Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TCK 58”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığın kasten yaralama suçundan mahkumiyetine ilişkin hükmün, çocuk yaşta işlediği suçtan dolayı tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın tekerrüre esas alınan suçun çocuk yaşta işlenmiş olması ve TCK'nın 58/5. maddesi gereği çocuk yaşta işlenen suçlardan dolayı tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın 18 yaşından küçükken işlediği suçtan dolayı aldığı mahkumiyet kararının, sonradan işlediği kasten yaralama suçunda tekerrür hükümlerinin uygulanmasına esas alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK'nın 58/5. maddesi gereğince 18 yaşından küçükken işlenen suçlardan dolayı tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin sanığı tekerrür hükümlerine göre cezalandıran hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyiz incelemesinde, tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın tekerrüre esas alınan suçun çocuk yaşta işlendiği ve adli sicil kaydında tekerrüre esas başka bir ilam bulunmadığı gözetilerek, tekerrür hükümlerinin uygulanmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve tekerrüre ilişkin bölümün çıkarılarak hükmün düzeltilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlünün açık cezaevine ayrılma talebinin reddine ilişkin itirazın kabulü ve ilgili kararların kaldırılmasına dair verilen kararın kanun yararına bozma istemiyle incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün örgüt üyeliği suçundan beraat etmesi nedeniyle TCK'nın 58/9. maddesinin uygulanamayacağı, bu nedenle açık cezaevine ayrılma talebinin değerlendirilmesi gerektiği, ancak itiraz yoluna başvurulması gerekirken direk kanun yararına bozma yoluna başvurulması usul hatası oluşturduğu gözetilerek, kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlünün mükerrir olup olmadığı ve cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilip çektirilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için öngörülen 3 yıllık sürenin, hükümlünün daha önce aldığı cezanın infaz tarihinden itibaren geçmiş olması ve bu nedenle hükümlünün mükerrir sayılamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin mükerrirlere özgü infaz rejimine hükmettiği kısmın bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs ve kasten yaralama suçlarından verilen mahkumiyet hükmüne karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararın temyiz incelemesinde, hükümde usul ve esasa ilişkin hukuka aykırılık bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen hükmün temyiz edilemeyeceği, nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen hükümde ise usul ve esasa ilişkin bir aykırılık bulunmadığı, ancak yerel mahkemece sanık hakkında uygulanan 58. maddenin daha sonra kaldırıldığı anlaşıldığından, hükmün bu kısımda düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmünde, TCK'nın 58/9. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda tereddüt oluşması üzerine, hükmü veren mahkemenin mi yoksa infaz hakimliğinin mi karar vermesi gerektiği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5275 sayılı Kanun'un 98/1-a maddesi uyarınca, mahkûmiyet hükmünü etkileyen TCK'nın 58/9. maddesinin uygulanması konusundaki tereddüdün, hükmün yorumunda duraksama olarak kabul edilmesi ve bu nedenle hükmü veren mahkemece değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, itiraz merciinin reddine ilişkin karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen hapis cezasının infaz rejiminin, ikinci kez tekerrür hükümleri uygulanarak belirlenip belirlenemeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tekerrüre esas alınan ilk cezanın infaz tarihinden itibaren üç yıllık sürenin geçmesi nedeniyle tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı, ayrıca resmi belgede sahtecilik suçundan verilen ceza hükmünde 5237 sayılı TCK'nın 58/6. maddesinin uygulanmadığı için sanığın ikinci kez mükerrir sayılamayacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mükerrir sanık hakkında TCK'nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması kararında, tekerrüre esas alınan tüm ilamların hükümde gösterilmesinin gerekli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümde tekerrüre esas alınan ilamın gösterilmesine gerek olmadığı, bunun infaz aşamasında 5275 sayılı Kanun'un 108/2. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınan en ağır cezanın dikkate alınarak değerlendirilebileceği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üye olmak suçundan zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilen sanık hakkında, diğer suçlardan dolayı verilen mahkûmiyet hükümlerinde TCK'nın 58/9. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Örgüte üye olma suçundan zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesiyle sanığın örgüt üyesi olup olmadığı sabit olmadığından ve TCK'nın 58/9. maddesinin örgüt mensubu suçlular için öngörüldüğü gözetilerek, yerel mahkeme kararının bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde TCK’nın 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tekerrüre esas alınan ilama konu suçu işlediği tarihte 18 yaşını doldurmadığı ve adli sicil kaydına göre tekerrüre esas başkaca bir mahkumiyeti de bulunmayan sanık hakkında, TCK’nın 58/5. maddesine aykırı olarak tekerrür hükümlerinin uygulanması isabetsiz görülerek, yerel mahkeme kararının tekerrüre ilişkin kısmı çıkarılarak düzeltilmesine ve bu haliyle onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.