Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Bozma.”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının, davalıların şirketin zarara uğratılmasından sorumlu olduğunu iddia ettiği alacak davasında, davalıların sorumluluklarının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyularak verilen kararda karşı taraf yararına kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek, davacı vekilinin ve davalı ...'nın temyiz taleplerinin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenmeden, sadece davacı vekilinin istinaf başvurusu esas alınarak karar verilmesinin hukuki dinlenilme hakkını ihlal edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin, seri dosyalar nedeniyle dosya numarası ve davacı adını hatalı yazmasına rağmen istinaf dilekçesi sunduğu, bu dilekçenin Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenmeksizin sadece davacı tarafın istinaf başvurusu değerlendirilerek hüküm kurulmasının hukuki dinlenilme hakkını ihlal ettiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı ile direnme kararının bozulması üzerine davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hakka riayet edilip edilmediği, davacının kıdem tazminatı alacağının bulunup bulunmadığı ve yıllık izin ücreti alacağının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun direnme kararını bozması ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin ilk bozma kararında kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi nedeniyle davalı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu, bu nedenle mahkemenin kıdem tazminatına hükmetmesinin usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, hangi tarihten itibaren toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı ve dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, sürekli işçi kadrosuna geçişinden sonra imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlama tarihi gözetilerek, ücret zammı dışındaki toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanabileceği, ücretinin ise geçiş tarihinden önceki sözleşmeye göre belirlenmesi gerektiği ve daha önce yapılan ek ikramiye ödemesinin mahsubu gerektiği değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının hangi tarihten itibaren toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği ve bu sözleşme kapsamında dava konusu işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanma tarihinin doğru belirlenmemesi ve sözleşme hükümlerinin uygulanmasında hata yapılması, ayrıca mahsuben ödenen ikramiye tutarının dikkate alınmaması gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra imzalanan toplu iş sözleşmesinden hangi tarihten itibaren yararlanacağı ve bu sözleşmeye göre dava konusu işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, toplu iş sözleşmesinden 01.11.2020 tarihinden itibaren yararlanabileceği, ancak sözleşmede öngörülen ücret zammından değil, sözleşmenin ücret zammı dışındaki diğer hükümlerinden yararlanacağı, ücretinin tespitinde 31.10.2020 tarihine kadar hak ettiği ücretin korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasında varsa eksik ödenen ücretin belirlenmesi ve 2020 yılı Ekim ayı bordrosundaki 14 günlük ilave ikramiye tahakkukunun mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden hangi tarihten itibaren yararlanabileceği ve bu sözleşmeye göre dava konusu işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, toplu iş sözleşmesinden en erken 01.11.2020 tarihinden itibaren yararlanabileceği, ancak sözleşmenin ücret zammı dışındaki diğer hükümlerinden yararlanabileceği, ücretinin ise 31.10.2020 tarihi itibariyle hak ettiği ücret üzerinden hesaplanması gerektiği, ayrıca 2020 yılı Ekim ayı bordrosunda görünen 14 günlük ilave ikramiye tahakkukunun da mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçen davacının hangi tarihten itibaren toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı ve buna bağlı olarak dava konusu işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sürekli işçi kadrosuna geçmesinden sonra imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlayacağı tarihin belirlenmesinde ve sözleşme hükümlerinin uygulanmasında yanılgıya düşülmesi, ayrıca ücret hesaplamasında ve mahsup işlemlerinde eksiklik bulunması nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra hangi tarihten itibaren toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı ve buna bağlı olarak dava konusu işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlayacağı tarihin 01.11.2020 olarak belirlenmesine rağmen, söz konusu toplu iş sözleşmesinin ilgili maddesinde bu tarihten sonra uygulanacak bir ücret zammı öngörülmediği, davacının ücretinin tespitinde 31.10.2020 tarihine kadar olan ücretinin esas alınması gerektiği ve diğer alacak kalemlerinin de buna göre hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin işverenden olan ücret alacağının mahsubu sonrasında mükerrer tahsilat olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin ücret alacağının, daha önce davalı işveren lehine kesinleşmiş bir alacak davasında mahsup edilmiş olmasına rağmen, tekrar hüküm altına alınarak mükerrer tahsilata yol açılacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının işvereni aleyhine açtığı alacak davasında, mahkemece hüküm altına alınan yıllık izin ücreti alacağının, gerekçesinde belirtilen miktarla hüküm fıkrasında belirtilen miktar arasında çelişki bulunması ve birleşen dava yönünden hüküm kurulmaması nedeniyle kararın bozulması gerekliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararının gerekçesinde birleşen davanın kabulüne karar verildiği belirtilmesine rağmen hüküm fıkrasında birleşen dava hakkında hüküm tesis edilmemesi ve yıllık izin ücreti alacağı konusunda gerekçe ve hüküm arasında çelişki bulunması, 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesinin ikinci fıkrası ve 298. maddesinin ikinci fıkrası ile 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'na aykırı olması nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan alacak davasında, yargılama aşamasında davaya dahil edilen şirket hakkında karar verilip verilemeyeceği ve bu şirket lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'da dava açıldıktan sonra zorunlu dava arkadaşlığı dışında davaya taraf eklenmesine ilişkin bir düzenleme olmadığı ve davacı ile davaya sonradan dahil edilen şirket arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı gözetilerek, şirket hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm isabetli bulunmuş, ancak kendi kusuru olmaksızın davaya dahil edilen ve kendisini avukatla temsil ettiren şirket lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle hüküm düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.