Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşçi-İşveren İlişkisi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Taraflar arasında işçi-işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı ve buna bağlı olarak davalıların işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, işçi işveren ilişkisinin varlığı kabul edilerek hüküm altına alınan alacaklar yönünden vefat eden davalının mirasçılarının da sorumlu olduğunun hüküm fıkrasında açıkça belirtilmemesi hatası, yeniden yargılama gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca düzeltilerek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi hukuk daireleri arasında işe iade davasında işçi-işveren ilişkisi ile vekalet ilişkisi ayrımına dayalı görev uyuşmazlığı bulunduğu iddiasıyla Yargıtay'a başvurulup başvurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararlarından birinin kesin hüküm niteliğinde olmayıp yargılamanın devam etmesi ve kesinleşmiş kararlar arasında uyuşmazlık bulunmaması nedeniyle uyuşmazlığın giderilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalılar arasında işçi-işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı ve buna bağlı olarak davacının işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı noktasında ihtilaf vardır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların konutunda çalışan davacı ile aralarında 4857 sayılı İş Kanunu anlamında veya 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu anlamında bir hizmet sözleşmesi kurulmadığı, hizmet tespiti davasının da kesin olarak reddedildiği gözetilerek davacının işçilik alacakları taleplerinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşveren tarafından işçiye verilen senedin teminat senedi olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, senedin teminat senedi olduğunu ispatlayacak yazılı delil sunamaması ve tanık beyanlarının da bu iddiayı desteklememesi gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının işvereni tarafından başlatılan icra takibine konu senetler nedeniyle borçlu olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, işçiden aldığı senetlerin teminat senedi olduğunu iddia eden davacıya karşı, senetlerin karşılığında bir zararının olduğunu ispatlaması gerektiği, ancak mahkemenin davalı tarafından sunulan zarar iddiasına ilişkin delilleri değerlendirmeden karar verdiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı şirketin hissedarı olduğu yurtdışındaki ayrı bir tüzel kişiliğe sahip şirketteki çalışmasından kaynaklanan işçilik alacakları için, davalı şirketin organik bağ nedeniyle sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ile yurtdışındaki şirket arasında salt ortaklık ilişkisi bulunması ve davacı ile davalı şirket arasında doğrudan bir işçi-işveren ilişkisinin kurulamaması, ayrıca birlikte işverenlik, işyeri devri veya asıl işveren-alt işveren ilişkisi gibi bir durumun da söz konusu olmaması nedeniyle davalı şirketin davacının yurtdışındaki şirket nezdinde geçen çalışma süresinden sorumlu tutulamayacağı gözetilerek mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı şirket arasındaki hukuki ilişkinin işçi-işveren ilişkisi mi yoksa acentelik sözleşmesine dayalı bir ilişki mi olduğu, buna bağlı olarak davacının ücret, fazla mesai, bayram ve genel tatil ücreti gibi işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki ilişkinin işçi-işveren ilişkisi olduğu, davacıya yapılan hak ediş ödemelerinin son bir yıllık ücreti, fazla mesai ve diğer bazı alacakları kapsadığı, ancak kıdem, ihbar ve yıllık izin ücretlerini kapsamadığı, davacının kötü niyet tazminatı ispatlayamadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı arasında işçi-işveren ilişkisinin olup olmadığı, varsa süresi ve davacının ücreti, buna bağlı alacakların hesaplanması ve vekâlet ücretinin miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının daha önce davalı işyerinde işçi olarak çalışırken akabinde yapılan alt işverenlik sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesi uyarınca geçersiz olması ve bu geçersiz sözleşmeye dayanılarak hizmet süresinin belirlenemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takibinin dayanağı olan senedin geçerliliği ve davacının borçlu olup olmadığının tespiti ile kötüniyet tazminatı talebinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacıya yüklü miktarda borç verdiğini iddia etmesine rağmen bunu ispatlayamaması, davacının düşük ücretiyle çalışıyor olması ve davalı işverenin işçiden teminat senedi alması gibi hususlar değerlendirilerek davacının senetten kaynaklı borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi yönündeki yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı kurum arasında işçi-işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı ve alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı kurum arasında doğrudan bir işçi-işveren ilişkisi kurulduğuna dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı, alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olduğuna dair de somut delillerin sunulmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı şirket arasındaki hukuki ilişkinin işçi-işveren ilişkisi mi yoksa acentelik sözleşmesine dayalı bir ilişki mi olduğu ve buna bağlı olarak davacının işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin muvazaalı olup olmadığı, davacının işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususları Bölge Adliye Mahkemesince yerinde değerlendirilerek davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketin organik bağı bulunduğu iddia edilen yabancı bir şirketteki çalışması nedeniyle davalı şirketten işçilik alacakları talep etmesi üzerine, davalı şirketin bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ile yabancı şirket arasında salt ortaklık ilişkisinin bulunmasının, davacı ile davalı şirket arasında işçi-işveren ilişkisi kurulması sonucunu doğurmadığı, birlikte işverenlik, işyeri devri veya asıl işveren-alt işveren ilişkisi gibi bir hukuki ilişkinin de iddia ve ispat edilmediği gözetilerek, davalı şirketin yabancı şirketteki çalışmadan kaynaklanan işçilik alacaklarından sorumlu tutulamayacağına karar verilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.