Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Geçici 10. Madde”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: 4857 sayılı İş Kanunu'nun geçici 10. maddesi kapsamında ücretsiz izne ayrılan işçilerin iş sözleşmelerinin feshedilip feshedilmediği konusunda bölge adliye mahkemeleri kararları arasında içtihat aykırılığı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemeleri kararlarına konu olaylarda ücretsiz izne çıkarma tarihlerinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun geçici 10. maddesinin yürürlük tarihinden önce ve sonra olması nedeniyle olayların benzer olmadığı, bu nedenle içtihat aykırılığının bulunmadığı gözetilerek uyuşmazlığın giderilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 4857 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesi uyarınca ücretsiz izne ayrılan işçilerin iş sözleşmelerinin feshedilip feshedilmediği konusunda bölge adliye mahkemeleri arasında içtihat aykırılığı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemelerince verilen kararlara konu olaylarda, ücretsiz izne çıkarma tarihlerinin 4857 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesinin yürürlük tarihinden önce veya sonra olması nedeniyle olayların benzer olmadığı ve içtihat aykırılığının bulunmadığı gözetilerek uyuşmazlığın giderilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlünün, 7456 sayılı Kanun'un 15. maddesiyle 5275 sayılı Kanun'a eklenen geçici 10. maddenin 6. fıkrası kapsamında denetimli serbestlikten yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün 31.07.2023 tarihi itibarıyla ceza infaz kurumunda bulunmadığı, maddenin açıkça bu tarihte ceza infaz kurumunda bulunan hükümlüleri kapsadığı ve bu kapsamın yorum yoluyla genişletilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin denetimli serbestlik talebini kabulüne ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının 28.11.2013 tarihli yaşlılık aylığı tahsis talebinin reddi işleminin iptali ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, 1479 sayılı Kanun'un Geçici 10. maddesinin son fıkrasının (e) bendi uyarınca, yaşlılık aylığına hak kazanabilmesi için 15 tam yıl prim ödeme süresi ve 58 yaş şartlarını birlikte sağlaması gerektiği, davacının tahsis talebi tarihinde 15 tam yıl prim ödeme süresini doldurmuş olsa da 58 yaşını doldurmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 4447 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra yapılan askerlik borçlanmasının, yaşlılık aylığı için kademeli geçiş döneminde aranan sigortalılık süresinin hesabında dikkate alınıp alınmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 1479 sayılı Kanun'un ek 9. maddesi uyarınca askerlik borçlanmasının sigortalılık süresi olarak değerlendirilebilmesi için borçlanma talebinin ve primlerin yasal süre içinde yapılmış olması gerektiği, 4447 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesindeki geçiş dönemi koşullarının belirlenmesinde ise 1.10.1999 tarihi itibarıyla mevcut sigortalılık sürelerinin esas alınması gerektiği, bu tarihten sonra yapılan askerlik borçlanmasının geçiş dönemi koşullarının hesabında dikkate alınamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 6352 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesi kapsamında, taşınır hacizli mallar için satış isteme süresinin eski İİK'ya göre bir yıl mı yoksa yeni İİK'ya göre altı ay mı uygulanacağı hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 6352 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesindeki "takip işlemi"nden haciz işleminin kastedildiği, somut olayda haciz işleminin 6352 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden önce yapılmış olması sebebiyle, şikâyetçinin satış isteme süresinin bir yıl olduğu ve bu süre içerisinde malın satılmış olması nedeniyle haczinin devam ettiği gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde düzenlenen sıra cetveline yapılan şikayetin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Borçluya yapılan ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olduğu, satış isteme süresinin geçmediği ve İİK'nın Geçici 10. maddesine uygun işlem yapıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasında, icra inkar tazminatı oranının %20 olarak belirlenmesine karşı yapılan temyiz başvurusu.
Gerekçe ve Sonuç: 6352 sayılı Kanun'un geçici 10. maddesi gereğince, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemlerinde değişiklik öncesi hükümlerin uygulanmaya devam edeceği gözetilerek, icra inkar tazminatı oranının %40 olarak düzeltilmesi suretiyle mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.