Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Rücuen Alacak”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Rücuen alacak davasında, yetki sözleşmesi ve ihtiyari dava arkadaşlığının varlığına rağmen, davalı şirketlerden birinin yetki itirazında bulunmaması nedeniyle yetkili mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında yetki sözleşmesi bulunmasına ve davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı kurulmuş olmasına rağmen, davalı şirketlerden birinin yetki itirazında bulunmaması ve kesin yetki durumunun oluşmaması nedeniyle, HMK'nın 21. ve 22. maddeleri uyarınca davanın ilk açıldığı mahkemenin yetkili olduğu gözetilerek, ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Rücuen açılan alacak davasında davalıya yapılan tebligatın usulsüz olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya yapılan tebligatın Tebligat Kanunu'nun 16. maddesine aykırı şekilde, aynı konutta oturmayan bir kişiye yapıldığı ve bu nedenle usulsüz olduğu gözetilerek, davalıya usulüne uygun tebligat yapılıp taraf teşkili sağlandıktan sonra bir karar verilmesi gerektiğinden, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından ödenen rücuen alacağın davalılardan tahsili istemine ilişkin Yargıtay kararının düzeltilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay'ın bozma kararına uygun hüküm kurduğu ve usuli kazanılmış hak ilkesi gereğince bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapmak zorunda olduğu gözetilerek davacı vekilinin karar düzeltme istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, ödediği kredi borcu için asıl borçludan ve diğer kefilden rücuen talep ettiği alacağın bir kısmına karşılık alınan bononun mahkemeye tevdi edilip edilmediği ve bu tutarın da tahsiline karar verilip verilemeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan bononun 22.04.2008 tarihli duruşmada mahkemeye ibraz edildiği ve mahkeme yazı işleri müdürlüğü kasasında muhafaza edildiğinin dosya kapsamından anlaşıldığı gözetilerek direnme kararı yerinde bulunmuş, ancak işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, asıl taşıyıcının acentesi olması nedeniyle, husumetin asıl taşıyıcıya izafeten acenteye yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında, taşımayı davalı şirketin asıl taşıyıcı adına acente sıfatıyla gerçekleştirdiğini belirtmesi ve davalı şirketin de asıl taşıyıcının acentesi olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaması nedeniyle, husumetin asıl taşıyıcıya izafeten acenteye yöneltilmiş olduğunun kabulü gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan İşletme Hakkının Devri Sözleşmesi'nden kaynaklanan alacak davasında asliye ticaret mahkemesinin görevli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuata göre, direnme kararına konu miktarın temyiz edilebilirlik sınırının altında kalması gözetilerek temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl işveren ile taşeron arasında imzalanan sözleşme gereği, işçilere ödenen işçilik alacaklarının taşerondan rücuen tahsil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmede asıl işverenin hangi ödemelerden sorumlu olduğunun açıkça belirtilmiş olması ve 1475 sayılı İş Kanunu'nun 1/son maddesinin asıl işveren ile taşeron arasındaki bir düzenlemeyi içermeyip işçilere karşı olan bir sorumluluğu düzenlemesi gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ek tasfiye davasında, tasfiyeyi yürüten iflas idaresinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulup tutulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu şirketin ticaret sicilinden terkin edildikten sonra rücuen alacak davası açılması ve ek tasfiye davasının açılmasında iflas idaresinin kusurunun bulunmaması, ayrıca davalı idarenin davanın açılmasına sebebiyet vermemiş olması ve hakkaniyet gerekçeleri gözetilerek, iflas idaresinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamasına ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'ne dayanarak, davalının hatalı işlemi nedeniyle üçüncü kişiye yapılan ödemenin davalıdan rücuen tahsili talebi karşısında, davacının ayrı tüzel kişilik kazanmadan önce ve sonra yapılan ödemelerin davalıya rücu edilip edilemeyeceği noktasında yaşanan hukuki ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin tüzel kişilik kazandığı tarihten önce yapılan ödemelerin davalıya rücu edilebileceği, ancak sonrasında yapılan ödemelerin davacıya yapılmış kabul edilmesi ve davalıya aktarılmadığının davacı tarafından ispatlanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, işçilik alacağından dolayı rücuen açılan alacak davasının temyizinde adli yardım talebinin reddine ilişkin itirazının incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334/1 ve 336/2. maddeleri uyarınca adli yardım talebinde bulunabilmesi için gerekli koşulları taşımadığı ve temyiz harç ve giderlerini ödeyebilecek durumda olduğunun anlaşılması üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin adli yardım talebini reddeden kararının yerinde olduğu gözetilerek itirazın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Re'sen terkin edilen şirketin ihyası talebinde husumetin hangi ticaret sicil müdürlüğüne yöneltilmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Şirketin Çorlu Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde kayıtlı olduğunun tespit edilmesi ve usulüne uygun geçerli bir terkin işleminin bulunmaması gözetilerek, Tekirdağ Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne yöneltilen davanın husumet yokluğundan reddine, Çorlu Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne yöneltilen davanın ise kabulüne karar verilmiş, bu karar temyiz incelemesinde onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tasfiye neticesinde sicilden terkin edilen şirket hakkında açılan dava nedeniyle şirketin ihyası talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547. maddesi uyarınca, tasfiye sonucu terkin edilen şirket hakkında açılan dava nedeniyle şirketin ihyası talebinin kabulüne dair yerel mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.