Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yeniden Bir Araya Gelme”
- Uyuşmazlık: Türk Medeni Kanunu'nun 166/4. maddesine dayalı boşanma davasında, reddedilen önceki boşanma davası kararının kesinleşmesinden sonraki üç yıllık süre içinde ortak hayatın yeniden kurulmadığının ispat yükünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Medeni Kanunu'nun 166/4. maddesinde düzenlenen boşanma koşullarından "ortak hayatın yeniden kurulmadığı" olgusunun ispat yükünün, bu olguya dayanarak boşanma talebinde bulunan davacıya ait olduğu, davalının davaya cevap vermemiş olmasının bu ispat yükünü değiştirmeyeceği, davacının da bu konuda delil sunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanıkların mahkûmiyetine sebep olan araç aramasının, önleme araması kararıyla yapılmış olmasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıklar hakkında iletişimin tespiti ve fiziki takip kararları bulunması, olay günü şüpheli araçların takibi sırasında yaşananlar ve kaçma girişimleri, uyuşturucu maddenin ele geçirildiği aracın sürücüsünün kimliğinin önceden tespit edilmiş olması gibi olgular birlikte değerlendirildiğinde, kolluk görevlilerinin polisin tecrübesine ve içinde bulunduğu durumdan edindiği izlenime dayanan makul bir sebebe dayanarak aracı durdurduğu ve Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesinin önleme arama kararına istinaden yapılan aramanın hukuka uygun olduğu gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İstihbari bilgiye dayalı olarak araçta ve evde yapılan aramaların hukuka uygun olup olmadığı ve elde edilen uyuşturucu maddelerin suçun ispatı için kullanılıp kullanılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Araçta yapılan aramanın, olay yeri ve tarihi kapsayan önleme araması kararına istinaden yapılmış olması, kolluk görevlilerinin elinde adli arama kararı alınmasını gerektirecek yeterli bilginin bulunmaması ve uyuşturucu maddelerin toplum sağlığı açısından tehlike oluşturması gözetilerek hukuka uygun yöntemle elde edildiğine, evde yapılan aramada ise sanığın uyuşturucu maddeyi başkalarına kullandırdığına dair kesin ve yeterli delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bir kısım yönünden kaldırılmasına, diğer kısım yönünden ise onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Açık bir otoparkta ve eklentilerinde yapılan arama işlemlerinin hukuka uygunluğu ve sanıklara isnat edilen uyuşturucu ticareti yapma suçunun ispatı konusunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin açık otoparkta uyuşturucu madde satıldığına dair ihbar üzerine yaptıkları fiziki takip neticesinde, otoparka girip çıkan bir tanığın üzerinde uyuşturucu madde bulunması üzerine otoparkta arama yapmaları ve sanık ...’in üst aramasında uyuşturucu madde ele geçirmeleri hukuka uygun olmakla birlikte; otopark müştemilatındaki kasanın sanık ...’in rızası ile açılarak aranması ve burada uyuşturucu madde ele geçirilmesinin hukuka aykırı olduğu, sanık ...’in üst aramasında ele geçirildiği iddia edilen uyuşturucu maddenin nasıl ele geçirildiği hususunda kolluk görevlilerinin dinlenilmesi gerektiği, kasa ve sanık ...’te ele geçirilen uyuşturucu maddeler dışında sanıkların uyuşturucu ticareti yaptıklarını gösterir başka bir delil bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin mahkumiyet kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Önleme araması kararına istinaden yapılan aramaların hukuka uygun olup olmadığı, elde edilen delillerin hükme esas alınıp alınamayacağı ve sanığın örgüte silah sağlama suçunun sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç şüphesinin ortaya çıkması üzerine CMK hükümlerine göre usulüne uygun adli arama kararı alınmadan önleme araması kararına istinaden aramaya devam edilmesi ve sanığın arama anında yanında bulunmaması hukuka aykırı bulunmuş, bu sebeple elde edilen delillerin hükme esas alınamayacağı, dosyadaki diğer delillerin de sanığın mahkumiyeti için yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eylemlerinin silahlı terör örgütüne üyelik mi yoksa yöneticilik mi suçunu oluşturduğu ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt üyeliğinden kaynaklanan hiyerarşi içerisinde hareket ederek örgütün yargısal mekanizmalara egemen olma faaliyetleri kapsamında Danıştay ve HSYK üyeliğine yerleştirildiği, örgütsel amaçların gerçekleştirilmesine yönelik faaliyetlerde bulunduğu, ancak örgütün hiyerarşik yapılanmasında 5. kat veya daha üst konumda olmadığı ve mahrem yapılanmada yer almadığı gözetilerek eyleminin silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğu kabul edilmiş, temel cezanın belirlenmesinde üst sınıra daha yakın bir ceza verilmesi gerektiği hususu gözetilmediği gerekçesiyle hükmün eleştirilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın üst aramasında ele geçen uyuşturucu maddelerin hukuka aykırı elde edilip edilmediği, buna bağlı olarak hükme esas alınıp alınamayacağı ve sanığa atılı suçun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın kendi rızasıyla teslim ettiği ve montunun ceplerinde ele geçirilen uyuşturucu maddelerin suçüstü hükümlerine göre hukuka uygun olarak elde edildiği, ancak karakolda gözaltına alınmadan önce cüzdanında ele geçirilen uyuşturucu maddenin ve telefon görüşmesinin hukuka aykırı olarak elde edildiği gözetilerek, Yargıtay 20. Ceza Dairesinin bozma ilamı kaldırılmış ve dosya esas incelemesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdi edilmiştir. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanıklara atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak yapılan arama işleminin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kolluk görevlilerinin, alınan istihbarat bilgisi doğrultusunda yaptıkları araştırma sırasında suçüstü haliyle karşılaşmaları ve sanıkların kaçmaya başlamaları üzerine, Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu'nun 4/A maddesi ve Ek 6. maddesi ile Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 90/4. maddesi kapsamında sanıkların üzerlerini kontrol etmelerinin önleyici kolluk yetkisi dahilinde hukuka uygun olduğu, bu nedenle ele geçirilen uyuşturucu maddelerinin hukuka aykırı delil olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek, Yargıtay 20. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkemenin mahkumiyet hükümlerinin onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fuhşa aracılık suçlamasıyla yapılan aramada, CMK'nın 119/4. maddesine göre arama tanığı bulundurulmamasının arama işlemini hukuka aykırı hale getirip getirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: CMK'nın 119/4. maddesinin açık hükmüne aykırı olarak, arama işleminin ihtiyar heyeti veya komşulardan iki kişi bulundurulmadan yapılması nedeniyle hukuka aykırı olduğu, bu nedenle elde edilen delillerin de hukuka aykırı delil olarak kabul edilmesi ve hükme esas alınamayacağı gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şüpheliler hakkında görevi kötüye kullanma suçundan kamu davası açılabilmesi için yeterli şüphe bulunup bulunmadığı ve eksik araştırma ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilip verilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Şüpheliler hakkında eksik araştırma yapıldığı, helikopter kazasıyla ilgili diğer soruşturma dosyalarının incelenmeden ve yürütülen soruşturma genişletilmeden, sadece Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı dosyasında yer alan bilgi ve belgelere dayanılarak kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra ortak hayatın yeniden kurulup kurulmadığı ve buna bağlı olarak eylemli ayrılık sebebine dayalı boşanma davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin, ret kararının kesinleşmesinden itibaren davalı kadınla ortak hayatın yeniden kurulmadığını tanık beyanları ve kira kontratıyla ispatladığı, davalının ise ortak hayatın yeniden kurulduğuna dair somut delil sunamadığı, ortak çocuğun beyanının da ortak hayatın devam ettiğini ispat için yetersiz olduğu ve eylemli ayrılık sebebiyle boşanma şartlarının oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.