Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“HUMK 74”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı sigorta şirketinin, trafik kazasında hasar gören aracın sigortalısına ödediği tazminatın, davalı araç sürücüsünden rücuen tahsili isteminde, mahkemenin HUMK 74. maddesi uyarınca davacının talebini aşıp aşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü talep, kusur oranı ve daha önce tahsil edilen miktar düşüldükten sonra hesaplanan miktar olduğundan, mahkemenin hükmettiği tazminat miktarının davacının gerçek talebini aşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde borçlunun emekli maaşına haciz konulması üzerine yapılan şikayette, mahkemenin talebi aşan şekilde hüküm kurup kurmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü talep, haciz tarihinden değil, şikayet tarihinden itibaren haczin kaldırılması iken, mahkemenin haczin daha önceki bir tarihten itibaren kaldırılmasına karar vermesi ve haricen yapılan ödeme iddiasını da dikkate alarak hüküm kurması HUMK'nın 74. maddesine aykırı olduğundan, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Maddi ve manevi tazminat davasında, yerel mahkemenin davacı lehine hükmettiği maddi tazminat miktarının davacının talep ettiği miktarı aşıp aşmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin, mahkemenin ara kararı üzerine verdiği dilekçede maddi tazminat talebini kalemler halinde açıklayarak ve belirli bir miktar ile sınırlandırmasına rağmen, yerel mahkemenin hükmettiği maddi tazminat miktarının bu talebi aştığı, H.U.M.K.'nın 74. maddesi uyarınca hakimin tarafların talepleriyle bağlı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin kısmi dava açmasına rağmen, mahkemenin bilirkişi raporunda hesaplanan tutarın tamamını hüküm altına alması nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının bozma kararından önce mahkemeye sunduğu ıslah dilekçesi ile dava değerini artırdığı ve bu nedenle yerel mahkemenin HUMK 74. maddedeki istekle bağlılık kuralına aykırı hareket etmediği gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak hükmün esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki vakıf şerhinin silinmesi istemiyle açılan davada, hak düşürücü süre geçtikten sonra vakfın taviz bedeline tabi olmadığının tespitine karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının şerhin silinmesi talebi hak düşürücü süre nedeniyle reddedildiğinden ve davacı bu kararı temyiz etmediğinden, mahkemenin HUMK 74. madde gereği taraf talebiyle bağlı olması ve hak düşürücü sürenin davanın görülmesini engelleyen olumsuz dava koşulu olması gözetilerek, yerel mahkemenin vakfın taviz bedeline tabi olmadığına dair tespit hükmü kurması hatalı bulunarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalıların işlemiş faiz ve faiz oranına itirazlarının iptali talebiyle açılan davada, mahkemenin kefil davalılar lehine verdiği ret kararının temyizi üzerine, Yargıtay’ın bozma ilamına karşı direnme kararının hukuki olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kefalet limitinin mahkemece eksik hesaplandığı ve HUMK'nın 74. maddesine aykırı olarak, dava dilekçesinde talep edilmeyen konularda hüküm kurulduğu gözetilerek, Özel Daire bozma kararına uyulmaması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan tazminat davasında, mahkemenin davacının dava dilekçesinde belirttiği %45 maluliyet oranı yerine, Bağ-Kur Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen 2/3 oranındaki maluliyet oranını esas alarak hüküm kurmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde %45 maluliyet oranına dayandığı ve HUMK'nun 74. maddesi uyarınca talep edilen miktarın üzerinde karar verilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin 2/3 maluliyet oranına göre hüküm kurması hatalı bulunmuş ve direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İş güvencesi kapsamındaki bir işçinin sendikal tazminata hak kazanıp kazanmadığı ve mahkemenin talep miktarını aşarak hüküm kurup kuramayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş güvencesi kapsamına giren işçinin sendikal tazminat talebinde bulunamayacağı ve mahkemenin HUMK 74. madde gereğince talep miktarını aşarak hüküm kuramayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki vakıf şerhinin terkini istemiyle açılan davada, davanın reddine karar verilmesine rağmen mahkemenin ayrıca tespit hükmü kurup kuramayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi, davanın görülmesini engelleyen olumsuz bir dava koşulu olduğundan ve hakimin tarafların talepleriyle bağlı olması gerektiği gözetilerek, mahkemenin ayrıca tespit hükmü kuramayacağına ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf şerhinin terkini davasının reddine rağmen, mahkemenin ayrıca vakfın taviz bedeline tabi olmadığına dair tespit hükmü kurup kuramayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava, hak düşürücü süre nedeniyle reddedildiğinden ve davacı bu kararı temyiz etmediğinden, mahkemenin ayrıca tespit hükmü kurması, HUMK 74. maddesine aykırı ve olumsuz dava koşulunun varlığı nedeniyle gereksiz görülerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.