Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yorum”
- Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesindeki yemek yardımı maddesinin yorumlanmasına ilişkin açılan yorum davasının, eda davası açılması gerekirken hatalı olarak açılıp açılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi hükmünün uygulanmasında taraflar arasında uyuşmazlık olması ve hükmün yorumlanması gerektiği gözetilerek, yorum davası açılmasında isabetsizlik bulunmadığı ve yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. Ancak, Özel Daire'nin işin esasına ilişkin temyiz itirazlarını incelememesi nedeniyle dosya Özel Daire'ye geri gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinin yorumuna ilişkin davada verilen kararın temyiz edilebilirliği ve Hukuk Genel Kurulu'nun bu konudaki kararında maddi hata bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinin yorumu davalarına ilişkin 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 8. maddesindeki temyiz yasağı hükmünün, topluluk davası olarak açılmış olsa dahi uygulanacağı, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 53. maddesinde düzenlenen yorum davasının topluluk davasının özel bir görünümü olduğu ve bu nedenle Hukuk Genel Kurulu kararında maddi hata bulunmadığı gözetilerek davacı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin işe iade kararının kesinleşmesinden sonra işverene işe başlatılması için yaptığı başvurunun geçerliliği ve buna bağlı olarak işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücretine hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin işe başlatılması için işverene yaptığı başvurunun, yakın akrabalarının tanıklığıyla da desteklenen tutanakla ispatlandığı, başka bir işte çalışmasının işe iade kararının kesinleşmesinden sonra geçen uzun süre nedeniyle işe başlama talebinin samimiyetini ortadan kaldırmadığı ve işçi lehine yorum ilkesi gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak alacak miktarlarının temyizen incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu iş sözleşmesinde düzenlenen ara dinlenme ücreti alacağına ilişkin açılan davanın, miktar itibariyle temyiz kesinlik sınırının altında olması nedeniyle temyize tabi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ve işçinin bireysel olarak açtığı eda davasının, miktarı temyiz kesinlik sınırı altında olsa dahi yorum davası niteliğinde olmadığı ve HUMK 427. maddesi uyarınca temyiz edilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 15 yaşından küçükken çalıştırılmaya başlanan işçinin, iş sözleşmesinin ölümle sona ermesi üzerine mirasçıları tarafından açılan işçilik alacakları davasında, işçinin işe başlama tarihinin tespiti ve bu tarihe göre alacakların hesaplanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 15 yaşından küçükken çalıştırılan işçinin iş sözleşmesinin geçersiz sayılamayacağı, işçi lehine yorum ilkesi gereği bu döneme ait çalışmalarının da işçilik hakları hesabında dikkate alınması gerektiği, işe başlama tarihine ilişkin babanın olaydan hemen sonra kollukta verdiği beyanın diğer delillerle birlikte değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek Özel Daire bozma kararına uyularak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Organize Sanayi Bölgesi (OSB) tüzel kişiliğinin, serbest tüketici olarak tedarikçiden aldığı elektrik enerjisi için TRT payı ödeyip ödemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 3093 sayılı TRT Gelirleri Kanunu'nun 4/c maddesinin 26.07.2008 tarihli değişikliğinin lafzi, tarihsel ve amaçsal yorumu yapılarak, OSB'lerin TRT payından muaf olmadığı, aksine mükerrer ödemeyi engellemek amacıyla düzenleme yapıldığı, dolayısıyla davacı OSB'nin tedarikçiye ödediği TRT payını geri isteme talebinin yerinde olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Okur yazar olmayan mirasbırakan tarafından düzenlenen resmi vasiyetnamenin, Türk Medeni Kanunu'nun 535. maddesinde öngörülen şekil şartlarına uygun olup olmadığı ve bu bağlamda vasiyetnamenin iptal edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vasiyetname düzenleme işleminin tanıklar huzurunda, araya zaman girmeksizin ve bir bütün olarak gerçekleştirildiği, vasiyetnamenin tümünden miras bırakanın beyanının tanıklar önünde yapıldığının anlaşıldığı ve vasiyetname lehine yorum ilkesi gözetilerek, vasiyetnamenin geçerli olduğuna ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika disiplin kurulu tarafından verilen kınama cezasının iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sosyal medya paylaşımının altına yaptığı yorumun muhatabının belirsiz olması ve eleştiri sınırları içerisinde kalması, ayrıca savunmasının aksini ispatlayan herhangi bir delil sunulmaması gözetilerek, kınama cezasının iptaline yönelik yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fark işçilik alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin alacağını tam olarak belirleyebilmesi için işveren tarafından tutulan yasal kayıt ve belgelere ihtiyaç duyması, işçilik alacaklarının özelliği ve işçi lehine yorum ilkesi de gözetilerek, davacının dava açarken talep sonucunu belirleyememesinin belirsiz alacak davası açılması için yeterli olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İlamlı takipte, ilamın hüküm fıkrasında geçen "reeskont faizi" ibaresinin, 3095 sayılı Kanun'daki değişiklikler dikkate alınarak yasal faiz olarak yorumlanıp yorumlanamayacağı ve faizin hangi orandan hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: 3095 sayılı Kanun'da yapılan değişikliklerin, yasal faiz hesaplama yöntemini değiştirmesine rağmen, Merkez Bankası'nın reeskont oranı belirleme yetkisini ortadan kaldırmadığı, mahkemelerin ilamın hüküm fıkrasını yorum yoluyla değiştiremeyeceği ve ilamda hükmedilen "reeskont faizi"nin TCMB’nin reeskont işlemlerinde uyguladığı oran üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı yaptığı temyiz başvurusunun, CMK 294. madde kapsamında temyiz sebebi içerip içermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Katılan vekilinin temyiz dilekçesinde, sanık hakkında kurulan hükümlerde alt hadden uzaklaşılarak ceza verilmesi gerektiği yönündeki ifadelerinin cezanın şahsileştirilmesine ilişkin bir temyiz nedeni olarak kabul edilmesi ve Anayasa'nın 36. maddesi ile AİHS'nin 6. maddesinde güvence altına alınan mahkemeye erişim hakkının yorum yoluyla daraltılamayacağı gözetilerek, Özel Dairenin temyiz isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.