Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yokluğunda Hüküm”
- Uyuşmazlık: Sanığın yokluğunda verilen hükümde kanun yolu bildiriminin eksik olup olmadığı ve sanık müdafiinin temyiz isteminin süresinde sayılıp sayılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yokluğunda verilen hükümde kanun yolu bildiriminde sürenin başlangıcının açıkça belirtilmemiş olsa da, yokluğunda verilen kararlara karşı temyiz süresinin tebliğden itibaren başlayacağı açık olduğundan ve sanık müdafiinin de bu hususta yanıltıldığına dair bir iddiada bulunmadığından, temyiz isteminin süresinden sonra yapıldığı gözetilerek Yargıtay 7. Ceza Dairesinin bozma kararının kaldırılmasına ve temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya borçlarının bulunmadığının tespiti için açılan menfi tespit davasında kesin hüküm bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Aynı taraflar arasında, aynı konu hakkında daha önce kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğundan, kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaletname ile devredilen taşınmazın, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin e-duruşma talebi hakkında bir karar verilmeden ve yokluğunda hüküm verilebileceği hususunda bir ihtar yapılmadan, hukuki dinlenilme hakkına aykırı şekilde yokluğunda sözlü yargılamaya geçilip hüküm kurulması gözetilerek, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: HMK’nın 186. maddesindeki değişiklik sonrası, tahkikatın bittiğinin tefhiminden sonra aynı duruşmada sözlü yargılama aşamasına geçilmesinin ve davalı vekilinin yokluğunda hüküm tefhim edilmesinin hukuki dinlenilme hakkının ihlali olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 186. maddesindeki değişiklik sonrası, tahkikatın bittiğinin davalıya tefhim edilmesinden sonra aynı duruşmada sözlü yargılama aşamasına geçilmesi ve davalı vekiline tahkikat duruşma gününü bildirir davetiye çıkarılmaksızın yokluğunda hüküm tefhim edilmesinin hukuki dinlenilme hakkının ihlali oluşturduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin tasarlayarak öldürme suçuna teşebbüsü mü yoksa kasten öldürme suçuna teşebbüsü mü oluşturduğu, haksız tahrik indiriminin oranı ve uygulanabilirliği, bir sanığın diğer sanıkların eylemlerine iştirak edip etmediği ve bir sanığın temyiz isteminin süresinde olup olmadığı ile müdafi yokluğunda hüküm kurulup kurulamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...’ın temyiz isteminin süresinde olmadığı, sanık ...’ın müdafisinin yokluğunda hüküm kurulmasının savunma hakkını ihlal ettiği ve CMK 289/1-e maddesine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargılama aşamasında başka bir suçtan hükümlü olarak ceza infaz kurumunda bulunan ve duruşmadan bağışık tutulma isteği bulunmayan sanığın, duruşmaya katılımı sağlanmadan hüküm verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmada hazır bulunmasının, adil yargılanma hakkının temel unsurlarından biri olduğu, sanığın bu hakkından açıkça feragat etmemesi halinde yokluğunda hüküm kurulamayacağı ve somut olayda sanığın duruşmadan bağışık tutulma talebinin olmaması nedeniyle yokluğunda hüküm verilmesinin savunma hakkını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Basit yargılama usulü ile verilen mahkumiyet hükmüne yapılan itiraz üzerine yapılan yargılamada sanığın yokluğunda karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 252. maddesi gereğince basit yargılama usulü ile verilen hükümlere itiraz üzerine yapılan yargılamada, sanığa usulüne uygun tebligat yapıldığı ve davetiyede duruşmaya gelmese de karar verileceği belirtildiği takdirde sanığın yokluğunda hüküm kurulabileceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin nitelikli hırsızlık mı yoksa nitelikli yağma suçunu mu oluşturduğu ve cezaevinde bulunan sanığın yokluğunda hüküm kurulmasının savunma hakkını ihlal edip etmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın duruşmada hazır bulunma hakkının adil yargılanma hakkının temel unsurlarından biri olduğu, farklı bir suçtan cezaevinde bulunan ve duruşmadan vareste tutulma talebinde bulunmayan sanığa bu hakkının hatırlatılmaması ve yokluğunda hüküm kurulmasının savunma hakkını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın yokluğunda verilen hükümde yer alan kanun yolu bildiriminin eksik ve yanıltıcı olup olmadığına ve buna bağlı olarak sanığın temyiz isteminin süresinde yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümde kanun yolu başvurusunun sadece hükmü veren mahkemeye yapılabileceğinin belirtilmesinin, diğer mahkemelere de yapılabileceği hususunun belirtilmemesinin, başvurulacak mercii sınırlandırarak sanığı yanılttığı iddiasının, Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre kanun yolu süresinin işlemeye başlamasını engellemeyeceği ve süresinden sonra yapılan temyiz başvurusunun kabul edilemeyeceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin nitelikli kasten öldürme suçuna teşebbüsü mü yoksa kasten yaralama suçunu mu oluşturduğu ve sanık müdafisinin yokluğunda hüküm kurulmasının savunma hakkını ihlal edip etmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında isnat edilen suçun alt sınırının kanunen zorunlu müdafilik öngördüğü ve sanık müdafisinin mazeret dilekçesi hakkında bir karar verilmeksizin yokluğunda hüküm kurulmasının Anayasa’nın 36. maddesi ve AİHS’nin 6. maddesinde güvence altına alınan savunma hakkını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Müşterek sanıkların aynı avukat tarafından temsil edilmesinin ve sanıklardan birinin yokluğunda yargılanmasının adil yargılanma hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Müşterek sanıklar arasında menfaat çatışması bulunduğu halde aynı avukat tarafından temsil edilmelerinin ve sanıklardan birinin hakkında yakalama kararı çıkarılmış olmasına rağmen yakalama işleminin infaz edilmeden, iddianame ve ek iddianameye karşı savunması alınmaksızın yokluğunda yargılanmasının CMK ve AİHS’nin savunma hakkına ilişkin hükümlerine aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.