Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Devletleştirme”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca, tapu kaydının iptalinden kaynaklanan zararın tazminine ilişkin istem.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın 4785 sayılı Kanun uyarınca devletleşen ve iadeye tabi olmayan orman arazisi niteliğinde olduğu, bu nedenle eski tapu kaydına dayanarak mülkiyet hakkı ileri sürülemeyeceği gibi 4721 sayılı Kanun'un 1007. maddesi uyarınca tazminat da talep edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca, tapu kaydının orman tahdidi içinde kalması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların 4785 sayılı Orman Kanunu ile devletleştirilmiş eski tapu kaydı niteliğinde ve hukuki değerini yitirmiş olması, bu nedenle davacıların 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat talep etme hakkının bulunmaması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşen orman kadastrosu sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmaz nedeniyle davacıların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca tazminat talepleri.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın 4785 sayılı Kanun uyarınca devletleştirildiği, davacıların mirasçılarının açtığı tespit itiraz davasının kesinleştiği, 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, 4785 sayılı Kanun'un 1, 2 ve 5. maddeleri gereğince davacıların tazminat talep hakkının bulunmadığı ve ecrimisil talebinin de Hazine'ye yöneltilemeyeceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Devletleştirilen orman arazisi için 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 4785 sayılı Kanun ile devletleştirilen ve 5658 sayılı Kanun ile iadesine imkan tanınmayan orman arazisine ilişkin tapu kaydının hukuki değerini yitirmesi ve bu nedenle 4721 sayılı Kanun'un 1007. maddesi uyarınca tazminat talebinde bulunulamayacağı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının hatalı oluşması nedeniyle uğranılan zararın TMK m. 1007 uyarınca tazmini isteminde zamanaşımı def'inin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 4785 sayılı Kanun ile ormanların devletleştirilmesi nedeniyle tapu kaydının hukuki değerini kaybetmesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarihli kararından sonra makul süre içerisinde dava açılmamış olması nedeniyle zamanaşımı def'i gözetilerek, davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının mahkeme kararıyla iptali nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteminin reddi üzerine yapılan temyiz başvurusu.
Gerekçe ve Sonuç: 4785 sayılı Orman Kanunu gereğince devletleştirilmiş tapuların hukuki geçerliliği kalmaması ve davacı adına kadastro ile oluşmuş geçerli bir tapu kaydı bulunmaması, ayrıca orman kadastrosunun kesinleşmesinden itibaren on yıllık hak düşürücü süre içinde dava açılmaması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Orman sınırının tespiti, el atmanın önlenmesi ve tapu kaydının beyanlar hanesindeki şerhin silinmesi davalarının birleştirilmesinden doğan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, ilk kararında dayanılmayan yeni kanun maddesine ve yeni gerekçeye dayanarak direnme kararı oluşturulması nedeniyle, direnme niteliği taşımayan bu kararın incelenmesi için dosyanın Yargıtay 20. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, özel orman parsellerinin tapu kayıtlarının yolsuz tescil iddiasıyla iptalini ve Hazine adına tescilini talep ettiği davada, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararının onanıp onanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel orman parsellerinin, yetkisiz bir heyet tarafından düzenlenen ve yasa ile yönetmeliğe aykırı bir işlem sonucu oluşturulan 31.07.1989 tarihli "Mahkeme Kararı Uygulama Tutanağı"na dayanılarak tapuya tescil edildiği, bu parsellerin bulunduğu alanın daha önce kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde yer aldığı, 4785 sayılı Yasa ile devletleştirildiği ve 5658 sayılı Yasa uyarınca iade talebinin reddedilerek Hazine mülkiyetinde kaldığı gözetilerek, davalı adına oluşturulan tapu kaydının yolsuz tescil niteliğinde olduğu ve davalının ediniminin korunamayacağı değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 4785 sayılı Yasa öncesinde yapılan orman tahdidinde tapu kaydı nedeniyle tahdit dışında bırakılan taşınmazın, sonraki orman kadastrosunda devletleştirilmiş orman olarak orman sınırları içine alınıp 2/B uygulamasıyla orman rejimi dışına çıkarılmasının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın evveliyatının devlet ormanı olduğu, 1944 yılındaki tahdit işleminin hatalı olduğu, dayanılan tapu kaydının taşınmazı kapsamadığı, makiye ayırma işleminin geçerli olmadığı, 4785 sayılı Yasa ile devletleştirildiği, 5658 sayılı Yasa'ya göre iadeye tabi olmadığı ve orman kadastrosu işlemlerinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve kendi adına tescilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın 1945 yılında 4785 sayılı Kanun gereğince devletleştirildiği, orman sınırları içerisinde kaldığı ve 2B çalışmaları sırasında Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, 2B arazisi gibi Devlete kalan taşınmazların zamanaşımı ile iktisap edilemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, mülkiyeti kendilerine ait olduğu iddia edilen taşınmazın orman tahdit sınırları içinde kalması nedeniyle uğradığı zararın, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmin edilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, dayandığı eski tapu kaydının 1873 tarihli olması ve 1945 tarihli 4785 sayılı Kanun ile ormanların devletleştirilmesi nedeniyle hukuki değerini kaybetmesi, davacı ile eski tapu maliki arasında halefiyetin ispatlanamaması ve davacı adına kadastro tespitinden önce kayıtlı bir tapu bulunmaması sebebiyle 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesi koşullarının oluşmadığı gözetilerek, davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.