Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zina Nedeniyle Boşanma”
- Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, erkeğin zinaya dayalı boşanma talebinin reddine, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur oranlarının belirlenmesine, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarına ilişkin itirazlar.
Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin, kadının zina eylemini öğrendikten sonra tarafların birlikte yaşamadığının tanık beyanı ve mesaj kayıtlarından anlaşılması, böylece 4721 sayılı Kanun'un 161. maddesindeki zina hukuki sebebine dayalı boşanma şartlarının oluşması; ancak tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davalarında verilen boşanma hükmünün kesinleşmesi nedeniyle erkeğin zina hukuki nedenine dayalı boşanma talebinin konusuz kalması gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, tarafların boşanma nedenleri, kusur durumu ve manevi tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin zinaya ve haysiyetsiz yaşam sürmeye dayalı boşanma davalarına yönelik istinaf başvurusu olmamasına rağmen Bölge Adliye Mahkemesince bu hususun incelenerek reddine karar verilmesi hatalı olmakla birlikte, bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, kadının zina ve diğer sebeplere dayalı boşanma talebinin reddine ilişkin kararın kesinleşip kesinleşmediği ve erkeğin zinasının ispatlanmış olması nedeniyle kadının tazminat talebinin değerlendirilmesi gerektiği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının terditli boşanma sebeplerine dayalı davasında, özel boşanma sebebi olan zinanın reddine ilişkin kararın istinafta incelenmesi gerektiği ve genel boşanma sebebine dayalı boşanma kararının kesinleşmiş olmasının, kadının zina nedeniyle boşanma ve tazminat taleplerini ortadan kaldırmayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, kadının erkeğin zina eylemini gerekçe göstererek boşanmaya karar verilmesini istemesine rağmen, mahkemenin zina nedenine dayanmadan boşanmaya karar vermesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının zina hukuki nedenine dayalı bir boşanma davası açmadığı, evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında zina eyleminin de diğer delillerle birlikte değerlendirildiği ve davalı-davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadının zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı açtığı boşanma davasında, erkeğin zina eyleminin ispatlanıp ispatlanmadığı ve kadının zinaya dayalı boşanma talebinin kabul edilip edilmeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, erkeğin zina eyleminin tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu, boşanma kararının kesinleşmediği gözetilerek kadının zinaya dayalı boşanma davasının da kabulü gerekirken, delillerin takdirinde hataya düşülerek davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma davasında, erkeğin zinasının ispatı için sunulan delillerin hukuka uygunluğu, boşanma ve fer'i taleplerin hüküm altına alınmasının yerindeliği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Zina iddiasına dayanak olarak sunulan delillerin hukuka aykırı yollarla elde edildiği ve zinanın ispatı için yeterli olmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davası yönünden ise tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle hüküm kurulduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, kadının zina nedeniyle boşanmaya karar verilmesinin, erkeğe tazminata hükmedilmesinin ve kadının boşanma, nafaka ve tazminat taleplerinin reddinin hukuka uygun olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosyadaki belgelerin incelenmesi sonucu, kadının zina eyleminin ispatlandığı, erkeğin kusurlu olmadığı ve usul/kanuna aykırılık bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Karşı boşanma davasında, kadının davasında zinaya dayalı boşanma talebinin bulunup bulunmadığı, zina nedeniyle boşanma kararı verilip verilemeyeceği, tazminat ve nafaka koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarlarının uygunluğu hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının karşı davasında, erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışları ve zina eylemi nedeniyle boşanma talebinin de bulunduğu, erkeğin zina eyleminin kabulü ve diğer delillerle ispatlandığı, ancak hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının düşük olduğu gözetilerek, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Zina sebebiyle açılan boşanma davasında hak düşürücü sürenin geçmiş olup olmadığı ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebinin değerlendirilip değerlendirilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin, kadının zina eylemini öğrendiği tarihten itibaren boşanma davası açmak için öngörülen hak düşürücü sürenin geçmiş olması ve terditli talep olan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma talebinin değerlendirilmemiş olması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadının zina hukuki nedenine dayalı boşanma davasının kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, kusur belirlemesi ve hükmedilen tazminatların miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: Zinanın gerçekleşdiğine dair yeterli delil bulunduğu, davalı erkeğin haysiyetsiz hayat sürme iddiasının ispatlanamadığı ve diğer hususlarda kararın usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, eşlerin boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince verilen direnme kararının, bozma kararına uyulmayarak yeni bir gerekçe ile hüküm kurulması suretiyle verilmiş yeni bir hüküm niteliğinde olması ve bu nedenle temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu'nca değil Özel Daire tarafından yapılması gerektiği gözetilerek dosyanın Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası açıldıktan sonra meydana gelen yeni bir kusurlu davranışın (zina) tam ıslah yoluyla ileri sürülüp sürülemeyeceği ve boşanma hükmüne esas alınıp alınamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Her davanın açıldığı tarihteki vakıalara göre sonuçlandırılması gerektiği ve ıslahın, tahkikat aşamasında yapılan hatalı usul işlemlerinin düzeltilmesi için öngörüldüğü, dava tarihinden sonra gerçekleşen yeni bir vakıanın ise hatalı usul işlemi olarak nitelenemeyeceği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.