Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çocukların İadesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Çocukların mutat meskenleri olan İngiltere'ye iade edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Lahey Sözleşmesi uyarınca, çocukların İngiltere'ye iadesinin reddini gerektirecek vahim bir tehlikenin varlığının veya çocukların fiziksel ve psikolojik bir tehlikeye maruz kalacağı ya da başka bir şekilde müsamaha edilemeyecek bir duruma düşeceğine dair ciddi bir riskin kanıtlanamadığı, çocukların anne yanında bulunduğu ortama alışmış olmasının tek başına iadeden kaçınma sebebi olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların mutat meskenleri olduğu ileri sürülen Almanya'ya iade şartlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın Merkezi Makam adına mahallî Cumhuriyet başsavcılığınca açılması gerekirken davacı anne tarafından açılmış olması ve mahkemenin husumet yönünden reddetmesi gerekirken işin esasına girerek karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çocukların mutat meskenleri olan Hollanda'ya iade şartlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve Bölge Adliye Mahkemesi karar gerekçeleri değerlendirilerek usul ve yasaya uygun bulunan ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların mutat meskenleri olan Hollanda'ya iade edilip edilmeyecekleri.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların mutat meskenleri olan Hollanda'dan Türkiye'ye getirildikleri ve gerekli zamanda geri dönmedikleri, annenin kanundan doğan koruma hakkını ihlal ederek çocukları haksız olarak alıkoyduğu, iade isteğinin reddini gerektirecek vahim bir tehlikenin veya ciddi bir riskin kanıtlanamadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve çocukların mutat meskenlerine iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocukların mutat meskenlerinin Almanya olup olmadığı ve Türkiye'den Almanya'ya iade edilip edilmeyecekleri.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların yaşamlarının büyük bir kısmını Türkiye'de geçirdikleri ve mutat meskenlerinin Almanya olduğuna dair iddiaların ispatlanamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin çocukların iadesine ilişkin ret kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı baba tarafından Almanya'dan Türkiye'ye getirilen müşterek çocukların, mutat meskenleri olan Almanya'ya iade edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların babaları tarafından annelerinin velayet hakkı ihlal edilerek Türkiye'ye getirildiği ve mutat meskenleri olan Almanya'da kalmalarını gerektirecek bir risk bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin çocukların Almanya'ya iadesine karar vermesi onanmıştır. - Uyuşmazlık: Çocukların mutat meskenleri olan İsveç'e iade edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu çocuklardan birinin, temyiz incelemesi sırasında 16 yaşını doldurarak 1980 tarihli Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Sözleşme'nin 4. maddesi kapsamı dışında kaldığı gözetilerek, iadesine karar verilmesine yer olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu çocuk yönünden bozulmasına, diğer çocuklar yönünden ise onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.