Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hizmet Süresinin Birleştirilmesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının kıdem tazminatı hesabında, önceki sosyal yardımlaşma vakfındaki çalışmasının dikkate alınıp alınmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının farklı sosyal yardımlaşma vakıflarında geçen hizmet süreleri arasında kesinti olmaması ve görevlendirme suretiyle gerçekleşen işyeri değişikliğinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesi kapsamında hizmet sözleşmesinin devri niteliğinde değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davacının kıdem tazminatı alacağına ilişkin kararının onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalışma sürelerinin birleştirilip birleştirilmeyeceği ve buna göre alacaklarının nasıl hesaplanacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davacının çalışma sürelerinin birleştirilmesi suretiyle toplam çalışma süresi üzerinden alacaklarının hesaplanması gerektiği ve bozmaya uyularak verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, holding bünyesindeki farklı şirketlerde çalışan davacının kıdem ve yıllık izin ücretlerini eksik ödediği iddiasına ilişkin alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının holding bünyesindeki farklı şirketlerde aynı işverene bağlı olarak çalıştığı, bu nedenle hizmet sürelerinin birleştirilerek kıdem tazminatının hesaplanması gerektiği ve davalı şirketin holdingin organik bağı içinde yer aldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kıdem tazminatının hesabında, ilk çalışma döneminin dikkate alınıp alınmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ilk çalışma dönemi bir yılı aşmasa da aynı işverene bağlı olarak çalışmaya devam etmesi sebebiyle bu dönemin tasfiye edilmediği ve kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması gerektiği gözetilerek, ilk çalışma döneminin hariç tutulduğu yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin farklı şirketler nezdinde çalıştığı dönemlerin birleştirilerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, yıllık izin ve genel tatil ücreti alacaklarının davalı şirketlerden tahsili.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin aynı işyerinde fiilen çalıştığı, davalı şirketlerin iktisadi bir bütünlük oluşturduğu ve tanık beyanlarıyla da bu durumun desteklendiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirket bünyesinde ve aynı holding bünyesindeki diğer şirketlerde geçen sürelerin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınıp alınmayacağı, yıllık izin ücretinin hesabı ve ödenip ödenmediği ile faiz başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının aynı holding bünyesindeki farklı şirketlerde fiilen aynı işverene bağlı olarak çalıştığı, şirketler arası geçişlerin kıdem tazminatını engellemeye yönelik olmadığı ve bu sürelerin kıdem tazminatı hesabında birleştirilmesi gerektiği, yıllık izin ücretinin hesabında ve faiz başlangıç tarihinde de bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının geçmişte aynı işverene bağlı olarak çalıştığı dönemlerin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınıp alınmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin önceki çalışma dönemi için ödenen kıdem tazminatının eksik hesaplandığı ve bu nedenle söz konusu dönemin, sonradan çalışılan dönemle birleştirilerek kıdem tazminatının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının istifa yoluyla ayrıldığı önceki kamu kuruluşunda geçen hizmet süresinin, yaşlılık aylığı nedeniyle son kamu kuruluşundan kıdem tazminatı alırken hesaba katılıp katılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca kıdem tazminatına hak kazandıran sebepler arasında istifanın yer almaması ve davacının önceki işinden istifa ile ayrıldığı, dosyada zorlayıcı nedenlerin varlığına dair bir kanıt bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının daha önce çalıştığı belediyedeki hizmet süresinin, davalı kurumdaki kıdem tazminatı hesabına dahil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca, kıdem tazminatına hak kazanmak için hizmet akdinin kanunda belirtilen nedenlerle sona ermesi gerektiği, davacının ise belediyeden kendi isteğiyle istifa ettiği ve kurumlar arası nakil olmadığı için önceki hizmetinin davalı kurumdaki kıdem tazminatı hesabına dahil edilemeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının kıdem tazminatı alacağının hesabında, önceki kısa süreli çalışmasının dikkate alınıp alınmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ilk çalışmasının kısa süreli de olsa, kıdem tazminatına hak kazanmayı engelleyecek şekilde sonlandırıldığına dair bir bilgi veya belge bulunmadığı ve aynı işyerinde çalışmaya devam ettiği gözetilerek, ilk çalışma döneminin de hesaba katılması suretiyle kıdem tazminatı alacağının belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yıllık ücretli izin hakkının hesabında, davacının daha önce kamu üniversitesinde alt işveren işçisi olarak geçirdiği sürenin dikkate alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 54. maddesi uyarınca, yıllık izin süresinin hesabında farklı bakanlıklara bağlı kurumlarda geçen sürelerin birleştirilemeyeceği ve davacının önceki çalışmasının başka bir bakanlığa bağlı üniversitede olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.