Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HMK 120”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Gider avansının tamamlanması için verilen kesin sürenin kanunda öngörülen süreden kısa verilmesi nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 120/2. maddesinde gider avansı eksikliğinin tamamlanması için iki haftalık kesin süre verilmesi gerektiği hükmüne rağmen mahkemece bir haftalık kesin süre verilmesinin usul hükümlerine aykırı olduğu ve bu süreye uyulmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, mahkemenin eksik gider avansı nedeniyle davayı usulden reddetmesi üzerine davacının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya, eksik gider avansını tamamlaması için yasal olarak öngörülen süre verilmeden ve bu konuda bir uyarı yapılmadan davanın usulden reddedilmesinin hatalı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacıya tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. ve 324. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 45. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, tanık dinlenmesi gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin gider avansı kapsamında değerlendirilmemesi gerektiği, davacı tarafından yatırılan gider avansının dava şartını sağladığı, tanık giderinin ise delil avansı niteliğinde olduğu ve yatırılmamasının HMK’nın 324. maddesi gereğince sadece delilin ikamesinden vazgeçilmesi sonucunu doğuracağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. maddesindeki gider avansı ile 324. maddesindeki delil ikamesi için avans kuralının birlikte değerlendirilmesi gerektiği, dava şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderleri için dikkate alınması gerektiği, tanık dinlenmesi giderinin ise delil avansı kapsamında olduğu gözetilerek mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tanık dinlenmesi giderinin HMK’nın 324. maddesi kapsamında delil avansı olarak değerlendirilmesi gerektiği, gider avansı eksikliğinin ise HMK 120. maddesi kapsamında dava şartı olduğu, davacı tarafından gider avansının yatırılmış olması ve tanık dinletme giderinin yatırılmamasının HMK 324 gereğince o delilden vazgeçilmesi sonucunu doğuracağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından dava dilekçesinde tanık deliline dayanılması sebebiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. maddesindeki gider avansı ile 324. maddesindeki delil ikamesi için avans kurallarının birlikte değerlendirilmesi gerektiği, dava şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderleri için dikkate alınması gerektiği, tanık dinlenmesi giderinin ise delil avansı kapsamında olduğu gözetilerek, davacıya tanık gideri için verilen kesin sürede ödeme yapılmamasının davanın usulden reddini gerektirmediği, davacının tanık delilinden vazgeçmiş sayılacağı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. ve 324. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 45. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, dava şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderleri için dikkate alınması gerektiği, tanık dinlenmesi gibi delil ikamesine yönelik giderlerin ise gider avansı içinde değerlendirilmemesi, davacıya tanık gideri için verilen iki haftalık süre dolmadan ve HMK’nın 324. maddesi uygulanmaksızın davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddine karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. maddesinde düzenlenen gider avansı ile 324. maddesinde düzenlenen delil ikamesi için ödenecek avansın farklı masraflar olduğu, tanık dinletilmesi masraflarının delil ikamesi avansı kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davacı vekiline tebliğ edilen ödeme emrinin gider avansı değil delil avansı niteliğinde olduğu ve davacının bu masrafları yatırmamasının HMK 324 gereği tanık delilinden vazgeçilmesi sonucunu doğurduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemece dava dilekçesinde tanık deliline dayanıldığı gerekçesiyle eksik tanık masrafının tamamlanması için davacı vekiline tebliğ edilen muhtıra gereğinin yerine getirilmemesinin gider avansı eksikliği teşkil edip etmeyeceği ve davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tanık dinlenmesi giderinin HMK’nın 324. maddesi kapsamında delil avansı olarak değerlendirilmesi gerektiği, gider avansı eksikliğinin HMK 120. madde kapsamında dava şartı ihlali olarak değerlendirilemeyeceği ve davacıya delil avansını yatırmaması halinde o delilden vazgeçmiş sayılacağı hususu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından tanık deliline dayanılması nedeniyle istenen tanık giderinin gider avansı olarak kabul edilip edilmeyeceği ve bu giderin yatırılmaması halinde davanın usulden reddedilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 120. ve 324. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin 45. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, tanık dinlenmesi gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin gider avansı kapsamında değerlendirilmemesi gerektiği, davacıya tanık giderinin yatırılması için verilen sürede ödenmemesi halinde HMK’nın 324. maddesi uyarınca davacının bu delilden vazgeçmiş sayılacağı gözetilerek, davanın usulden reddine ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemenin eksik gider avansının yatırılmaması nedeniyle davanın usulden reddine ilişkin kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece davacıya eksik gider avansı yatırması için verilen kesin sürenin hangi kalemlerden oluştuğu ve nereye yatırılacağı belirtilmediğinden usulüne uygun olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın usulden reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.