Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kanuni Temsilci”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Özel sigorta şirketinin trafik sigortası primlerini SGK'ya aktarmaması sebebiyle şirketin yönetim kurulu üyesine gönderilen ödeme emrinin iptali ve borçlu olmadığının tespiti davasında, yönetim kurulu üyesinin 6183 sayılı Amme Alacağının Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un mükerrer 35. maddesi uyarınca şahsen sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 2918 sayılı Trafik Kanunu'nun 98. maddesinde düzenlenen prim alacağının amme alacağı niteliğinde olmadığı ve 6183 sayılı Kanun kapsamında takip yapılamayacağı, dolayısıyla şirket yönetim kurulu üyesinin şahsi malvarlığı ile sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, ödeme emrinin iptaline ve davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkin yerel mahkeme kararının vekalet ücretinin düzeltilmesi suretiyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vergi borçlusu şirketin yönetim kurulu başkanının yaptığı taşınmaz satışının 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 24. ve devamı maddelerine göre iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve bu iptal kararının derdest davaya uygulanması gerektiği gözetilerek, davanın yeni hukuki duruma göre değerlendirilmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin ikramiye alacağı talebiyle açtığı davada, davalı şirket yetkililerinin tanık olarak dinlenip dinlenemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişinin taraf olduğu davada, tüzel kişinin kanuni temsilcileri tanık olarak dinlenemeyeceği, davacının iddiasını kanıtlamak için tanık dinletmek yerine, şirket yetkililerinin isticvap yoluyla dinlenilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Reşit olmayan sanığa yapılan uzlaşma teklifinin geçerliliği ve uzlaşmanın red gerekçesinin isabetliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın işlediği suçun geceleyin nitelikli hırsızlık suçu olması ve bu suçun cezasının alt sınırının uzlaşma kapsamı dışında kalması nedeniyle, uzlaşma teklifinin sanığın kanuni temsilcisine yapılmamış olması usuli eksikliğine rağmen yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Akıl hastası mağdura atanan kanuni temsilcinin davaya katılmayı reddetmesi durumunda, CMK 234/2 uyarınca atanan zorunlu vekilin temyiz hakkı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olan davaya katılma hakkının kullanımı konusunda akıl hastası mağdurun iradesinin geçerli olmadığı, bu hakkın kanuni temsilcisi tarafından kullanılacağı, CMK m.260/1 ve m.261 uyarınca da mağdur vekilinin temyiz hakkının mağdurun davaya katılmasına bağlı olduğu ve bu hususta kanuni temsilcinin iradesinin belirleyici olduğu gözetilerek, zorunlu vekilin temyiz talebinin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: On beş yaşından küçük mağdure ile velisi olan annesinin sanıktan şikayetçi olmadığı bir kasten yaralama davasında, CMK 234/2 uyarınca görevlendirilen mağdure vekilinin davaya katılma talebinde bulunma ve hükmü temyiz etme yetkisinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: On beş yaşından küçük mağdurenin ayırt etme gücünün olmadığı, bu nedenle davaya katılma konusunda velisinin iradesinin esas alınması gerektiği, velinin şikayetten vazgeçmiş olması nedeniyle mağdure vekilinin davaya katılma ve hükmü temyiz yetkisinin olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taksirle yaralama suçunda, 18 yaşından küçük mağdure adına kanuni temsilcisinin şikayetten vazgeçmesinin sonuç doğurup doğurmadığı ve bu vazgeçmenin usulüne uygun olup olmadığı hususunda yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Küçük mağdureye CMK 234/2 uyarınca vekil atanmadan önce kanuni temsilcisinin şikayetten vazgeçmiş olsa da, vekilin mağdurun kanuni temsilcisine hukuki yardımda bulunmadan önceki bu irade beyanının mağdure aleyhine sonuç doğuracağı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa verilen kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırıma çevrilmesinde TCK’nun 50/1-d maddesinin doğru uygulanıp uygulanmadığı ve suça sürüklenen çocuğa uzlaşma teklifinin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay dairesi arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: TCK’nun 50/1-d maddesindeki “cezanın yarısından bir katına kadar” ibaresinin cezanın süresinin yarısından cezanın kendisine kadar anlamına geldiği, bu nedenle yerel mahkemece verilen hapis cezasının bir katını aşan süreyle seçenek tedbire çevrilmesinin hukuka aykırı olduğu ve ayrıca sanığın suça sürüklenen çocuk olduğu dönemde kendisine yapılan uzlaşma teklifinin kanuni temsilcisine yapılması gerekirken sanığa yapılmış olmasının da hukuka aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında nitelikli kasten öldürme suçundan kurulan hükümde eksik araştırma yapılıp yapılmadığı ve eksik araştırma yapılmadığı takdirde atılı suçun sabit olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK’nın 45. ve 48. maddelerine aykırı olarak sanığın kardeşlerinin tanıklıktan çekinme haklarının hatırlatılmadan ve kanuni temsilcilerinin rızası alınmadan alınan ifadelerinin hükme esas alınması ve eksik araştırma yapılmasına rağmen mahkumiyet hükmü kurulması nedeniyle, yerel mahkeme kararının onandığı bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç tarihinde 15 yaşından küçük mağdurenin annesinin sanıktan şikayetçi olmaması ve davaya katılmaması nedeniyle, CMK 234/2 uyarınca mağdureye atanan vekilin temyiz hakkının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 15 yaş altı mağdurun ayırt etme gücünün olmadığı ve bu nedenle davaya katılma konusunda kanuni temsilcisinin iradesinin geçerli olduğu, kanuni temsilci davaya katılmaktan vazgeçtiğinde ise CMK m. 234/2 uyarınca atanan vekilin temyiz hakkının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü bozulmuş ve vekilin temyiz istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: On beş yaşından küçük mağdureye CMK’nın 234/2. maddesi uyarınca atanan vekil ile mağdurenin kanuni temsilcisinin katılma konusunda iradelerinin çelişmesi halinde hangisinin beyanına üstünlük tanınacağı ve bu bağlamda mağdurenin kanuni temsilcisinin davaya katılmak istememesi halinde vekile temyiz hakkı tanınıp tanınmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Katılma hakkının şahsa sıkı surette bağlı haklardan olduğu, 15 yaşından küçük mağdurenin ayırt etme gücünün olmadığı ve bu durumda kanuni temsilcisinin iradesinin geçerli olacağı, CMK 234/2’ye göre atanan vekilin temsil yetkisinin kanuni temsilcinin yetkisini bertaraf edemeyeceği gerekçeleriyle mağdure vekilinin temyiz isteminin reddine, Özel Daire bozma kararının kaldırılmasına ve sanığın tahliyesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.