Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Üst Sınır İpoteği”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Ödenmiş konut kredisine bağlı üst sınır ipoteğinin, borcun tamamen ödenmesine rağmen fekki için tüketicinin başvurusu gerekip gerekmediği ve ipoteğin diğer borçları da kapsayıp kapsamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Üst sınır ipoteği sözleşmesinde borcun bitmesi halinde ipoteğin kaldırılması için tüketicinin başvurusunun zorunlu olduğuna dair bir hüküm bulunmaması ve sözleşmedeki üst sınır ipoteği hükmünün haksız şart niteliğinde olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi borcunun ödenmesine rağmen bankanın ipoteği fekhetmemesi nedeniyle açılan ipoteğin fekki davasında, ipoteğin terkinine karar verilip verilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, davacının kendisine herhangi bir borcu olmadığını kabul etmesi ve kredi sözleşmesinde ipoteğin hangi taşınmaz için tesis edildiğinin açıkça belirtilmiş olması gözetilerek, ipoteğin fekkine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut kredisi borcu ödendikten sonra, aynı taşınmaz üzerindeki üst sınır ipoteğinin fekki talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Üst sınır ipoteği sözleşmesinde yer alan "doğmuş ve doğacak tüm borçları" kapsayan ifadenin, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 5. maddesi uyarınca haksız şart niteliğinde olduğu ve konut kredisi borcunun ödenmesiyle ipoteğin fekki için ayrıca bir şarta gerek olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takipte, kredi sözleşmesinin uyarlanmasına ilişkin mahkeme kararı ile belirlenen miktarın ipoteğin paraya çevrilmesi işlemlerinde gözetilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin borç ipoteğinde, ipoteğin dayanağı olan borç ilişkisinden doğan alacağın belirlenmesinde, borç ilişkisinin uyarlanmasına dair mahkeme kararının gözetilmesi gerektiği ve bu hususun gözetilmemesi nedeniyle yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takipte, kredi sözleşmesinin uyarlanmasına ilişkin mahkeme kararıyla belirlenen miktarın ve ipoteğin, şikayetin çözümünde gözetilmesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların imzaladığı ipotek sözleşmesinin kesin karz ipoteği niteliğinde olması ve borçlunun sorumluluğunun bu sözleşme ile sınırlı olması gözetilerek, destek kredisi sözleşmesinin uyarlanması sonucu belirlenen miktarın ipoteğin temelini oluşturduğuna dair direnme bozma kararının kaldırılmasına ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte, ipotek veren üçüncü kişinin, takip talebinde borçlu olarak gösterilmediği durumda menfi tespit davası açma konusunda hukuki yararı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra ve İflas Kanunu'nun ilgili maddeleri gereğince ipotek veren üçüncü kişi ile asıl borçlu arasında şekli bir takip arkadaşlığı bulunduğu ve bu nedenle ipotek veren üçüncü kişinin limiti aşan takip kısmının iptali için menfi tespit davası açmakta hukuki yararının olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak esasa ilişkin inceleme yapılmadığından dosya Yargıtay'a gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Üst sınır ipoteği bulunan taşınmazın, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibinde, ipotek veren üçüncü kişinin, aynı zamanda asıl borca kefil olması halinde, ipotek limitini aşan miktardan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Üst sınır ipotekli taşınmazın, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibinde, ipotek veren üçüncü kişinin sorumluluğunun ipotek limiti ile sınırlı olduğu ve aynı zamanda asıl borca kefil olsa dahi bu takipte ipotek limitini aşan kısım yönünden sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Üst sınır ipoteğiyle güvence altına alınmış kredi sözleşmesine dayalı takipte, borçlunun kredi sözleşmesindeki imzasını inkâr etmesi durumunda icra mahkemesinin imza incelemesi yapıp yapamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Üst sınır ipoteğiyle güvence altına alınmış kredi sözleşmesine dayalı takipte, borçlunun hesap özetine itiraz etmesi ve kredi sözleşmelerindeki imzasını inkâr etmesi halinde İİK m. 150/I gereğince icra mahkemesinin, alacaklının İİK m. 68/b kapsamındaki diğer belgelerle alacağını ispat edip edemediğini incelemesi gerektiği, ancak icra mahkemesince imza incelemesi yapılamayacağı gözetilerek, mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kocası lehine ipotek tesis ettirildiği iddiasıyla, ipotek sözleşmesinin Medeni Kanun'un 169. maddesi uyarınca geçersizliğinin tespiti ve iptali istemiyle açılan davada, davacı ile eşi arasında adi ortaklık bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile eşi arasında adi ortaklık bulunduğunun tespit edilmesi ve bu nedenle 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 169. maddesinin uygulanma yeri bulunmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Üst sınır ipoteğiyle teminat altına alınmış bir alacak için başlatılan icra takibinde, ipotekli taşınmazı alacağına mahsuben satın alan alacaklının, ihale bedeli ile ipotek sınırı arasındaki farkı ne zaman ödemesi gerektiği ve bu fark ödenmediğinde ihalenin düşürülüp düşürülemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İİK’nın 130. maddesi uyarınca ihale bedelinin peşin ödenmesi gerektiği, ancak ihaleye alacağına mahsuben katılan alacaklının İİK’nın 134/5. maddesi gereğince ihale bedelini derhal veya verilen süre içinde ödemek zorunda olmadığı, ancak somut olayda icra takibine konu ipotek alacağının üst sınır ipoteği olması ve taşınmaz üzerinde ipotek alacaklısının alacağından önce gelen bir haciz ve ipotek alacağının da bulunmaması nedeniyle icra müdürü tarafından sıra cetveli yapılmasının gerekmemesi ve icra müdürünün ihale tutanağında alacaklıya ihale bedelini yatırması için bir süre vermemesi hususları birlikte değerlendirildiğinde, İİK’nın 130. maddesi uyarınca ihale alıcısının ihale bedeli ile üst sınır arasındaki farkı derhal yatırması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.