Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Nafaka”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Boşanma sonrası nafaka arttırımı davasında yetkili mahkemenin davacı veya davalının yerleşim yeri mahkemesi olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 177. maddesi uyarınca boşanmadan sonra açılacak nafaka davalarında nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek, İstanbul Anadolu 13. Aile Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nafakanın arttırılması davasında yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek, davacının yerleşim yeri olan Yerköy Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Aile Mahkemesi sıfatıyla) yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Velayetin değiştirilmesi ve nafaka taleplerine ilişkin açılan davada hangi mahkemenin görevli olduğuna dair yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Velayetin değiştirilmesi davasında, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 336. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 384. maddesi gereğince küçüğün velayetinin bulunduğu annenin ikametgah adresinin yetkili mahkemeyi belirlemesi gözetilerek, Konya 3. Aile Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Velayetin değiştirilmesi ve nafaka davalarında hangi mahkemenin görevli olduğu hususunda yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yerinin, velayetin verildiği ebeveynin yerleşim yeri olduğu ve velayetin değiştirilmesi davasında yetkili mahkemenin çocuğun yerleşim yeri mahkemesi olduğu, nafaka davalarında ise davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek, yargı yerinin ... Aile Mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İştirak nafakasının artırılması davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından yetki itirazında bulunulmaması ve kesin yetki kuralının uygulanmaması nedeniyle, davanın ilk açıldığı mahkeme olan Yalova Aile Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İştirak nafakası davasında, davalının yetki itirazında yetkili mahkemeyi belirtmemesi sebebiyle hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının yetki itirazında yetkili mahkemeyi belirtmemesi, HMK m.19/2'ye aykırı olduğundan ve yetki itirazının usulüne uygun yapılmaması halinde davanın açıldığı mahkemenin yetkili sayılacağı HMK m.19/4 hükmü gözetilerek, davanın ilk açıldığı mahkeme olan Bakırköy 14. Aile Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nafakanın kaldırılması davasında yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: TMK'nın 177. maddesi uyarınca nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu, davalının cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmadığı ve davanın ilk açıldığı mahkemenin yetkili hale geldiği gözetilerek, Sakarya 2. Aile Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nafakanın kaldırılması davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Nafaka davalarında kesin yetki kuralı bulunmadığı, genel yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri mahkemesi olduğu, boşanmadan sonra açılacak nafaka davalarında ise nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu, somut olayda yetki itirazı da bulunmadığı ve mahkemenin re'sen yetkisizlik kararı veremeyeceği gözetilerek davanın ilk açıldığı İzmir 11. Aile Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tedbir nafakası davasında hangi mahkemenin görevli olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: TMK'nın 177. ve 201. maddeleri uyarınca, tedbir nafakası davasında eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu ve davacının yerleşim yeri mahkemesinde dava açarak yetkisini kullandığı gözetilerek, Ergani 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi sıfatıyla) görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Nafaka artırım davasında genel yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri mahkemesi olup olmadığı ve davalının yerleşim yerinin neresi olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 6. maddesi uyarınca genel yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri mahkemesi olduğu, davalının yerleşim yerinin ise önceki boşanma davasındaki kesinleşmiş istinaf kararıyla Afşin/Kahramanmaraş olarak tespit edildiği gözetilerek, nafaka artırım davasında yetkili mahkemenin Afşin 2. Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan protokole dayalı olarak müşterek çocuğun eğitim giderlerinin ödenmesi konusunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Protokolde eğitim giderlerinin davalı tarafından karşılanacağı kararlaştırılmış olup, davalının Covid-19 salgını gibi olağanüstü bir durum iddiasının, sözleşmenin uyarlanmasını gerektirecek koşulların oluşmadığı gerekçesiyle reddedilmesi ve usul/hukuka uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından eski eşine karşı açılan icra takibinden kaynaklanan alacağın davalı avukata temliki ile davacıya ait diğer alacakların tahsili için davalı avukat ile yapılan sözleşmenin mahiyeti ve davalı avukatın davacıya borçlu olup olmadığı hususları uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından davalı avukata verilen temliknamenin davacının nafaka alacağının tahsili amacıyla verildiğine dair bir ibare veya düzenleme içermemesi ve temliknamenin kapsamına itibar edilmesi gerektiği, ayrıca bölge adliye mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını düzelterek hüküm kurması gerekirken ilk derece mahkemesi kararının bir kısmını değiştirerek diğer kısımlarına aynen geçerlilik tanımasının usule aykırı olması gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.