Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hakikate Muhalif Beyan”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: İcra mahkemesince verilen tazminatın reddi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun reddine ve hakikate muhalif beyanda bulunma suçundan beraat kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun kabul edilebilirliğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hakikate muhalif beyanda bulunma suçunda verilen beraat kararına karşı yapılan temyiz başvurusu CMK m. 286/2-d uyarınca reddolunmuş, tazminat davasının reddine ilişkin vekalet ücreti taleplerine karşı yapılan temyiz başvuruları ise İİK m. 364/1'de belirtilen temyiz sınırının altında kaldığı gerekçesiyle reddedilmiş ve tazminat isteminin reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesi kararı ise yerinde görülerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: İcra ve İflas Kanunu'nun 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin istinaf kararının temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibarıyla takip borçlusunun üçüncü kişiden istenebilir kesin nitelikte bir alacağının bulunmadığının tespit edilmesi ve sanık hakkında mahkumiyet için gerekli suç unsurlarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin beraat kararını kaldıran istinaf mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakikate muhalif beyanda bulunma suçundan açılan kamu davasında verilen beraat kararına karşı yapılan temyiz ile tazminat davasının reddine ilişkin vekalet ücreti ve İİK 89/4 maddesi uyarınca talep edilen tazminat istemlerinin reddine ilişkin kararlara karşı yapılan temyiz başvurularının incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Hakikate muhalif beyanda bulunma suçuna ilişkin verilen beraat kararına karşı yapılan temyizin CMK m.286/2-d uyarınca temyiz edilemez olduğundan reddine, vekalet ücreti talebine ilişkin temyizin kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle reddine, İİK 89/4'e göre talep edilen tazminata ilişkin ise, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olması gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakikate muhalif beyanda bulunma suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyizi ile İİK 89/4 maddesi uyarınca talep edilen tazminatın temyizi hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Hakikate muhalif beyanda bulunma suçu için kanunda öngörülen ceza üst sınırının CMK m.286/2-d uyarınca temyiz sınırının altında olması, tazminat talebi yönünden ise uyuşmazlık konusu değerin İİK m.364/1'de belirtilen temyiz kesinlik sınırını aşmaması gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin temyiz isteminin reddine dair kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hakikate muhalif beyanda bulunma suçundan verilen ceza ve tazminat isteminin reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararlarının temyiz edilebilirliği ile tazminat isteminin reddinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Hakikate muhalif beyanda bulunma suçuna ilişkin hükmün temyizinin CMK m.286/2-d uyarınca kanunda öngörülen ceza üst sınırını aşmaması sebebiyle, vekalet ücretine ilişkin hükmün temyizinin ise İİK m.364/1'de belirtilen kesinlik sınırını aşmaması nedeniyle mümkün olmadığı, tazminat isteminin reddine ilişkin hükmün ise usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, ilk iki temyiz isteminin reddiyle son temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.