Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ölü Kişiye Karşı Dava”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Ölmüş kişilere karşı açılan tapu iptali ve tescil davasında dava şartı olan taraf ehliyetinin bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ölü kişilere karşı dava açılamayacağı ve bu kişilerin mirasçılarının davaya dahil edilmesinin de mümkün olmadığı, taraf ehliyeti bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin, davanın husumetten reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölmüş kişiler aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasında dava şartı olan taraf ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Gerçek kişilerin ölümüyle medeni haklardan yararlanma ehliyetinin ve buna bağlı olarak taraf ehliyetinin sona erdiği, dava tarihinden önce ölen kişiler aleyhine dava açılamayacağı ve somut olayda HMK’nın 124/3. maddesindeki taraf değişikliği koşullarının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu ölü bir kişinin adına tescil edilen taşınmazla ilgili tapu kaydının iptali ve tescil davasında pasif husumet itirazının değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı olarak gösterilen kişinin dava tarihinden önce ölmüş olması ve davacıların bu durumu bilmelerinin mümkün olması nedeniyle pasif husumet yokluğundan davanın reddine dair verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının, usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro sonucu tapuya tescil edilen taşınmazın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti ve tapunun iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren on yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığı, ayrıca tapuda kayıtlı malikin ölü olduğunun belirtilmiş olduğu ve davanın ölü kişiye karşı açıldığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölümünden önce aleyhine dava açılan kişinin mirasçılarının, bozma kararı sonrası yapılan yargılamada davanın usulden reddine ilişkin kararına itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava tarihi itibariyle davalının ölmüş olması ve 1978/4-5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ölü kişi aleyhine açılan davanın dinlenemeyeceği ve bu eksikliğin sonradan giderilemeyeceği gözetilerek, mahkemenin davanın usulden reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölü kişilere karşı açılan tapu iptali ve tescil davasında husumetin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava açıldıktan sonra ölen davalılar hakkında davanın devamına karar verilmesi, dava açıldığı tarihte ölmüş olan davalılar hakkındaki davanın ise Yargıtay'ın 4/5 sayılı İçtihat Birleştirme Kararı uyarınca ölü kişilere karşı dava açılamayacağı gerekçesiyle husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vefat etmiş bir kişinin adına kayıtlı taşınmaz için açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ölü kişiye karşı dava açılamayacağı ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124. maddesinin uygulanma koşullarının da bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin ret kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölmüş kişilere karşı açılan tapu iptali ve tescil davasının usul yönünden reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kişiliğin ölümle sona ermesi ve ölü kişilere karşı dava açılamayacağı, davacının davalıların ölü olduğunu bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve HMK'nın 124. maddesinin uygulanabilir olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölü kişi adına kayıtlı taşınmazla ilgili tapu iptali ve tescil davasının, ölü kişiye husumet yöneltilmesi nedeniyle husumet yokluğundan reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ölü kişiye karşı dava açılamayacağı ve bu şekilde açılan davanın sonradan mirasçıların davaya dahil edilmesiyle yürütülmesinin de mümkün olmadığı gözetilerek, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölü kişi aleyhine açılan davada, ölenin mirasçılarının 6100 sayılı HMK m.124 uyarınca davaya dahil edilmesi suretiyle davaya devam edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının davalının ölü olduğunu bilmemesinin dürüstlük kuralına aykırı olmadığı ve davacının gerekli özeni gösterdiği durumlarda, usul ekonomisi ilkesi gözetilerek davanın mirasçılara yöneltilmesi gerektiği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.