Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İşletme Ruhsatı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Rödövans sözleşmesiyle devredilen maden işletmesinde çalışan işçinin işçilik alacaklarından, ruhsat sahibi şirketin ve rödövansçı şirketin hangi şartlarda sorumlu olduğu hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ve dahili davalı arasında geçerli bir rödövans sözleşmesi bulunduğu, davalıya tanınan yetkilerin denetim ve koordinasyon sınırlarını aşmadığı ve taraflar arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olarak nitelendirilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı ruhsat sahibi ile yaptığı rödovans sözleşmesi kapsamındaki maden işletme ruhsat alanının genişletilmemesi nedeniyle uğradığı iddia edilen zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, basiretli bir tacir olarak sözleşme öncesi gerekli araştırmaları yapması gerektiği, işletme riskinin davacıya ait olduğu ve rödovans sözleşmesinde davalıya işletme izin alanının genişletilmesi yükümlülüğü getirilmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 sayılı Maden Kanunu'nun 40. maddesinde sayılan haczi yasaklı mallar arasında maden işletme ruhsatının bulunmaması, aksine kanunun 27, 39 ve 43. maddelerinde ruhsatın devredilebilir, rehnedilebilir ve ipotek edilebilir olduğunun düzenlenmesi ve 38. maddesinde ruhsat üzerindeki haciz işlemlerinin maden siciline işleneceğinin belirtilmesi karşısında, maden işletme ruhsatının haczedilebilir olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 Sayılı Maden Kanunu'nun ilgili maddelerine göre, maden işletme ruhsatının devredilebilir, ipotek edilebilir ve icra dairesince satışı yapılabileceğinden, haczedilebilir nitelikte olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin aksine karar veren direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 sayılı Maden Kanunu'nun 40. maddesinde sayılan haczedilemez mallar arasında maden işletme ruhsatının yer almaması ve aynı Kanun'un 27, 39 ve 43. maddelerinde ruhsatın devredilebilir, rehnedilebilir ve icra yoluyla satılabilir olduğunun düzenlenmesi gözetilerek, maden işletme ruhsatının haczedilebileceği gerekçesiyle mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, direnme kararı sırasında bozmaya konu olmayan kısım yönüyle ilk hükümdeki gibi karar vermemesi ve HMK'nın 297. maddesine aykırı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, orman tahdidi sonucu orman sınırları içine alınan taşınmazın tahdit dışına çıkarılması ve 2/B arazisi olarak tespiti istemiyle açtığı davada, davacının dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmaz üzerinde herhangi bir mülkiyet belgesine dayanmayan veya kadastro tutanağının düzenlendiği tarihe kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde yazılı koşulları taşımayan zilyetliğinin bulunması ve maden işletme ruhsatının orman kadastrosuna itiraz davası açma ehliyeti vermediği gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu Hazine adına tescil edilen mera vasfındaki taşınmaz üzerinde maden işletme ruhsatı bulunan şirketin zilyetlik iddiasına dayanarak tapuya kullanıcı şerhi konulması talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın mera vasfında olması, meraların mülkiyetinin Hazineye, yararlanma hakkının ise ilgili köy veya belediye tüzel kişiliğine ait olması ve meralar üzerinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca olağanüstü zamanaşımı yoluyla mülkiyet kazanımının mümkün olmaması, asli müdahil şirketin zilyetlik iddiasının dayanağını oluşturan maden işletme ruhsatının ise tapu kaydına şerh düşülmesini gerektirecek bir hak doğurmaması gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı bir taşınmazın kadastro tespiti sırasında davalı adına tescil edilmesine karşı açılan itiraz davasında, asli müdahil şirketin taşınmaz üzerindeki işletme hakkı iddiası ve Hazine'nin mülkiyet iddiasının değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın mera vasfında olması ve meraların 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi kapsamında olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılamayacağı, asli müdahil şirketin zilyetlik ve tahsis iddiasının bu durumu değiştirmeyeceği ve taşınmaz üzerindeki maden işletme ruhsatının mülkiyet hakkı doğurmayacağı gözetilerek, Hazine lehine verilen ilk derece mahkemesi kararının istinaf mahkemesince onanması ve temyiz incelemesinde de bozulmaması hüküm altına alınmıştır. - Uyuşmazlık: Tersane kiralama sözleşmesinin adi kira mı yoksa hasılat kirası mı olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak tahliye şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tersane, Tekne İmal ve Çekek Yeri Hakkında Yönetmelik gereğince işletme ruhsatının devrinin mümkün olmadığı ve kira sözleşmesinin niteliğinin belirlenmesinde ruhsat devrinin kriter sayılamayacağı, dosya kapsamındaki deliller ve sözleşme hükümleri değerlendirildiğinde taraflar arasındaki kiranın hasılat kirası olduğu, hasılat kirasında tahliye için ihtarlı ödeme emrinde en az 60 günlük süre verilmesi gerekirken 30 günlük süre verildiği gözetilerek mahkemenin tahliye kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.