracı ve çalışanlarının sağlığı için ciddi bir tehlike yarattığı gözetilerek kira sözleşmesinin kiracı tarafından haklı feshedildiğine ve kiralayanın fesih tarihinden sonraki kira bedellerini talep edemeyeceğine karar verilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taksirle yaralanan hastanın taburcu edilmesinden sonra ölmesi üzerine, doktorların taksirle ölüme neden olma veya görevi ihmal suçundan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Genel beden travmasına maruz kalan hastanın doktorlar tarafından erken taburcu edilmesinin tıp kurallarına aykırı bir ihmal teşkil etmesine rağmen, ölümün öngörülemez ve engellenemez bir komplikasyon (akciğer embolisi) sonucu meydana geldiğinin ve bu ihmal ile ölüm arasında nedensellik bağının bulunmadığının tespit edilmesi gözetilerek, sanıkların görevi ihmal suçundan cezalandırılmalarına karar verilmesi gerekirken beraatlerine hükmedilmesi isabetsiz bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Doktor olan sanığın eylemi ile gerçekleşen ölüm neticesi arasında nedensellik bağı bulunup bulunmadığına ve buna bağlı olarak eyleminin TCK'nun 85/1. maddesindeki taksirle ölüme neden olma suçunu mu yoksa 257/2. maddesindeki görevi ihmal suçunu mu oluşturacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hastayı stabilizasyonu sağlanmadan taburcu etmesiyle görevinin gereklerini yerine getirmede ihmal gösterdiği, bu nedenle eyleminin TCK'nun 257/2. maddesinde düzenlenen görevi ihmal suçunu oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı TCK'nun 85/1. maddesi uyarınca taksirle ölüme neden olma suçundan cezalandırmasına ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma suçunda, aracı ehliyetsiz kişiye kullandıran sanığın eylemi ile netice arasında nedensellik bağının bulunup bulunmadığı ve sanığın kusurlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, ticari taksi şoförü olmasına rağmen ehliyetsiz ve yeterli tecrübesi olmadığını bildiği kişiye aracı kullandırmasının dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olduğu, bu taksirli davranışı ile netice arasında nedensellik bağı bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Zincirleme trafik kazasında, sanığın kusurlu davranışı ile ölüm neticesi arasında nedensellik bağının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kusurlu davranışının, ölenin kendi kusurlu hareketiyle birlikte ölüm neticesine sebebiyet verdiği ve bu nedenle sanığın taksirli davranışı ile meydana gelen netice arasında nedensellik bağının bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin beraat kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın taksirle işlediği fiil nedeniyle oğlu ve başka bir kişinin ölümü, bir kişinin de yaralanması olayında, TCK'nın 22/6. maddesindeki şahsi cezasızlık halinin uygulanıp uygulanamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ihmali davranışı nedeniyle meydana gelen olayda, hem oğlu hem de ailevi yakınlığı olmayan bir kişinin ölümü, bir başka kişinin de yaralanması sonucunda, TCK'nın 22/6. maddesinin uygulanabilmesi için aranan "münhasıran failin kişisel ve ailevi durumu bakımından mağdur olması" şartı gerçekleşmediğinden, yerel mahkemenin sanığın oğlu hakkındaki ölüm bakımından ceza verilmesine yer olmadığına dair kararı ve diğer kişinin ölümü bakımından beraat kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Denize giren çocuklarını gözetimsiz bırakan sanıkların eylemlerinde bilinçli taksir olup olmadığı ve TCK'nın 22/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, çocukları yüzme bilse de dalgalı ve ıssız bir denizde yarım saat gözetimsiz bırakarak boğulmalarına sebebiyet vermelerinde, ölüm sonucunu öngördükleri halde güvenerek hareket ettikleri ve bu nedenle bilinçli taksirle hareket ettikleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükmün temyizi üzerine, sanıkların kusurunun bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...’in asli kusurlu hareketleri nedeniyle diğer sanıkların eylemleri ile ölümler arasında nedensellik bağının kesildiği ve sanıklar ... ve ...'e atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin sanıklar ... ve ... hakkındaki mahkumiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazasında bir kişinin yaralanması sonucu diğer sürücünün kusurlu olup olmadığı, kusurlu ise bilinçli taksir hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve katılan vekiline vekâlet ücreti takdir edilip edilmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...'in, diğer sanığın yarışı kabul etmeyip öndeki araca çarpması halinde oluşacak risk nedeniyle kusurlu olmadığı, sanık ...'in ise yarıştığı sırada öndeki araca arkadan çarpması nedeniyle bilinçli taksirle yaralama suçundan cezalandırılması gerektiği, ayrıca vekili ile temsil edilen katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin sanık ... hakkındaki beraatine ilişkin direnme kararı onanmış, sanık ... hakkındaki mahkumiyet kararı ise bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.