Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Miras Ortaklığı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Terekeye temsilci atanması talebinde yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin ölmeden önceki son yerleşim yerinin İstanbul olduğu ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 589. ve 640. maddeleri uyarınca terekeyle ilgili işlemlerin murisin son yerleşim yeri mahkemesinde yapılması gerektiği gözetilerek İstanbul 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras ortaklığına temsilci atanması istemine ilişkin yetkili mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 19. ve 589. maddeleri uyarınca mirasbırakanın son yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek, Gürgentepe Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı mirasçının, mirasbırakan tarafından davalı diğer mirasçılarla akdedildiği iddia edilen kira sözleşmesine dayanarak kiracılık sıfatının tespiti ve tazminat istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılama sırasında davacının vefat etmesi ve mirasçıları ile davalılar arasında miras ortaklığı oluşması ve menfaat çatışması bulunması nedeniyle, mahkemece davacı terekesine temsilci atanması gerekirken bu husus gözetilmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Murisin, davalıya ait bakım evinde kaldığı sürede yaptığı sağlık giderlerinin, davalı ile imzaladığı sözleşme uyarınca davalı tarafından karşılanması gerekirken karşılanmaması sebebiyle mirasçıları tarafından açılan alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Muris ile davalı arasında yapılan sözleşme gereğince sağlık giderlerinin davalı tarafından karşılanması gerektiği, mirasçılardan birinin açtığı davaya diğer mirasçının da muvafakat etmiş olması ve alacağın terekeye ait olması gözetilerek yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti kesinleştikten sonra açılan tapu iptali ve tescil davasında, mirasçıların bir kısmının davayı kabul etmesinin davanın kabulü için yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasçılar tereke malları üzerinde elbirliği mülkiyeti ile hak sahibi olduklarından, bir kısmının davayı kabul etmesinin hukuki sonuç doğurmayacağı ve kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın, davacılar tarafından mirasbırakanları adına tescilinin talep edilmesi üzerine, tapu iptali ve tescil davasının koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacılar tarafından açılan tereke iade davasında, tüm mirasçıların davaya dahil edilmemesi ve miras ortaklığına temsilci atanmaması sebebiyle taraf teşkilinin sağlanamadığı, ayrıca, dayanılan tapu kaydının ve diğer ilgili kayıtların getirtilerek incelenmesi ve gerekli araştırmanın yapılmaması hususları gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılardan birinin terekeye dahil taşınmazlar hakkında açtığı tapu iptali ve tescil davasında, mahkemenin bozma kararına uygun karar verip vermediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararında belirtilen terekeye üçüncü kişi konumundaki mirasçıların payları hakkında verilen ret kararının kesinleştiğini göz ardı ederek, davacının hissesi oranında tüm taşınmazlar üzerinde tapu iptali ve tesciline karar vermesi ve yargılama giderlerini haklılık oranına göre paylaştırmaması bozma kararına aykırı görülerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapusuz taşınmazın zilyetlik yoluyla tescili davasında, davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluşup oluşmadığı ve asli müdahilin miras payı oranında tescil talebinin kabul edilip edilemeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından yapılan zilyetliğin komşu parsellerle bütünlük arz eden bir kullanım olduğu ve müstakil bir zilyetliğin bulunmadığı, dolayısıyla davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluşmadığı, asli müdahilin ise miras payı oranında tescil talebinde bulunamayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmaz üzerinde davacıların zilyetlik iddiasına dayanarak açtıkları tapu iptali ve tescil davasının kabulünün hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, miras yoluyla intikal eden taşınmaz üzerindeki elbirliği mülkiyeti nedeniyle terekenin tamamı üzerinde dava açma yetkilerinin bulunmadığı ve mirasçılardan yalnızca bir kısmının açtığı davanın diğer mirasçıların haklarını ihlal ettiği gözetilerek yerel mahkemenin tapu iptali ve tesciline ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılardan birinin, diğer mirasçıların ortak mülkiyetindeki taşınmazlar üzerinde kendi adına tapu kaydı yaptırması üzerine açılan tapu iptali ve tescil davasında, davanın mirasçılardan sadece bir kısmı tarafından açılmasının hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, miras ortaklığına dahil tüm mirasçılar tarafından açılmaması ve terekeye karşı değil de terekedeki bir mal üzerinde hak iddia eden davalıya karşı açılması nedeniyle, mirasçının kendi payına düşen kısım için açtığı davanın usulden reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Miras ortaklığının devam ettiği taşınmazlar üzerinde davalı adına tescil yapılan tapunun iptali ve davacıların miras payları oranında tescili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı mirasçının yargılama sırasında vefat etmesine rağmen, mahkeme kararında yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin hükümlerin vefat eden davalı adına düzenlenmiş olması usule aykırı bulunmuş, ancak bu husus düzeltilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakan adına kayıtlı taşınmazların sahte evraklarla devredilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında mirasçıların terekeyi temsilen dava açıp açamayacakları ve davalıların iyi niyetli olup olmadıkları hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye iade istemli açılan davada, mirasçıların tamamının davada yer almaması ve terekenin davada temsil edilmemesi, ayrıca davalıların iyi niyetli olup olmadıkları hususunda yeterli araştırma yapılmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.