Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“6292 Sayılı Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun'un 7. maddesi kapsamında dava konusu taşınmazın bedelsiz iadesi mümkün olmadığı takdirde tapu kaydının iptali nedeniyle oluşan zararın tazmini isteminin reddi üzerine yapılan temyiz başvurusu.
Gerekçe ve Sonuç: Dosyada, ilk derece mahkemesinin tapu iptaline ilişkin kararı ve taşınmazın ilk tesis tarihinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir kadastro tutanağı ve tapu kaydı gibi temyiz incelemesi için gerekli belgelerin bulunmaması gözetilerek, eksikliklerin giderilmesi için dosya geri çevrilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının iptali nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca tazmin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tapu kaydının iptali nedeniyle uğradığı zararın tazmini talebinin, 6292 sayılı Kanun'un 7. maddesinin 3. fıkrası uyarınca öngörülen iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde başvuruda bulunulmaması nedeniyle reddedilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazın tapu kaydının iptali ve yola terkinine ilişkin dava.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalıya satışı ve tescili mevzuata uygun olduğundan ve davacının satış işleminden önce açılmış bir davası da bulunmadığından, ilk derece mahkemesinin davayı reddeden kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ve HMK'nın 355. maddesi gereğince kamu düzenine aykırılık nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın usulden reddine dair verilen direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda oluşan tapu kaydının iptali ve davacı adına tescil talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalıya satıldığı, davacının satış işleminden önce açılmış bir davasının bulunmadığı ve davalı adına yapılan tescil işleminin mevzuata uygun olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı red kararının ve istinaf mahkemesinin istinaf isteminin reddine dair kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda, davalı gerçek kişi adına oluşan tapu kaydının iptali ile davacı adına tescil davasının koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalıya satılmış olması, davacının satış işleminden önce açılmış bir davasının bulunmaması ve davalı adına yapılan tescil işleminin mevzuata uygun olması gözetilerek, davanın dava şartı yokluğu ve pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazın mülkiyetinin vakfa ait olduğunu iddia ederek tapu kaydının iptali ve vakıf adına tescil isteminde bulunması üzerine, davacının dava açma ehliyetinin (aktif husumet) olup olmadığı hususunda uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıf malları ile ilgili davalarda dava açma yetkisinin Vakıflar Genel Müdürlüğü'nde olduğu, davacının taviz bedeli hakkının bulunmasının dava açma ehliyetini vermeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacılar adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın, 6292 sayılı Kanun uyarınca, kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edildikten ve mülkiyet hakkı belirlendikten sonra, beyanlar hanesindeki şerhe yönelik açılan davaların dinlenemeyeceği, bu tür davaların taşınmazın satış işleminden önce Hazine'ye karşı açılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda, davalılar adına oluşan tapu kaydının kısmen iptali ve tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalılara satılıp tapuya tescil edilmesinden sonra açılan davanın, şahsi hak niteliğindeki şerhe ilişkin olması ve daha önce aynı iddialarla açılan davanın reddinin kesinleşmiş olması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmaz üzerindeki tapu kaydının iptali ve davacılar adına tescil istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın davalı murisine 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılıp tapuya tescil edildiği, davacıların satış işleminden önce açılmış bir davasının bulunmadığı ve tescil işleminin mevzuata uygun olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda oluşan tapu kaydının iptali ve taşınmazın tam kullanımının tahsisi istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı, taşınmazın kendisine satılmadan önce açılmış bir davasının olmadığı ve satış işleminin mevzuata uygun olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesinin davacı lehine kısmi kabul kararı bozulmuş ve ilk derece mahkemesinin davayı reddeden kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda davalı adına oluşan tapu kaydının iptali ve davacı adına tescil talebinin reddi üzerine yapılan istinaf incelemesinde verilen kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın 6292 sayılı Kanun gereğince davalıya satıldığı, davalının ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeye başladığı ve davalı adına yapılan tescil işleminin mevzuata uygun olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararına karşı yapılan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile davanın husumetten ve esastan reddine dair verilen istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda davalı adına oluşan tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalıya satıldığı, davacının satış işleminden önce açılmış bir davasının bulunmadığı ve davalı adına yapılan tescil işleminin mevzuata uygun olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.