Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Muhtar”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Tereke temsilcisinin vekiline yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı ve temyiz incelemesinin yapılıp yapılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tereke temsilcisinin vekiline yapılan tebligatın Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesinde belirtilen usule uygun yapılmadığı, muhtara tebliğ nedeninin belirtilmediği, komşuya haber verilmediği ve haber kağıdı yapıştırılmadığı gözetilerek dosyanın usulüne uygun tebligatın yapılabilmesi için mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, mahkeme kararının davalılara usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ve idari işlemlerin araştırılıp araştırılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 21. maddesinde belirtilen usule uygun tebligat yapılmadığı ve kıyı kenar çizgisine ilişkin idari işlemlerin araştırılmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy tüzel kişiliğinin kaldırılmasından sonra mahalle muhtarı tarafından açılan mera ve yaylak iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında muhtarın dava ehliyetinin olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6360 sayılı Kanun ile köy tüzel kişiliğinin kaldırılması ve köylerin mahalleye dönüştürülmesiyle birlikte, 442 sayılı Köy Kanunu’nun köy muhtarına tanıdığı dava açma yetkisinin ortadan kalktığı, davacının mahalle muhtarı sıfatıyla dava açma ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında davacının aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı köyün tüzel kişiliğinin 6360 sayılı Kanun ile kaldırılması ve davayı açma yetkisinin köy muhtarına ait olması nedeniyle davacının aktif dava ehliyetinin olmadığı gözetilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi dönemde tapusuz taşınmazın muhtar senediyle devri ve zilyetliğin teslimiyle mülkiyetin kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapusuz taşınmazların taşınır mülkiyeti hükümlerine tabi olduğu, zilyetliğin devri ile mülkiyetin kazanılabileceği, davacının taşınmazı satın aldıktan sonra fiilen zilyetliğe geçtiğine dair tanık ve bilirkişi beyanları ile satıştan dönülmediğinin ispatlandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı tereke temsilcisine usulüne uygun tebligat yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümleri uyarınca, tebligatın muhatabın en son bilinen adresinde yapılması ve muhatap adreste bulunmadığı takdirde en yakın komşusuna bilgi verilmesi gerektiği, somut olayda ise tebligatın en yakın komşudan sorulmadan muhtara teslim edildiği ve muhtarın da en yakın komşu olup olmadığının tespit edilemediği gözetilerek, davacı tereke temsilcisinin hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmemesi adına, Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacıya usulüne uygun tebliği yapılmadan temyiz incelemesine geçilemeyeceği gerekçesiyle dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalılardan birinin kendisini teğmen olarak tanıtıp silahlarını alıkoyması nedeniyle uğradıkları zarardan, diğer davalının (köy muhtarı) da sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı muhtarın, diğer davalının kendisini teğmen olarak tanıtması üzerine kamu görevlisine yardım amacıyla hareket ettiği, davacıların zarar görmesinde herhangi bir kastı veya ihmalinin bulunmadığı, bu nedenle haksız fiil sorumluluğunun unsurlarından olan kusur şartının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Atanmış muhtarın Bağ-Kur sigortalılık süresinin tespitinde 1479 sayılı Kanunun geçici 18. maddesinde belirtilen koşulların aranıp aranmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Atanmış muhtarın Bağ-Kur sigortalılığı için, 1479 sayılı Kanunun geçici 18. maddesi uyarınca 2 Ağustos 2003 tarihinden önce giriş bildirgesinin verilip verilmediğinin veya başkaca tescil koşullarının oluşup oluşmadığının araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy muhtarlarının evlendirme memurluğu görevlerini yaparken resmi belgede sahtecilik suçunu işlemeleri halinde, haklarında soruşturma açılabilmesi için 4483 sayılı Kanun uyarınca soruşturma izni alınmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Köy muhtarlarının, kanunla kendilerine verilen evlendirme memurluğu görevini ifa ederken işledikleri suçlar nedeniyle devlet memuru gibi muamele görmeleri gerektiği, Anayasa'nın 129. maddesi ve 4483 sayılı Kanun'un 2. maddesi uyarınca soruşturma açılabilmesi için ilgili mercinin izninin gerekli olduğu, Evlendirme Yönetmeliği'nin 56. maddesinin bu izne istisna teşkil etmediği gözetilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy muhtarının, 442 sayılı Köy Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca köyde dirlik ve düzeni sağlamak ve şüpheli kişileri karakola bildirmekle görevli olduğu, sanıkların şüpheli gördükleri mağdurları kolluk kuvvetlerine haber vererek bekletilmelerini sağlamalarının kanun hükmünün yerine getirilmesi kapsamında kaldığı ve bu sırada işlenen eziyet suçunun kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun oluşumuna engel teşkil etmediği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve yerel mahkemenin beraat kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy ve mahalle muhtarları tarafından kurulan sendikanın kapatılması talebine ilişkin davada muhtarların sendika kurup kuramayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy ve mahalle muhtarlarının da kamu görevlisi sayıldıkları, Anayasa'nın 51. maddesi, 4688 sayılı Kanun, uluslararası sözleşmeler ve Anayasa Mahkemesi kararları uyarınca sendika kurma hakkına sahip oldukları gözetilerek, ilk derece mahkemesinin sendikanın kapatılması talebini reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.