Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kimlik Hırsızlığı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı, kimlik bilgilerinin davalı banka tarafından usulsüz kullanılarak kredi kartı çıkarılması ve borcun ödenmemesi nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararın tazminini talep etmektedir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kimlik bilgilerinin kullanılarak kredi kartı çıkarılmasında davalı bankanın kusurunun bulunmadığı, davacının zararını ispatlayamadığı ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, kimlik bilgileri kullanılarak adına kredi çekilmesi nedeniyle banka aleyhine açtığı menfi tespit ve manevi tazminat davasında, manevi tazminata hükmedilip hükmedilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, davacıya ait olmayan imzalarla çekilen kredi nedeniyle davacıya ihtarname göndermesinin kişilik haklarına saldırı oluşturduğu ve manevi tazminat gerektirdiği gözetilerek yerel mahkemenin manevi tazminat talebini reddeden hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, kimlik bilgilerinin sahte olarak kullanılması suretiyle kurulan şirket ortaklığı nedeniyle Bağ-Kur sigortalılığının iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal güvenlik hakkının kamu düzenine ilişkin niteliği ve vazgeçilemez bir insan hakkı olması gözetilerek, davacının Bağ-Kur sigortalılığıyla ilişkisinin tereddüde yer bırakmayacak şekilde araştırılması gerektiği, bu nedenle yerel mahkemenin eksik inceleme yaparak verdiği direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çalınan kimlik bilgileriyle açılan iş yerine ait olduğu iddia edilen prim borcunun kendisine ait olmadığının tespiti davasında, 6552 sayılı Kanun'un yapılandırma hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6552 sayılı Kanun'un, Sosyal Güvenlik Kurumu alacaklarının yapılandırılmasını öngördüğü, ancak davacının uyuşmazlığının borcun aslına değil, kimlik hırsızlığına dayandığı gözetilerek, 6552 sayılı Kanun'un uygulanamayacağına ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, kimlik bilgilerinin davalı banka tarafından usulsüz kullanılarak kredi kartı sözleşmesi yapıldığı ve bu sözleşmeye dayalı olarak haksız icra takibi başlatıldığı iddiasıyla, borçlu olmadığının tespiti ve kötü niyet tazminatı istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Adli Tıp Kurumu raporuyla kredi kartı sözleşmesindeki imzanın davacıya ait olmadığının tespit edilmesi ve davalı tarafından aksinin ispatlanamaması gözetilerek, yerel mahkemenin davacının borçlu olmadığı yönündeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, kimlik bilgilerinin ele geçirilerek şirket ortağı ve müdürü yapıldığı iddiasıyla, vergi borcu bulunmadığının tespiti ve hacizlerin kaldırılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Vergi borcunun bulunmadığının tespiti isteminin vergi mahkemelerinin görev alanına girdiği, adli yargı yerinde görülemeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin yargı yolu itirazı ile davanın usulden reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, kimlik bilgilerinin üçüncü kişilerce ele geçirilerek davalı şirkette ortak ve yönetici olarak gösterilmesi nedeniyle, ortak ve yönetici olmadığının tespiti talebi üzerine açılan davada, noterliğin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava, sahteliğin tespiti davası olup, işleme dayanak belgenin aldatma kabiliyetine haiz olup olmamasının bir öneminin bulunmadığı ve bu nedenle noter hakkında açılan davanın da kabulü gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının kaldırılıp yeniden hüküm kurularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.