Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Konusuz Kalan Dava”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının emeklilik nedeniyle işten ayrılış talebinin işveren tarafından reddedilmesi üzerine açılan tespit davasının, dava sonrasında iş akdinin feshedilmesi nedeniyle konusuz kalması ve yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmesi hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava açıldıktan sonra iş akdinin feshedilmesiyle davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığı doğru ise de, davacının dava açmakta haklı olduğu ve bozma sonrası yapılan duruşmanın istinaf duruşma vekalet ücreti doğurmayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıdem tazminatı alacağının ödendiği iddiasıyla açılan davanın konusuz kalıp kalmadığı ve davalı idare aleyhine vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, kıdem tazminatının ödendiğini tespit ederek davaya konu talebin konusuz kaldığına ve davalı idare aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konusu kalmayan sendika aidat alacağı davasında yargılama giderlerinin hangi tarafa yükleneceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusuz kalmış olsa dahi, HMK m.331 uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdir ve hükmedilmesi gerektiği, bu durumda davacının dava açmakta haklı olması gözetilerek mahkemenin vekalet ücretine hükmetmemesi doğru bulunmadığından, hükmün bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 31. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi gereğince konulan şerhin terkini talebi üzerine, konusuz kalan dava için seri dava niteliğinde olup olmadığı ve buna bağlı olarak vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği noktasında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu şerh, dava açıldıktan sonra terkin edildiğinden davanın konusuz kaldığı, ancak Yargıtay'ın önceki bozma ilamında seri dava niteliği ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği yönünde karar verdiği ve bu kararın kesinleştiği gözetilerek yerel mahkemenin seri dava niteliğinde vekâlet ücretine hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma Kanunu'nun 31. maddesi gereğince tapuya konulan şerhin terkini istemiyle açılan davada, şerhin terkin edilmesiyle konusuz kalan dava için seri dava niteliğinde olup olmadığı ve buna bağlı olarak avukatlık ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Daire, bozma ilamıyla kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan hususların (seri dava niteliği ve buna bağlı avukatlık ücreti) yeniden incelenemeyeceği gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi'nin seri dava niteliğine göre avukatlık ücretine hükmeden kararını onamıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından davacıya ait taşınmaza konulan şerhin terkini istemiyle açılan ve şerhin terkin edilmesi nedeniyle konusuz kalan davada seri dava vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının vekâlet ücreti yönünden bozulduğu ve seri dava niteliğinin tespit edilerek vekâlet ücretinin buna göre belirlenmesi gerektiği yönünde hüküm kurulduğu gözetilerek, İlk Derece Mahkemesince seri dava koşullarının oluştuğu kabul edilerek verilen karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkinine ilişkin davada, şerhin terkin edilmesi nedeniyle konusuz kalan dava hakkında verilen kararın temyizi üzerine, Yargıtay'ın önceki bozma kararına rağmen yerel mahkemenin 'karar verilmesine yer olmadığına' karar vermesinin hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma kararı ile önceki hükmün ortadan kalktığı ve yerel mahkemenin ‘karar verilmesine yer olmadığına’ karar vermesinin hatalı olduğu, ancak bu hatanın düzeltilerek onanmasının mümkün olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından davacıya ait taşınmaz üzerine konulan 2942 sayılı Kanun'un 31. maddesi gereğince konulan şerhin terkini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz üzerindeki şerhin terkin edilmesi nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı ve önceki bozma kararı ile kesinleşen seri dava niteliğinde olduğu gözetilerek avukatlık ücretine hükmedilmesi yönünün bozulamayacağı değerlendirilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından davacıya ait taşınmazın tapu kaydına konulan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 31. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi gereğince konulan şerhin terkini talebiyle açılan davada, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararın temyizi üzerine seri dava niteliğinden kaynaklanan vekalet ücreti takdiri.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu şerhin dava açıldıktan sonra terkin edilmesiyle davanın konusuz kalmasına rağmen, aynı bölgeden intikal eden ve aynı nitelikteki çok sayıda davanın bulunması nedeniyle uyuşmazlığın seri dava niteliğinde olduğu gözetilerek, davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22. maddesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle, davalı idarenin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma Kanunu'nun 31. maddesi gereğince konulan şerhin terkini talebi üzerine, terkin gerçekleştiğinden konusuz kalan davada seri dava niteliğinden dolayı vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesi uyarınca temyizen incelenen nihai kararın bozulması için kanunda sayılan sebeplerden birinin varlığı gerektiği, İlk Derece Mahkemesi'nin bozmaya uygun kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı ve bozma kararı ile kesinleşen karşı taraf yararına kazanılmış hakların yeniden incelenemeyeceği gözetilerek davalı idarenin temyiz isteminin reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konusuz kalan şerhin terkini davasında seri dava niteliğinin kabulü ve buna bağlı olarak avukatlık ücretinin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun bozma kararına uyarak aynı gün duruşması yapılan çok sayıda benzer davayı seri dava olarak kabul edip avukatlık ücretine hükmetmesinde hukuki bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin kamulaştırma amacıyla davacıya ait taşınmazın tapu kaydına koydurduğu şerhin terkinine ilişkin davada, terkin sonrası davanın konusuz kalması nedeniyle seri dava kapsamında vekâlet ücretine hükmedilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma ilamında seri dava niteliğinin gözetilmesi gerektiği belirtildiğinden ve İlk Derece Mahkemesi'nin bu bozmaya uygun karar verdiğinden, davalı idarenin temyiz itirazlarının reddiyle karar onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.