Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şikayetten Vazgeçme”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Şikayete bağlı bir suç olan kasten hafif yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün, mağdurun şikayetinden vazgeçmesine rağmen davanın düşürülmemesi nedeniyle hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten hafif yaralama suçunun şikayete bağlı bir suç olması ve mağdurun şikayetinden vazgeçmiş olması nedeniyle, 5237 sayılı TCK'nın 73/4. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca davanın düşürülmesi gerekirken, yerel mahkemece mahkumiyet hükmü kurulması hukuka aykırı bulunarak karar bozulmuş ve davanın düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının mağdura tebliğ edilmemesi nedeniyle, denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı hükmün açıklanmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun yargılama aşamasında şikayetinden vazgeçmesi ve katılan kuruma tebligat yapılmış olması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının mağdura tebliğ edilmemesinin hukuka aykırılık teşkil etmediği gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne karşı, mağdurun şikâyetinden vazgeçmesi nedeniyle kamu davasının düşmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralamanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde olması halinde suçun takibinin şikayete bağlı olduğu, mağdurun şikayetinden vazgeçmesi halinde ise kamu davasının düşmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Takibi şikayete bağlı kasten yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz edilmesi üzerine, mağdurun şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle davanın düşüp düşmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun bozma öncesi yargılamada şikayetinden vazgeçtiğini beyan etmesi ve sanığın da bu durumu kabul ettiğini belirtmesi nedeniyle, 5237 sayılı TCK'nın 73/4. maddesi gereğince davanın düşmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne karşı, mağdurun şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle kanun yararına bozma talebinde bulunulması.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralamanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde olması halinde suçun takibinin şikayete bağlı olması ve mağdurun şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle kamu davasının düşmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mağdurun şikayetinden vazgeçmesine rağmen sanık müdafinin temyiz isteminin kabul edilip edilemeyeceği ve yargılamanın yenilenmesi sonucu verilen hükme yönelik temyiz incelemesinde önceki hükmün kaldırılıp kaldırılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle vekilinin temyiz hakkının bulunmadığı ve yargılamanın yenilenmesi sebebiyle yapılan yargılamada, yargılamanın yenilenmesi koşullarının oluşmadığının anlaşılması halinde önceki hükmün onanması gerekirken, önceki hüküm kaldırılmadan yeni bir hüküm kurulması hukuka aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Suça sürüklenen çocuk hakkında kasten yaralama suçundan açılan kamu davasının şikayetten vazgeçilmesi nedeniyle düşmesine dair verilen kararın, suça sürüklenen çocuk tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteminin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının Yargıtay tarafından inokasyonu.
Gerekçe ve Sonuç: Suça sürüklenen çocuğun, şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verilmiş bir davada beraat etmesi gerektiğine dair bir gerekçe sunmadığı ve bu nedenle temyiz etmekte hukuki menfaatinin bulunmadığı, ayrıca kararın re'sen temyize tabi olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Takibi şikayete bağlı tehdit suçunda, mağdurun şikayetinden vazgeçmesi durumunda kamu davasının düşüp düşmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun soruşturma aşamasında şikayetinden vazgeçtiğini beyan etmesi ve sanığın da bunu kabul etmesi karşısında, 5237 sayılı TCK'nın 73/4. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince tehdit suçundan açılan kamu davasının düşmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yapılan itirazın reddinin kesinleşmesi üzerine Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma talebi üzerine Yargıtay'ın bozma ilamına uyan yerel mahkemenin şikayet yokluğu nedeniyle kamu davasının düşmesine karar vermesi üzerine katılan vekilinin temyiz isteminin reddi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ile birlikte hareket eden diğer şüpheli hakkında katılanın şikayetçi olmaması ve bu şikayetçi olmama durumunun sanığa sirayet etmesi gerektiği, eylemin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturmadığı ve yargılama sürecinin usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek yerel mahkemenin davanın düşmesine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mağdurun, suça iştirak eden sanıklardan bazıları hakkında şikayetinden vazgeçmesi durumunda, bu vazgeçmenin diğer sanıkları da kapsayıp kapsamadığı ve mahkemenin bu durumu dikkate alıp almadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralama suçunda, mağdurun suça iştirak eden diğer sanıklar hakkındaki şikayetinden vazgeçmesinin, 5237 sayılı TCK'nın 73/5. maddesi gereğince tüm sanıkları kapsaması gerektiği, mahkemenin ise bu hususu gözetmeksizin hüküm kurmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet kararına karşı, mağdurların şikayetlerinden vazgeçmeleri nedeniyle davanın düşmesi gerektiği iddiasıyla kanun yararına bozma talebinde bulunulması.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralama suçunun basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde olması halinde şikayete bağlı bir suç olması ve mağdurların kovuşturma aşamasında şikayetlerinden vazgeçmiş olmaları gözetilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet kararının bozulmasına ve davanın düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat davasında, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109/2. maddesindeki ceza davası zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazasındaki eylemin TCK'da yer alan taksirle yaralama suçunu oluşturması ve 2918 sayılı KTK’nın 109/2. maddesi gereğince ceza zamanaşımının uygulanması gerektiği, ayrıca davacıların ceza soruşturmasında şikayetlerinden vazgeçerken şahsi haklarından da vazgeçtiklerini belirtmedikleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.