Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mevduat Faizi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş sözleşmesinde belirlenen ücrete göre ücret farkı, ilave tediye ve ikramiye alacağı talep etmesi üzerine, mahkemece hükmedilen ilave tediye alacağına uygulanacak faiz türünün tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: İlave tediye alacağının kaynağı 6772 sayılı Kanun olduğundan, bu alacağa yasal faiz uygulanması gerekirken, mahkemece en yüksek mevduat faizine hükmedilmesi doğru olmadığından, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca, kararı düzelterek ilave tediye alacağına yasal faiz uygulanması gerektiği yönünde onamıştır. - Uyuşmazlık: Gününde ödenmeyen fazla çalışma ücretine uygulanacak faiz oranının mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı mı yoksa kanuni faiz oranı mı olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 34. maddesi uyarınca gününde ödenmeyen ücretlere mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının uygulanması gerektiği, fazla mesai ücretinin de ücret niteliğinde olduğu ve mahkemenin kanuni faize hükmetmesinin hatalı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesi ve 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23. maddeye göre ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve buna bağlı ücret, ilave tediye, ikramiye farkı alacaklarının olup olmadığı ile hükmedilen faizin türü uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: 375 sayılı KHK’nin geçici 23. maddesi uyarınca yapılan ücret düzenlemesinin 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’ndaki toplu iş sözleşmesi hükmü gibi değerlendirilemeyeceği ve bu nedenle hükmedilen ikramiye alacağına uygulanması gereken faizin işletme kredisi faizi değil, en yüksek mevduat faizi olması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı para cinsinden hükmedilen işçilik alacaklarına hangi faiz oranının uygulanacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'un 4/a maddesi uyarınca, yabancı para cinsinden borçlarda, sözleşmede daha yüksek bir faiz kararlaştırılmadığı hallerde, Devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından talep edilen fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarına uygulanacak faiz türü ve başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil alacaklarına uygulanacak faiz konusunda talebinin yasal faizi geçmemek üzere en yüksek banka mevduat faizi olmasına rağmen, mahkemece doğrudan en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesinin taleple bağlılık ilkesine aykırı olması gözetilerek, hüküm fıkrası düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının 2021 yılı ücreti, buna bağlı alacakların hesabı, fark ikramiye alacağına işletilen faiz ve fark ilave tediye alacağının dava şartı yokluğu nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yüksek Hakem Kurulu kararıyla belirlenen toplu iş sözleşmesine dayalı fark ikramiye alacağının tamamına en yüksek banka mevduat faizi uygulanması gerektiği, ancak mahkemece bir kısmına en yüksek işletme kredisi faizi işletilmesinin hatalı olduğu, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama gerektirmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın belirsiz alacak davası olarak açılıp açılmadığı, zamanaşımı, alacak hesaplaması, faiz başlangıç tarihi ve faiz oranının doğru belirlenip belirlenmediği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın kısmi dava olarak açıldığı, faiz başlangıç tarihinin dava ve ıslah tarihleri olarak belirlenmesi gerektiği, ilave tediye alacağına yasal faiz uygulanması gerektiği, temerrüt faizinin belirsiz bırakılmasının hatalı olduğu ve davacının talebi doğrultusunda en yüksek mevduat faizine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Cezai şart alacağına uygulanacak faiz türünün belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Cezai şart alacağının ücret veya ücret benzeri bir alacak olmadığı, bu nedenle yasal faiz yerine en yüksek banka mevduat faizinin uygulanmasının hatalı olduğu gözetilerek mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş tarihli sözleşme ile toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre hangi ücretin uygulanacağı ve ikramiye farkı alacağına hangi faizin uygulanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin ücretinin belirlenmesinde toplu iş sözleşmesinin değil, geçiş tarihli sözleşmenin esas alınması gerektiği, ikramiye alacağı yönünden ise belirli bir vade olmadığı için kendiliğinden temerrüt oluşmayacağından, arabuluculuk tarihini takip eden dönem için mevduat faizi uygulanması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının ikramiye faizi yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ücret ve ikramiye alacaklarının tespiti ve ikramiye alacağına uygulanacak faiz türü.
Gerekçe ve Sonuç: İkramiye alacağı yönünden temerrüdün gerçekleştiği ispatlanamadığından, ikramiye farkı talebi için arabuluculuk son tutanağından itibaren işleyecek en yüksek işletme kredisi faizini aşmamak üzere bankalarca mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının ikramiye alacağına ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen davacının, kadroya geçiş tarihteki belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücret ve ikramiye alacağı ile bu alacaklara uygulanacak faizin başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sürekli işçi kadrosuna geçen işçinin ücreti ve ikramiye alacağı konusunda iş sözleşmesi hükümlerinin esas alınması gerektiği, ikramiye ödemesi için belirli bir tarih öngörülmediğinden temerrüdün arabuluculuk tarihine göre belirleneceği ve bu tarihten itibaren işleyecek faizin de en yüksek işletme kredisi faizini aşmamak üzere bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi olması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının ikramiye alacağı ve faizine ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre hangi ücret üzerinden alacaklarının hesaplanması gerektiği ve ikramiye alacağı için temerrüdün ne zaman başladığı ile uygulanacak faiz türünün ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İkramiye alacağı yönünden, toplu iş sözleşmesinde ödeme tarihi belirtilmediğinden kendiliğinden temerrüt oluşmayacağı ve ikramiye farkı talebi bakımından temerrüdün gerçekleştiğinin ispatlanamadığı, bu nedenle arabuluculuk son tutanağından itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının ikramiye alacağına ilişkin kısmının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.