Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İbraz Yükü”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz harcının yatırılmaması nedeniyle temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına ilişkin kararına karşı yapılan adli yardım talebinin reddine dair Yargıtay kararına itiraz edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Adli yardım talebinde bulunanın yargılama giderlerini karşılayamayacak durumda olduğunu kanıtlayan belgeler sunması gerektiği, davacının ise adli yardım talebini destekleyecek herhangi bir delil veya belge ibraz etmediği gözetilerek Yargıtay'ın adli yardım talebinin reddine ilişkin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İmzaya itiraz davasında, takip konusu çekin alacaklı tarafından ibraz edilmemesi nedeniyle yerel mahkemenin imza itirazını kabulüne ilişkin direnme kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Alacaklının, kendisine tanınan süre içerisinde takip konusu çek aslını ibraz etmeyip yedinde bulundurduğu ve bu durumun yerel mahkeme tarafından tespit edildiği gözetilerek, yerel mahkemenin imza itirazının kabulüne ilişkin direnme kararı onanmış, ancak alacaklının diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı bankanın, bononun kendisinde olduğunu vade tarihinden önce keşideciye ihbar etmediği durumlarda, düzenlediği ödememe protestosunun kaldırılıp kaldırılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın ibraz yükümlülüğünü yerine getirmeden protesto çektirmesinin "haksız protesto" niteliğinde olduğu, ancak bu protestonun aynı zamanda yanlış kayıt içeren sakat protesto niteliğinde olduğu ve 6102 sayılı TTK’nın 721/1. maddesi gereğince geçerli sayılacağı, dolayısıyla protestonun kaldırılma şartlarının oluşmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı şirket tarafından gerçekleştirildiği iddia edilen mal teslimi ve hizmetlere ilişkin fatura bedellerini ödememesi nedeniyle başlatılan icra takibine yaptığı itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, mahkemece istenen ticari defterlerini ibraz etmemesi sebebiyle, davacı şirketin yasal defter kayıtları ve bilirkişi incelemesi sonucu tespit edilen alacağın varlığına itibar edilerek, davalı şirketin itirazının iptaline ve icra inkâr tazminatına hükmedilmesi, yerel mahkeme kararının da bu gerekçelerle onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından vergi dairesine bildirilen faturanın, mal teslimini kanıtlayıp kanıtlamadığı ve davalının ticari defterlerini ibraz etmemesinin hukuki sonucu uyuşmazlığa konu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya, HMK'nın 222/3. maddesi uyarınca, usulüne uygun ticari defterlerini ibraz etmesi gerektiği, aksi takdirde davacının defter kayıtlarının ve beyanının kabul edilebileceği hususunda, HMK 94. maddesi gereğince kesin süre verilerek ihtar edilmesi gerekirken, eksik incelemeyle hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının, genel kredi sözleşmesine dayalı kefaletinin geçerliliği ve bankanın alacağının varlığına ilişkin itirazın iptali davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı bankanın, kefalet sözleşmesi ve eş rızası belgesinin asıllarını ibraz edememesi ve mahkemenin bu hususta yeterli inceleme yapmaması, eksik inceleme nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.