Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“4706 Sayılı Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: 4706 sayılı Kanun uyarınca belediyeye devredilen ve davacıya satılan taşınmazın tapusunun devredilmemesi sebebiyle güncel değerinin tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarelerin, vatandaşın kamuya olan güvenini koruma yükümlülüğü gereği, davacının taşınmazın satışına ilişkin tüm ödemeleri yapması ve üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmesine rağmen tapusunun verilmemesi nedeniyle oluşan zararın, ifanın imkansız hale geldiği tarihteki rayiç değer üzerinden tazmin edilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, davalı belediyenin taşınmazı haksız olarak Hazine’ye devretmesi ve davacıların aynı taşınmazı ikinci kez satın almak zorunda kalmaları nedeniyle sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4706 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca taşınmazın yapı sahiplerine rayiç bedel üzerinden satılmasının zorunlu olduğu, davacıların yaptığı ödemelerin tapu tahsis belgesindeki payın devrine ilişkin olduğu ve yasal düzenleme uyarınca arsanın idare tarafından satışı için ayrıca rayiç bedelin ödenmesi gerektiği gözetilerek, davalı belediye tarafından taşınmazın davacılar adına bedelsiz tescilinin mümkün olmadığı ve sebepsiz zenginleşmenin olmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen ve sonrasında davalıya satılan taşınmaz üzerinde davacının zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescil isteyip isteyemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edildiği ve 4706 sayılı Kanun uyarınca davalıya satıldığı, davacının ise zilyetlik iddiasının yeni malike karşı ileri sürülemeyeceği ve bu nedenle tapu iptali ve tescil davası açmasının mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine arazisi üzerinde bulunan yapıların bulunduğu taşınmazın davacıya devri talebinin reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 4706 sayılı Kanun'un 5. maddesinin 6. fıkrası uyarınca Hazine arazilerinin devrinde Bakanlığa takdir yetkisi tanındığı, dava konusu taşınmazların Bakanlıkça devri uygun görülen taşınmazlardan olmadığı ve davacının da 4706 sayılı Kanun kapsamında tapu önceliği bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi'nin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kullanılan taşınmazlar üzerindeki zilyetliğinin tespiti ve tapu kaydına şerh verilmesi istemli davada, davacının zilyetlik iddiasının kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, feragat ettiği parseller ve dava dışı kişiler adına kayıtlı parseller yönünden hukuki yararının kalmadığı, 4706 sayılı Kanun kapsamında belediyeye devredilen parsel konusunda ise kanunda öngörülen satın alma başvurusunda bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait taşınmazın küçük sanayi sitesi yapılması amacıyla kooperatife satılmasının ardından, kooperatifin taşınmazı amacı dışında kullanıp kullanmadığına ilişkin tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmaz üzerinde keşif yapılmadan ve taşınmazın satış amacı dışında kullanılıp kullanılmadığı hususu araştırılmadan eksik incelemeyle hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazineye ait taşınmazların, imar affı kapsamında belediye adına tescili istemiyle açılan davada, taşınmazlar üzerindeki kısıtlayıcı şerhin dikkate alınıp alınmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4706 sayılı Kanun'un 5. maddesi ve 4916 sayılı Kanun'un 4. maddesi gözetilerek, dava konusu taşınmazların üzerinde kısıtlayıcı şerh bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği, bu husus incelenmeden davanın kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlu belediyenin, hazine arazilerinin satışından elde edilen gelirlerden belediyeye aktarılan payların bulunduğu hesaba haciz konulması üzerine yaptığı haczedilmezlik şikayetinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Haczedilen hesabın, belediyenin tasarrufunda olan bir banka hesabı olmayıp İstanbul Defterdarlığı Muhasebe Müdürlüğü nezdindeki emanet hesabı olduğu ve bu hesapta bulunan paranın 4706 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca Hazine taşınmazlarının satışından elde edilen gelirlerden belediyeye aktarılan paylardan oluştuğu, bu payların da 5779 sayılı Kanun'un 7. maddesi uyarınca vergi hükmünde olup haczedilemeyeceği gözetilerek mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazineye ait taşınmaz üzerindeki yapının mülkiyetinin kime ait olduğu hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4706 sayılı Kanun'un 5/son maddesinin uygulanabilirliği ve taşınmaz üzerindeki yapının 2003 yılından önce mevcut olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına tespit edilen taşınmaz üzerindeki zeytin ağaçlarının beyanlar hanesinde davalı adına şerh düşülmesinin terkinine ve ağaçların tapuya tesciline ilişkin taleple açılan davanın reddine dair kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmaz üzerindeki zeytin ağaçları için beyanlar hanesindeki şerhin terkinini talep etmesinde hukuki yararının bulunmadığı, davalının ağaçları 4706 sayılı Kanun'un öngördüğü tarihten önce kullandığının anlaşıldığı ve taşınmazın evveliyatının Hazine arazisi olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Müşterek mülkiyet iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında davacı ve asli müdahilin mülkiyet hakkı iddialarını ispat edip edemediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ve asli müdahilin, taşınmaz üzerindeki mülkiyet haklarını ispatlayamadıkları, davalıların ise 4706 sayılı Kanun uyarınca taşınmazı satın almaya hak kazandıkları gözetilerek yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, 4706 sayılı Kanun'un 5. maddesi gereğince bir taşınmazda yapı sahibi olduklarının tespitini talep etmişlerdir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların taleplerinin HMK’nın 31. maddesi uyarınca açıklığa kavuşturulması ve infaz edilebilir bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulduğu gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.